Bakanlık Sözcüsü Anurag Srivastava, düzenlediği çevirim içi basın toplantısında, iki ülke arasındaki sınır müzakerelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Taraflar arasında yapılan görüşmelerin ardından bazı gelişmeler kaydedildiğini belirten Srivastava, sürecin, mümkün olan en kısa sürede tamamlanmasını arzu ettiklerini ancak bunu başarmanın her iki tarafın da mutabık kalacağı adımların atılmasıyla mümkün olacağını söyledi.
Srivastava, Hindistan'ın Pekin yönetiminin askeri varlığın tamamen geri çekilmesi ve sınır bölgelerinde barışın ve sükunetin tam olarak yeniden tesis edilmesi hedefi uyarınca içtenlikle çalışmasını beklediğini kaydetti.
BÖLGEDE GERİLİMİ YÜKSELTEN SÜREÇ
Hindistan'ın kuzeydoğusundaki Ladakh bölgesinde, 15 Haziran'da 20 Hint askerinin ölümüyle sonuçlanan çatışmaya neden olan ve bölgede tansiyonu yükselten süreç, Çin askerlerinin mayıs başında üç noktadan Ladakh bölgesine girmesi, burada çadır ve askeri karakollar kurmasıyla başlamıştı.
İki ülke anlaşmazlığın barışçıl şekilde üstesinden gelinmesi için video konferans yoluyla görüşmeler yürütmüş, görüşmelerde gerilimin düşürülmesine ilişkin mutabakata varılmıştı.
Çin'in Yeni Delhi Büyükelçisi Sun Veidong, 10 Temmuz'da, Çin askerlerinin Galvan Vadisi'nden çekildiğini bildirmişti.
Çin ve Hindistan arasındaki 3 bin 500 kilometrelik sınır hattının büyük bölümü, taraflar arasında egemenlik tartışmalarına neden oluyor.
Pekin yönetimi, "Güney Tibet" olarak adlandırdığı Hindistan'ın Arunaçal Pradeş eyaletindeki 90 bin kilometrekarelik toprakta hak iddia ederken, Yeni Delhi ise Aksai Çin platolarını kapsayan 38 bin kilometrekarelik alanın Çin tarafından işgal edildiğini savunuyor.
Taraflar, uzun yıllardır süregelen görüşmelere rağmen egemenlik ihtilaflarını çözemezken, iki ülke arasındaki gerilim, 2017'de Çin'in bölgedeki sınır yolunu tartışmalı bir platoya uzatmaya çalışması üzerine artmıştı.
