Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
2027 yılında 6 denizaltının tamamı suyla buluşacak projenin ilk günden şimdiye kadar emeği geçen herkese teşekkür ederim. Önümüzdeki yıl bitmeden serinin son gemisi olan Selman Reis'in inşasına başlayacağız.
Türkiye olarak geleceğimize güvenle bakabilmek için maziden atiye güçlü bir köprü kurmamız gerekiyor.
Sadece Cumhurbaşkanlığı forsumuzda temsil edilen devletlerimizin 2200'ü aşkın köklü bir mazisi bulunuyor. Sanki bu devlet ve millet gökten zembille inmişçesine geçmişten kopuk bir tarih anlayışı işlemiştir.
Hem kendimiz hem dostlarımız hem de tüm insanlık için gecikmiş bir hak temsili mücadelesi içindeyiz. Geleceğimize güvenle bakabilmek için önce maziden kötü kurmamız gerekiyor.
Yunanistan ve onu destekleyen ülkeler uzunca süredir Türkiye'yi denize adım atamaz hale getirmenin çabası içindeydi. Bizim durduk yere kimseyle maraza çıkarmak, kimsenin hakkını, hukukunu gasp etmek gibi bir niyetimiz yoktur. Şayet KKTC ve Libya ile başlattığımız süreçlerden vazgeçersek bize denize girecek sahil bırakmayacaklar.
Asıl sorulması gereken soru, "Biz bunca zamandır niye oralarda yokmuşuz? olmalıdır.
Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip Türkiye'nin balıkçılıktan yüzde bir pay alabileceği düzene rıza göstermeyeceğiz. Denizaltındaki hidrokarbon kaynaklarının aranması ve işletilmesinden tamamen dışlanmış bir Türkiye'ye rıza göstermemiz beklenmesi. Ülkemizin izlediği politika, boyundan büyük işlere kalkışarak başını belaya sokmaya veya hakkı olmadığı yerlere müdahalede bulunma değildir.
Kimse bizi kıyılarımıza hapsetme konusunda karşımıza gelmesin.
Libya ile yaptığımız mutabakat muhtırasının kendi hukukumuzla da uluslararası hukukla da çelişen yanı bulunmuyor. Türkiye'nin haklarına göz dikenlerin meydanın boş olmadığını bilmeliler ülkemize emrivaki yapılmasına izin vermeyiz. Bu konuda hak sahibi olduğunu söyleyen herkesle görüşmeye, konuşmaya ve hakkaniyet esasına göre yeni yollar bulmaya çalışacağız.
Ege'nin de Akdeniz'de sahibi bu denizlere kıyısı olan ülkelerin tamamıdır. Karşımızdakilerin hak, hukuk, adelet, ahlak, insaf diye bir dertleri bulunmuyor.
Türkiye'nin zincirlerini kırmaya başladığını görenler adeta panikledi. Türkiye'nin yürüttüğü mücadeleyi anlayıp destek verenlerin yanında, aleyhinde çalışanlar da var.
Suriye'de gerçekleştirdiğimiz harekatlarla nasıl büyük bir oyunu bozduğumuz ortadayken hala bunları kötülemek için çırpınanlar var. BM'nin tanıdığı hükümetin yerine bir savaş baronuna sahip çıkıyorlar. Türkiye ile Libya deniz yoluyla komşudur.
BM'nin tanıdığı hükümetin yerine bir savaş baronuna sahip çıkıyorlar. Türkiye ile Libya deniz yoluyla komşudur. Tarih ve hukuk bilmez bazı gafiller, ':Libya nere Türkiye nere' diyebiliyorlar. Bizi maceralıkla bir tutuyorlar. Biz Libya ile işbirliği yapmaya hak sahibiz.
Gerekirse Libya'ya askeri desteği artıracağız. Karada, denizde ve havada her türlü imkanı değerlendireceğiz. Libya canımız pahasına yanında yer alabileceğimiz bir yer.
