UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

AMELİYATSIZ CİLT GENÇLEŞTİRME MÜMKÜN MÜ?

Zaman içerisinde yaş arttıkça cildin dokusundaki yağ oranının, kollajen miktarının değişmesi, güneş ışığının olumsuz etkileri, yer çekimi gibi kaçınılmaz unsurlardan ciltte sarkmalar kırışıklıklar cildin parlaklığında azalmalar görürüz. Bir de stres uykusuzluk yorgunluk kötü beslenme gibi dış etkenler mevcutsa cilt yapısının kötüleşmesi kaçınılmaz hızlanır. Dr. Sevgi Ekiyor konu hakkında bilgiler verdi.

AMELİYATSIZ CİLT GENÇLEŞTİRME MÜMKÜN MÜ?

Medikal estetiğin tekniklerinin, ilaç, ürün ve teknolojinin özellikle son yıllarda hızla gelişmesi ve uygulanabilirliğinin kolaylaşması ile tamamen mümkün hale gelmiştir.

Hatta bu yöntemlerin, ameliyatla alınacak sonuçla ve tedavinin kalıcılığıyla paralel olması hatta daha acısız ve hastanın hayat kalitesini düşürmeden tedavi olabilmesi avantajlarıyla karşılaşmaktayız.

Peki, bu yöntemler nelerdir?

Örümcek ağ, dolgu,botoks, grp(growth factor rich plasma) , mezoterapi-mezolifting, karbondioksitli fraksiyonel laser, focuslu ultrason , ozon tedavi güvenilir hastanın günlük hayatını etkilemeyen başlıca tedavilerdendir.

Bu yöntemlerin etki süreleri kullanım nedenleri değişken olup kişiye uygunluğuna, beklenilen yanıta, mevsime göre karar verilir. Yöntemlerin cinsiyet ayırmaksızın kullanımı mevcut olup, yaş grubuna ve cinsiyete göre öncelikli tercihi ve dozu değişebilmektedir.

Örümcek ağ-iple germe, çok ince iğneler veya kanüller içine yerleştirilmiş ameliyat ipliklerine benzer PDO denen düz ya da kılçıklı yapılarda üretilmiş iplerin kişinin yüzündeki sarkma durumuna göre, iplerin cilt tabakalarından uygun yerlerine ve hedeflediğimiz görünüme göre hesaplanarak iplerin yerleştirilmesidir. Daha işlem sırasında yüzün gerildiğini ve asıldığını zaten hissedebilirsiniz.

Bu süreci iplerin yerlerine yerleşmesi ve etrafında kollajen toplayarak fibrozis(yapışıklık,etraf dokulara tutunması) izler bu da bu işlemin kalıcılığının asıl sebebidir. Yalnızca 30 dakika gibi bir sürede lokal anesteziyle, alerji riski olmadan, alınacak tedbirlerle günlük hayata dönmenin hızlı olduğu güvenilir ve 2 yıl ömrü olan bir yöntemdir.

Genel anestezi almadan, olabilecek ameliyat komplikasyonlarına maruz kalmadan, rahatsızlık hissini, ağrıyı minimuma indirmiş bu yöntem sayesinde hızlı ve kolay şekilde daha sıkı daha genç görünüme sahip olabiliyorsunuz. Oluşabilecek ağrı, kızarıklık, şişlik veya morluklar desteklenen tedavi ile aynı gün veya 2-3 gün içerisinde gerilemektedir. Hastanın yüzünü ovuşturmaması, yüzüstü 3 hafta yatmamış, sıcak su ,sauna gibi ortamlardan kaçınması, güneşten yüzünü koruması gibi tedbirler herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadan tedavisini en iyi şekilde sonuçlandırır.

Dolgu, yüzümüzde sadece yaşlanmayla değil, tekrarlayan mimiklerin kullanımıyla da yerleşen çizgiler ve bunların çukurlaşmasıyla gördüğümüz nazolabial dediğimiz dudak-burun arası ,iki kaş arası, dudak üstü ve altı , çene gibi bölgelerle, çeşitli sebeplerle hacim kaybına uğrayan cilt alanlarını doldurma yöntemidir. Burada dikkat edilecek husus, çalışılacak cilt alanına göre uygun molekül ağırlıklı ürünü seçmek ve cilt tabakalarından ürünün konulması doğru olan katmanı bilmektir.

Botoks, botulinum toksini, ameliyatsız yüz gençleştirme isteyen hastaların en çok talep ettiği yöntemlerin başında geliyor. Yaşlanma ile cilt gerginliğinde azalma, kırışıklık ve tekrarlayan mimik kaslarının kullanımı ile kas gücünün zayıflaması sonucu sarkma olan iki kaş arası, alın, kazayağı çizgileri diye tarif edilen gözün dış kenarlarına en sık uygulamasını yaparız.

Botoksun, gülümsemenin güzelleştirilmesini istediğimiz asimetrinin, üst dişlerin daha önde olması ve gülümserken gözükmesi gibi, çenesini sıkarak uyuyanlarda çenedeki hipertrofi dediğimiz büyüyen kasın rahatlatılması inceltilmesi gibi başka kullanım alanlarından da faydalanmaktayız.

Son Güncelleme: 17.07.2020 14:10:56
ETİKETLERcilt  güzellik  bakım  ameliyat  estetik