Akşemsettin Mahallesi'nde birlikte yaşadığı Suriye uyruklu M.N'ye (28) işkence ettiği iddiasıyla 7 Ekim 2020'de tutuklanan sanık İ.A. (32) hakkında hazırlanan iddianame, Şanlıurfa Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, müşteki kadının olaydan 15 gün önce birlikte yaşadığı kişinin kendisini darbettiği gerekçesiyle iş arkadaşının evine giderek orada kalmaya başladığı, sanığın 40 günlük bebeklerini kendisine günlerce göstermemesi üzerine evine döndüğü belirtildi.
Eve gelen kadını gören şüphelinin kaldığı binanın çatı katına acelece yaptığı anlaşılan barakaya zorla çıkarttığı ve burada zincire bağlayıp sopayla ağır yaraladığı, şüphelinin darp eylemleri esnasında kadının sığındığı iş arkadaşını ve patronunu cep telefonuyla görüntülü arayarak "Bakın ben bu kadını dövüp ne hale getirdim" şeklinde beyanda bulunduğu ifade edilen iddianamede, tanık olarak dinlenen kadın ve patronun telefonun ekran görüntüsünü alıp polise ihbarda bulunduğu kaydedildi.
İhbar edildiğini anlayan zanlının polis ekipleri eve gelmeden darbettiği kadını zincirlerini sökerek sokağa attığı ve kaçtığı ifade edilen iddianamede, çevredeki vatandaşlarca ağır yaralı bulunan kadının hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedaviye alındığı anlatıldı.
ZİNCİR, PENSE, TORNAVİDA ELE GEÇİRİLDİ
Olay yerinde yapılan inceleme ve çalışmalarda, sopa, zincir, pense, tornavida, anahtar ve cep telefonu görüntülerinde yer alan diğer eşyalar bulunduğu belirtilen iddianamede, kadının vücudundaki darp izlerinin yaşamını tehlikeye sokacak derecede olduğu, basit tıbbi müdahalelerle tedavi edilemeyeceği ve müştekinin çok sayıda kemiğinin kırık olduğu tespitine yer verildi.
İddianamede, "Müşteki beyanları, cep telefonu görüntüleri, tanık beyanları, olay yeri inceleme raporu ve ele geçirilen malzemelerden, şüphelinin silah kabul edilen zincir, tornavida, pense, anahtar ve sopalarla kadını zincirle bağlamak suretiyle hürriyetinden yoksun bıraktığına ve darbettiğine kanaat getirildi." ifadelerine yer verildi.
Sanığın "Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye teşebbüs" ve "Cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından 17 yıldan 34 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
