18 yaşındaki Conrad Roy karbonmonoksit dolu bir araçta kendisini zehirleyerek intihar etmişti.
ABD'li yayın kuruluşu HBO, kız arkadaşı tarafından intihar etmeye sürüklenen 18 yaşındaki Conrad Roy'un ölümünü konu alan "I Love You, Now Die" adlı bir belgesel hazırladı.
İki bölüm olarak yayınlanacak olan belgeselde, erkek arkadaşının ölümünden suçlu bulunan 22 yaşındaki Michelle Carter'ın dava süreci, kişilik yapısı ve sorunlu hayatı ele alındı.
Carter ve Roy çiftinin iki yıllık beraberliği süresince yalnızca 5 defa yüz yüze görüştüğü, her ikisinin de klinik depresyon sorunu yaşadığı ve zaman zaman intihar etme ve birbirlerini öldürme teşebbüsünde bulunduğu belirtildi.
İkilinin yaşadığı ilişkinin sonunda Roy, Carter'ın baskıları sonucu yaşamına son verdi ve olaydan dört yıl sonra Carter kendini parmaklıklar ardında buldu.
Carter, erkek arkadaşı Roy'a yazdığı, "Çamaşır suyu iç. Neden çamaşır suyu içmiyorsun? Kendini as. Bir binanın tepesinden atla, kendini bıçakla. Çok fazla seçenek var" mesajıyla intihara azmettirmek suçlamasıyla yargılandı.
Kız arkadaşının psikolojik baskılarına daha fazla dayanamayan Conrad, içi karbonmonoksit gazı ile dolu kamyona bindi, kendisini araca kilitledi ve zehirlenerek yaşamını yitirdi.
Roy'un ölümünden aylar sonra Carter bir arkadaşına, "Ölümü benim hatamdı, onu durdurabilirdim. Onunla telefonda konuşuyordum. Aracın içinden çıktı çünkü bu şekilde ölecekti, korktu fakat ona araca geri dönmesini söyledim" mesajını yazdı.
İntihar etmesi için motive edici mesajlar gönderen Carter, arkadaşına gönderdiği itiraf niteliğindeki mesajların ardından 2017 yılında davanın bir numaralı sanığı olarak yargılanmaya başladı ve 30 ay hapse mahkum edilmiş ve yargılama süresi göz önüne alınarak hapis cezası 15 ay olarak belirlenmişti.
Michelle, erkek arkadaşına sürekli olarak "Cennette mutlu olacaksın. Doğru zaman ve hazırsın. Bunu yap tatlım" mesajları atıyordu.
Belgeselin ikinci bölümünün Carter'ın savunması ve hakkında az bilinen şeyleri konu aldığı bilgisine yer verildi.
Carter'ın ailesi, belgeselin yapımcısı Erin Lee Carr ile konu hakkında görüşmek istemedi.
Geçtiğimiz şubat ayında görülen davanın karar duruşmasında Carter'ın son derece donuk olması ve saçlarını kısa kestirmesi göze çarpmıştı.
Taksirle adam öldürmek suçundan yargılanan Carter için verilen cezanın ardından Roy'un ailesi gözyaşlarına boğulmuştu.
Carter'ın savunmasında, Roy'un kendi yaşamına son verdiği ve Carter'ın mesajlarının intihar vakasındaki etkisinin hapis ile sonuçlanacak önem arz etmediği belirtilmişti.
Savunmada Roy'un bin 800 sayfadan oluşan sağlık kayıtlarına da yer verilmişti. Ebeveynlerinin boşanma süreci, şiddete maruz kalma, anksiyete bozukluğu, depresyon ve çeşitli intihar teşebbüsleri, kronik rahatsızlık ve uyuşturucu kullanma gibi sebeplerden dolayı Roy'un zaten intihara meyilli olduğu öne sürülmüştü.
Çok sayıda uzman bu vakayı, ABD'de gençlerin psikolojik bozukluk ve depresyona yatkınlık sorunlarının bir yansıması olarak nitelendiriyor.
