UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

SERKAN TATAR SORDU, ŞULE ZEYBEK CEVAPLADI

Bu haftaki konuğumuz oldukça geniş bir aileye mensup Eski Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek'in kızı Aydın Doğan'ın eşinin yeğeni spiker haberci TV programcısı Şule Zeybek bizler ile birlikte.

 SERKAN TATAR SORDU,  ŞULE ZEYBEK CEVAPLADI

ST: Nasılsınız? Sizi uzun zamandır ekranlarda göremiyoruz bunun sebebi nedir? Yeni projeleriniz var mı?

ŞZ: merhaba. Teşekkür ederim. Böylesi bir dönemde ne kadar iyi olunursa, o kadar iyiyim. Evet son projemiz "Şule ile vitrindekiler" idi. Ekipçe çok severek, eğlenerek yaptık. Sonra bir nadas dönemi, ardından küresel salgın derken ara vermiş olduk. Yine televizyonda bir takım projeler var, değerlendiriyoruz.

ST: Türkiye’nin yakından tanıdığı bir aileden geliyorsunuz? Yakınlarınızın meslek hayatınızda size artı ve eksileri neler oldu?

ŞZ: Ailemde siyasetçiler hep oldu. Keza babam Namık Kemal Zeybek de, yıllarca Kaymakamlık, müsteşarlık, kültür bakanlığı, devlet bakanlığı yapmış, devletin içinden gelen ve siyasi geçmişi olan bir kişilik.. Habercilik yaptığım 20 yılı aşkın bir süre, bu dünyaya yakın olmamın ekmeğini yedim. Teyzemin eşi aydın doğanın medya sektöründe olması da bana buralarda var olma kapıları açmıştır. Bunlar gerçekler. Ama kendime haksızlık yapmamak adına işin bir başka boyutunu da söylemek isterim. Yıllar boyunca, herkesten çok çalışıp herkesten az para aldım. Sağduyu ve yetenek sahibiyim. İnsan ilişkilerim iyidir. Yani evet bana kapılar açıldı ve bu benim şansımdı. Ama ben de iyiydim.

ST: Hacettepe Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezunsunuz. Basın yayın ile nasıl tanıştınız.

ŞZ: sosyoloji, toplum bilim.. Çok severek okudum. Ve yaptığım işte, bunun da bana büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Çünkü sosyoloji okumak insana, toplumsal davranışları analiz yeteneği kazandırıyor. Basın yayında okumuş bir çok arkadaşımdan duymuşumdur ki, okulda değil, her şeyi çalışırken öğrenmişlerdir. Yani bu da Türkiye'nin bir gerçeği. Okullarımız ne yazık ki geleceğe, meslek hayatına hazırlamada biraz zayıflar.

ST: Ekranda olmadığınız süreçte neler yapıyorsunuz?

ŞZ: Resim yapmaya hep merakım vardı. Bunu devam ettirirken, bir yandan da seramik eğitimi almaya başladım. Derken heykele geçiş yaptım. Bütün bunlar, özellikle bu küresel salgın süresince beni ayakta tutan muhteşem uğraşlar oldu. Cok seviyorum. Televizyon projeleri devam ederken de özellikle heykeli bırakmayacağım.

ST: Televizyon sihirli bir dünya başlı başına unutamadığınız en zor anınız ve en keyif aldığınız bir anınızı paylaşır mısınız bizler ile?

ŞZ: Televizyon, ekran önü büyük bir aşk.. ve böylesi bir aşkla çalıştığınız bir işiniz olması herkese nasip olmaz.. Bu nedenle hep şükrederim.. anı denince aklıma gelen ilk şey, haber spikerliğimin ilk yıllarına ait.. Büyük başarıyla müsteşarlık yapmış bir babanın kızı olarak, canlı yayında "müsteşar" diyemedim. Herhalde 5-6 kez inatla demeye çalıştım.. Ama dil takıldı bir kere. Müş müş müş, komikti gerçekten.. keşke kaydı bulsam da sosyal medyada paylaşsam.. Ha bir de yıllar sonra açık stüdyoda "arkadaşlar sessiz olalım lütfen" uyarım var. Şahan'ın da taklit ettiği.. ama ne yapayım tutamadım kendimi.

ST: Medya büyük bir değişim halinde TV’ler eskisine nazaran popülerliğini kaybetti gibi görünüyor ve herkes kendi medyasını sosyal ağlarda oluşturmuş durumda sizin bu konuda düşünceleriniz neler?

ŞZ: Doğrudur, dönüşüm kaçınılmaz. Küçük oğlumu Enes Batur’un film galasına götürdüğümde özellikle gördüm ki, bu nesil, televizyon karakterlerini bilmiyor, YouTube fenomenleri ise onlar icin "Elvis Presley" gibi bir şey. Bu ne kadar sürer, YouTube yerine baska platformlar mi devreye girer bilmiyorum. Ama nüfusun büyük çoğunluğu hala televizyon izliyor. Yani televizyon yasamaya devam ediyor. Benim de bir YouTube kanalım var cok aktif olmayan. Birkaç komik video koydum. Ama biliyorum ki ben bir televizyon karakteriyim. Orada varlık göstermeye devam edeceğim.

ST: Herkesin bilmediği Şule Zeybek nasıl biri kendinizden bahseder misiniz?

ŞZ: kimler ne kadarını biliyorum. Ama dışardan biri gibi ben kısaca ŞULE'yi anlatayım. Bir kere dürüstlüğe çok önem verir. Dozu kaçmış bir abartı bile onun için "Yalan"dır, ki yalandan nefret eder. Sağduyu sahibidir. Olayları analiz etme yeteneği vardır. Vicdanlıdır. Hayvan dostudur. Kürk karşıtıdır. Doğa için için titrer. Cok para harcadığı nadirdir. Marka düşkünlüğü hiç yoktur. internetten alışveris yapmayı sever. Evde dolap kapı renk değişikliği yapmışlığı, duvar boyamışlığı vardir. Tırnaklarını kendisi yapar. İki seferdir saçını da kendisi boyuyor. Komiktir, eğlencelidir. Tatlı kızdır kendisi. Tersi pistir

ST: Spor ve beslenme ile aranız nasıl? Ben milli boks antrenörü ve oyuncuyum boks sporuna bakış açınız nasıl?

ŞZ: saygılar hocam. Yemek yemeği cok sevip, spor yapmaktan bu kadar uzak başka insanlar da vardır eminim. Yani dünya üzerinde yalnız değilim. Oto kontrollü  insanlara bayılıp, uzaktan hayranlığımı sunuyorum.

ST: Bugüne kadar medya ve TV de en çok keyif alarak çalıştığınız kişi kimdi?

ŞZ: ben keyif insanıyım.. yaptığım her işte ekip arkadaşlarımla çok iyi anlaşıp eğlendim. En ağır isleri bile eğlenceli hale getirdik beraber..

ST: Sizi en çok ne mutlu eder ve en çok neye kırılırsınız?

ŞZ: dostlar meclisinde olmak beni çok mutlu eder. Yine Dostlarım tarafından anlaşılmadığını düşünürsem kırılır.

ST: Tüm dünya pandemi süreci ile zorlu bir sınav veriyor pandemi süreci size ne kattı ya da sizden neleri aldı?

ŞZ: vejetaryen oldum. Bir çokları gibi iç dünyama daha çok yöneldim. Rutinlerimizin, sıradanlarımızın ne kadar değerli olduğunu anladım. Zorlu bir süreç küresel salgın.. Ama ben dünyanın ve insanın daha parlak ve daha güçlü çıkacağını düşünüyorum bu süreçten. Karanlık, tehlikeli bir tünelden geçiyoruz. Ama tünelin ucunda ışık var, daha güzel bir dünya var..

ST: Kadın erkek eşitliğine inanıyor musunuz? Duygusal ve mesleki anlamda?

ŞZ: ben bir feministim. Bu, kadın erkek eşitliğinden çok, eşit haklara sahip olması gerektiğine inanmak.. Tabi ki farklılar, bazı konularda erkek, bazı konularda kafin üstün.. Ama hiçbir cins diğerinin üzerinde üstünlük kuramaz. Erkek için "normal" olan şey, kadın için "ayıp" olamaz. İki oğlum var, ikisini de bu zihniyette yetiştirmeye çalışıyorum. İnşallah her erkek annesi bunu yapar ve gelecekler daha aydınlık olur..

ST: Hobileriniz ve korkularınız var mı? Varsa neler?

ŞZ: hobilerim daha önce söylediğim gibi resim, seramik, heykel, mobilya boyamak vs.. fobilerim ise böcekler ve derin deniz. Bu arada evet, bazı hayvanlardan çok korkuyorum. Ama onların da yasam haklarının savunucusuyum. Avcılığına karşıyım. Asla bir Spor değildir

ST: Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?

ŞZ: hepsine sevgiler


Son Güncelleme: 14.07.2020 17:16:46
ETİKETLERserkan tatar  şule zeybek