UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

HÜLYA KOÇYİĞİT, CORONA’DAN KORUNMAK İÇİN NE YAPIYOR?

Yeşilçam'ın usta oyuncusu Hülya Koçyiğit, sinema, tiyatro ve müzik dünyasının ünlü isimleri coronavirüs tehdidi sonrasında neler olacağı yönündeki öngörülerini ve neler olması gerektiği konusundaki temennilerini anlattı.

HÜLYA KOÇYİĞİT, CORONA’DAN KORUNMAK İÇİN NE YAPIYOR?

Hülya Koçyiğit: Dilerim tez vakitte, daha fazla can kaybetmeden bu günleri atlatırız. İçinde bulunduğumuz bu zorlu süreçte farkındalıklarımızın arttığını düşünüyorum. Sağlık, sağlık, sağlık... 'Yaşam' için önemi, değeri iyice kavranmış olacak.

Hijyenimize çok daha fazla dikkat edecek, çevremizdekileri de aynı hassasiyette bulunmaları için muhtemelen uyaracağız.

Hijyen, sağlık, turizm gibi alanlarda tüketim alışkanlıklarımız değişecek ve bu sürecin bize öğrettiği bir şey daha olacak; israftan kaçınmak; yetinmeyi ve yettirmeyi bilmek yani haddimizi bilmek. Dilerim tüm bu öğrendiklerimiz kısa vadeli değil yaşam biçimimiz olarak evrilir.

Hepimiz bu süreçte düşünmeye, sorgulamaya, kendimizi, yaşamı muhakeme etmeye başladık; "Şu koca dünyada ben kimim? Değerlerim, önem verdiklerim ne? Hırs niye? Maneviyatımız nerede, inancımız...?"

Bu soruları çoğaltmak çok mümkün. Hayatta kalmak için özgürce, dilediğimiz gibi sokağa çıkamıyoruz. Özgürken ne yaptığını ya da ne yapmayı es geçtiğini sorguluyor mesela insan. Bu kara günleri arkada bıraktığımız zaman özgürlüğün değerini daha iyi anlamış olacağız.

Şimdi internette şöyle bir paylaşım gördüm; "Bugün ablamla konuştum biraz, iyi bir insanmış" diye... Kimimiz gülüp geçiyor aslında ama bu süreç sizce de bizi sorgulamaya itmiyor mu? Unutulan insani değerleri gün yüzüne çıkarıyor; yardımlaşma, şefkat, adalet, sevgi, iyilik, vefa, güven, aile olma, bir olma, fedakarlık, cesaret...

Tüm doktorların, sağlık çalışanlarının gösterdikleri fedakarlık, cesaretin ardından onlara ne denli muhtaç olduğumuzu iyice kavradık mesela. Zaman zaman sağlık kurumu çalışanlarının uğradıkları şiddetin asla kabul edilemeyeceğini iyice öğrendik. Bu dönemde bizi rahatlatan bir şey daha olduğunu fark ettik; Avrupa ülkelerinden çok daha güçlü ve ileride bir sağlık sistemimiz olduğunu...

Bu hastalık bir sınıf farkı gözetmiyor; dil, din, ırk, mezhep hiçbirini... Hepimizin paydası ortak; 'insan olmak'... Rahmetli anneannem kulağımıza küpe olsun diye sürekli söylediği şu sözü, bu günlerde daha çok hatırlıyor insan; "Güvenme servetine bir kıvılcım yeter, güvenme güzelliğine bir sivilce yeter."

Doğa bizden güçlü, bu gezegen bizden çok ama çok daha güçlü. Bu doğanın kontrolü bizde değil... Bu yüce doğada biz insanlar, doğaya verdiğimiz tahribatı hatırlayacağız ve bundan sonra onun kıymetini bileceğiz diye umut ediyorum.

Daha fazla zarar vermeyip, bu bilince ulaşmamış insanları görünce de uyaracağız. Doğanın üstünlüğü bilinci ile saygı içinde yaşayacağız.

Bugüne kadar insanlık çeşitli hastalıklar, salgınlar atlattı. Çok fazla can kaybı yaşandığı gibi siyasi, ekonomik, kültürel tahribatları da beraberinde getirdi. Şu an duran üretimin bir öncekinden güçlü bir şekilde devam etmesini, iş istihdamının yüksek olmasını, devletin bu bağlamda etkin rol oynayacağını tüm kalbimle diliyorum.

Okuduğumuz kitaplarda, makalelerde, izlediğimiz belgesellerde bunları gördük; virüslerin maalesef devamı gelecek. Bilime, bilim insanına kulak ver, güven... Bunlar elbette herhangi bir insan olarak benim kişisel görüşlerim. Bu konuda asıl konuşması ve dediklerini dikkate almamız gerekenler hiç şüphesiz ki insanlık için çalışan bilim insanları... Lütfen onlara kulak verin.

 (Habertürk)

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERhülya koçyiğit