UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

“BEN YAPTIM, SEN DE YAPABİLİRSİN”

ODTÜ’lü öğrencilerle bir araya gelen Saran Group Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, onlarla tecrübelerini paylaşarak gençlere tavsiyelerde bulundu.

“BEN YAPTIM, SEN DE YAPABİLİRSİN”

Saran Group Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, ODTÜ öğrencileriyle buluştu.

ODTÜ Verimlilik Topluluğu Yönetim ve Mühendislik Günleri’nin “Ben Yaptım, Sen de Yapabilirsin” temalı etkinliğinde öğrencilerle bir araya gelen Saran, öğrencilerin sorularını samimiyetle yanıtladı.

“DİSİPLİNİMİ ÖRNEK ALIN”

Bir öğrencinin, “Sizi basından takip ediyoruz, röportajlarınızı okuyoruz ama burada daha yakından tanıma fırsatı bulmuş olduk. Öncelikle ailenizden ve Amerika’daki eğitim hayatınızdan bahseder misiniz?” sorusuna Sadettin Saran, Devlet memuru baba. 4 erkek kardeş. Amerikalı anne, farklı bir kadın profili… ABD eğitim sistemi, yanlış sebepten mühendislik... Parasızlık, genç yaşta çalışma, kendi harçlığını kazanma… Spor bursu, takım kaptanlığı, uykusuzluk, soğuk, takım oyunu, zaman yönetimi, disiplin, hedefli çalışma… Zorluklar, fedakarlıklar, Joe Cross… Hedefsiz insan rüzgarsız yelkenliye benzer… Hep hedeflerim vardı hayatta. Siz de hep hedef koyun ve o hedefe ulaşmak için hiç vazgeçmeden çalışın. Ben sizinle kendi hikayemi, beni harekete geçiren, beni başarıya yönelten hedefleri paylaştım. Sizi motive eden hedefler, olaylar farklı olabilir, siz farklı bir tür başarı amaçlayabilirsiniz ama önemli olan kendi hedefinizi bulmak ve bunun için çalışmak, emek vermek. Benim için, ailemi utandırmamak, kardeşlerime örnek olabilmek önemliydi. Her zaman kendi şirketim olsun istedim. Mesela, babam, amcam ziyarete gelsin, sekreterimi arayıp çay söyleyeyim. Milli takım forması giymek, Türk bayrağı ile yürümek en büyük hedeflerimden biri idi. Bunlar benim hedeflerim, siz kendi hedefinize giderken benim inadımı, disiplinimi örnek alın isterim” cevabını verdi.

 “ELİN AMERİKALISI”

“ABD’ye giden kalmak ister. Siz neden dönmek istediniz? Nedir bu kararınızın altında yatan ana faktör?” sorusunu ise Saran, “Memleket sevgisi... Büyük denizde küçük balık olmak mı, küçük denizde büyük balık olmak mı? Aslında Amerika’da iyi bir iş bulmuştum, mülakat süreci, Laos’lu çocuk örneği, intimidation, Amerika’da spor vizyonu, spor yayıncılığı, Türkiye’ye getirmek, fikrim vardı” şeklinde cevapladı.

Saran, bir öğrencinin “Tanıtım filminde izledik ama Saran Holding’in kuruluş aşamasını ve bugüne geliş sürecini anlatır mısınız?” şeklindeki sorusuna ise “Borçla gittim, hikayeyi anlatalım. ESPN hikayeyi anlatalım (asla vazgeçme). Atatürk, ‘Umutsuz durum yoktur. Umutsuz insan vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım.’ der. Sinerji ile büyüme... 6 sektör, 30 firma, 4000’e yakın çalışan” cevabını verdi.

SARAN GROUP’UN BAŞARISI

“Saran Grubu’nun başarısının arkasında ne var?” sorusuna da cevap veren Sadettin Saran, “Bizim işimizin büyüme kaynağı girişimcilik. Biz hep şöyle baktık; İnsanların şikayetlerinin olduğu yerde fırsat vardır. İyi bir girişimci en az 5 yıllık plan yapar. Herkes Amazon’un ne kadar büyük bir kurum ve marka olduğunu bilir, ama kurulduğundan 10 yıl içinde 2004’e kadar kar etmediğini bilmez. Bu günkü büyüklüğünü, ilk 10 yıl içinde aldığı kararlara ve uzun vadeli stratejilere borçlu olduğunu Jeff Bezos da her fırsatta dile getiriyor. Biz yola iyi bir fikirle çıktık. Bizim ana işimiz spor medya içeriği... İngiltere Premier Ligi’ni 89-90 yılında 50 bin dolara almışız. Bugün yıllık değeri milyonlarca euro... Bu dönemde Premier Lig, dünyadaki futbol endüstrisi önemli ölçüde büyüdü. Saran olarak biz de sektörle birlikte büyüdük... Zamanla sinerjiyle eğlence içeriği, dublaj stüdyoları, HD çekim işi, yayıncılık vs geldi... Turizm, savunma sanayi işlerimiz... Sadece fikir yeterli değil... İstikrar, sürdürülebilirlik çok önemli… Bu da çalıştığınız şirketlerle aranızdaki güven ilişkisini önemli kılıyor. Adaptibility... En güçlü olan değil, değişime en hızlı ayak uyduran hayatta kalır. Biz iş kollarımız gereği, trendleri ve dönüşümü çok içinde yaşıyoruz. Olumsuz durumlarla karşılaşıldığında “Ben şimdi ne yapacağım”dan ziyade “Bunu lehime nasıl çevirebilirim” yaklaşımı... Olimpiyatlar elimizde kaldı; Spor Bakanı rica etti; zararına TRT’ye verdik. Bu arada YouTube’dan olimpiyatları yayınlamak için hazırlık yaptık. TRT’ye verdiğimiz rakam Kazakistan fiyatıydı. Buradan ders çıkardık. Dedik ki, “Bu iş kötüye gidiyor”. Paniğe kapılmadık elimizdeki içerikleri bir araya getirip televizyon kanalı kurduk... S Sport kuruluş hikayesi...” dedi.

NASIL BİR PATRON?

“Nasıl bir patronsunuz sizce?” sorusunu da açık yüreklilikle cevaplayan Saran, “Etrafımda benden daha akıllı insanlar bulundurmaya çalışıyorum. İnsana yapılan yatırım en önemli yatırımdır. Bizde işten ayrılma oranı yüzde 2. Bunu da insana değer vererek sağladık bu güne kadar. Mikro değil makro management. Her zaman iş için insan değil; bazen kaliteli insanı işe alırım ona göre iş yaratırım. Yeri geldiğinde adama göre iş... Bahane üreten insanları sevmem. Nerede hata yaptık? Tekrarlanmaması için ne yapmak lazım, diye sorarım... Hiçbir zaman kaybetmem; ya kazanırım, ya öğrenirim. (Nelson Mandela)

Kendine saklayan insanlarla çalışmam. Sinerjiye önem vermeyen insanları barındırmam. Pozitif enerji bulaşıcıdır. Etrafımda pozitif insanlar bulundururum. “Bilge lider birleştirir, cahil lider ayrıştırır. Gerçek lider başarıda kibir, başarısızlıkta endişe tuzağına kapılmayandır.” Mustafa Kemal Atatürk” diye konuştu.

“DEFALARCA SÖYLEDİM, BEN OLAĞANÜSTÜ KONGRELERE KARŞIYIM”

Bir öğrencinin “Sizi işadamı kimliğiniz kadar Fenerbahçeli kimliğinizle de tanıyoruz. Fenerbahçe’nin ve Türk sporunun durumunu nasıl görüyorsunuz?” sorusu üzerine Saran, “Türk sporunda genel olarak yöneticiler almaya geliyor, vermeye değil. İki temel unsur: Üretim  (altyapı) ve pazarlama (marketıng).

Alt yapıya önem verilmeli, Cengiz Ünder’lerin yetiştirilmesi, Altınordu gibi takımların çoğalması lazım. Kulüplerin şeffaf yönetilmesi, denetlenebilir olması – iç ve dış denetim, pazarı büyütmemiz lazım. La liga’nın 500 kişinin üzerinde marketing ekibi var. (Fenerbahçe ile ilgili) Başkan adayıydım ama Ali Koç’a daha fazla teveccüh vardı. İlla başkan olmak önemli değil, “Önemli olan Fenerbahçe” dedik, çekildik ve Ali Koç’a destek olduk. Çünkü asıl önemli olan birlik-beraberliktir. Ben Aziz Bey’den de Ali Koç’tan da daha iyi başkanlık yapacağımı ilk defa geçen gün söylemedim. “Ali Koç’a benden daha fazla teveccüh var” deyip onun lehine çekilirken de söylemiştim. Laflarımı çarpıtıyorlar bazen. Fenerbahçe yıllardır çok kötü yönetiliyordu. Kulübü çok zor koşullarda teslim aldılar. Yönetim 3 yıllığına seçildi. Daha ilk yılları. Sabretmek lazım. Ancak onlar da hatalarından ders çıkarmalılar. Hata ilk yapıldığında tecrübedir, tekrarlandığında hatadır. Hatalarda ısrar etmemeliler. Bizim durumumuza gelince… Olağan kongreye daha iki küsür yıl var. O gün gelince bakarız” dedi.

SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ

Yine bir öğrencinin, “Sosyal sorumluluk alanında önemli çalışmalarınız var. Niye bu projeleri yapmaya başladınız?” şeklindeki sorusuna Saran, “Sadece para kazanan şirket, fakir şirkettir. Annemin bana tavsiyesi, spordan kazandığımızı spor yoluyla topluma verme. 19 yılda 19 spor salonu, ‘Ben de orada olsam ben de taş atardım!’ düşüncesi, “Boş beyin şeytanın oyun alanıdır.”, “Ateş düştüğü yeri yakar” konusu... Ailemde engelli var sanıyorlar... Hepimiz potansiyel engelliyiz... Hepimiz her an engelli olabiliriz... “Ben de geçen sene 1.90’dım” anektodu... Fark yaratmak (ilk 100 belki 200 zenginin içinde değilim ama hayır işlerinde ilk 20’deyiz)” cevabını verdi.

GENÇLERE TAVSİYELER

Bir öğrencinin, “Yeni mezun arkadaşlar, iş bulmakta zorlanıyorlar. Yeni mezun olacaklara, gençlere tavsiyeleriniz neler?” sorusunu da yanıtlayan Sadettin Saran, “Okulunuzun, eğitiminizin önüne geçmesine asla izin vermeyin. (Mark Twain)

Asla pes etme asla vazgeçme! Ne zaman kaybedersiniz, vazgeçtiğinizde… Hayal kurun, hedef belirleyin! Hayallerinizin peşinden koşun. Kendi iç sesinizi dinleyin! Bahane üretmeyin. “Koşulları suçlayanlar koşulları iyileştiremezler.” Kendinizi çok ciddiye almayın, yaptığınız işi çok ciddiye almayın, ben mesela spor kanalı kurduk, şöyle olduk böyle olduk diye düşünmeye başladığım an, hemen kendimi tatile çıkarıyorum... Yaşamayı ciddiye alın hayatı değil. Etrafınızda birlikte en çok vakit geçirdiğiniz 5 kişiye benzersiniz. Etrafında bulundurduğun insanları iyi seç.

Essentialism... Yabancıların bir sözü var; “If it is not a definite YES, then it is a definite NO!”

Ali Şeriati, “Çocuktum. Anneme “Ağaca çıkacağım yardım eder misin?” dedim. Annem de, “Başkasının çıkardığı yerden inemezsin, düşersin” dedi. Ne demek istediğini büyüyünce anladım ve asla unutmadım.”

Want to be happy…be healthy... Amazon’un sahibi her gün 8 saat uyuduğunu söylüyor. Ben de 7 saat uyuyorum.

Sağlığınızdan ödün vermeyin. İyi uyuyun, sağlıklı beslenin, sigara içmeyin, spor yapın. Kendinize iyi bakın. Biz şirketlerimizde, her şeyden önce kendine karşı dürüst olan ve hatalarından ders alabilen insanları yükseltiyoruz. Ne yaparsan yap, severek yap ki sürekli yeni şeyler öğrenmek, kendini geliştirmek için zamanın da şevkin de olsun.

İyi ve şerefli bir hayat yaşayın. Yaşlandığınızda ve dönüp geçmişe baktığınızda, ikinci kez keyif alın. Sevgisiz güç, bizi zorba ve despot yapar. Sevgi dolu bir ev, hayatımızın temelidir. Sakin, düzenli bir ev yaratmak için elinizden geleni yapın. Kimle evleneceğin kararının hayatta verilen en önemli karar olduğunu unutmayın. Evlenmeden önce en az 6 ay nişanlı kal.

Çocuğuna küçük şeylerden zevk almasını öğreten, ona büyük bir servet bırakmış olur. (Atienne Gilson)

Başarınızı, ona ulaşmak için nelerden vazgeçtiğinizle yargılayın. Başarıya giden bir asansör olmadığını ve tırmanmak gerektiğini unutmayın. Merdivenlerden çıkarken akıtmadığın ter, inerken gözyaşı olarak döner.

Hayatı gereğinden fazla ciddiye almayın. Geniş ve rahat olun. Ölümün dışında hiçbir şey göründüğü kadar önemli ve acıl değildir.

Ne zaman kaybederiz, düştüğümüzde değil, pes ettiğimizde. Kaybettiğinizde, aldığınız dersi kaybetmeyin! İyi kalpli olmanın mükemmel olmaktan daha önemli olduğunu unutmayın. En mutlu insanlar her zaman her şeyin en iyisine sahip olan insanlar değildir. En mutlu insanlar, karşılarına çıkan güzel şeylerin değerini bilen insanlardır” diyerek tavsiyelerde bulundu.


HABERİN VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERsadettin saran  odtü  öğrenci  saran group  tecrübe