UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

"CANAN KARATAY DA YANILDI!"

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

"CANAN KARATAY DA YANILDI!"

MEVLÜT TEZEL / SABAH

CEM YILMAZ’I BİTİRME OPERASYONU!

Cem Yılmaz, son dönemde kendisiyle ilgili çıkan haberlere sosyal medyadan isyan edip kendisine karşı bir 'nefret ettirme çalışması' olduğunu iddia etti. Ve "Bence boşa bi' uğraş ama siz bilirsiniz" mesajı verdi. Cem Yılmaz'ın haberlerin veriliş tarzına itirazı olabilir ama medyanın kendisine karşı bir nefret ettirme çalışması başlattığını söylemesi gerçekten komik. Ne yani, bütün magazin müdürleri 'Kurtlar Vadisi' dizisindeki gibi büyük bir masada toplanıp 'Her gün yeni bir sevgili yapıyor. Şimdi de taş gibi Defne Samyeli ile çıkıyor. Bu Cem Yılmaz da fazla olmaya başladı. Düğmeye basalım, halkı ondan nefret ettirecek haberler yapalım' diye karar aldıklarını mı düşünüyor acaba? Cem Yılmaz'ın bu çılgın komplo teorisi sadece filmlerine espri konusu olur.

Ne yani, magazin basını Yılmaz'ı bitirme operasyonu için düğmeye mi bastı?

Bodrum'da havuzda tele objektifle fotoğraf çeken, SAT komandosu muydu?

Defne Samyeli ile Cem Yılmaz'ın önünde etten duvar ören bodyguard'lar da Magazin Konseyi'nden mi emir aldı?

Korumaların amacı, 'Fotoğraf bile çektirmiyor.

‘Cem Yılmaz'ın poposu kalktı' dedirtmek miydi?

Aslında Cem Yılmaz haklı; büyük resmi görmek lazım. Bu operasyon, sadece magazin medyasının işi olamaz! Cem Yılmaz üzerinde oynanan oyunu görmeliyiz! Dış mihraklar da bu komplonun içinde! Yılmaz'ı bitirirsek gerisi gelir, tüm Türkiye'yi çökertiriz diye planlar yapıyorlar! İlahi Cem Yılmaz; bu kadar alıngan olmak sana hiç yakışmadı.

Yahu hep yazıyoruz; yurt dışında ünlülerin hayatları sizinkinden daha zor, attıkları her adım haber oluyor.

İnsanlar geçim derdinde, senin derdine bak! Seninki de dert mi şimdi Cem Yılmaz? Magazincilerin iki fotoğraf çekmesini de memleket meselesi yapma! Cem Yılmaz'dan nefret ettirme çalışmasıymış!

CANAN KARATAY DA YANILDI!

Sağlıklı beslenmeyle ilgili her gün yeni bir haber çıkıyor ve insanların kafası iyice karışıyor. Örneğin, birçoğunuz gibi ben de Canan Karatay'ın söylediklerine inanıyordum ama artık gönül rahatlığıyla ekmek yiyebileceğim. Tabii sağlıklı, GDO'suz, kaliteli undan yapılan bir ekmek bulursam!

Dunyahalleri.com'da yayınlanan Business Insider kaynaklı habere göre; dünyaca ünlü tıp dergisi The Lancet'ta yayınlanan son beslenme araştırmasından; karbonhidrata savaş açan, 'Karbonhidrat tüketirseniz boyunuz kısalır' gibi birçok açıklama yapan Karatay'ı yalanlayacak sonuçlar çıktı.

Karatay, "Yağ yemeyen kişiler, karbonhidratlara saldırdı ve obezite tsunamisi ortaya çıktı" diyordu ya, şimdi ise tam tersi söyleniyor. Bazı insanlar, karbonhidrattan kaçarken doluya tutuluyorlar yani. İşte o araştırmayla ilgili yazı: 'Seidelmann, araştırma için ABD'de 15 bin 400 ve diğer ülkelerde 432 binden fazla insanın beslenme biçimlerini inceledi. Ekip, günlük kalorilerinin yaklaşık yarısını karbonhidratlardan alanların daha uzun yaşamaya meyilli olduğunu ortaya koydu. Uzun lafın kısası; ne çok fazla, ne de çok az karbonhidrat tüketmeliyiz. Araştırma gösteriyor ki; bir tarafta çok fazla karbonhidrat tüketmek yüzünden sağlık sorunlarıyla karşılaşan insanlar var.

Örneğin; besin olarak beyaz pirince ağırlık veren düşük gelirli ülkeler. Diğer tarafta ise çok az karbonhidrat tüketen kişiler var. Seidelmann'ın açıklamasına göre; ölüm ihtimali en yüksek olan grup, beslenmelerindeki karbonhidrat ağırlıklı besinleri hayvansal yağlar ve proteinlerle değiştiren kişilerden oluşuyor.

Seidelmann'a göre; tabağını et, tavuk ve peynir gibi besinlerle dolduranlar, ölüm risklerini artırmış oluyor. Araştırmacılar, yüzde 50-55 oranında karbonhidrat tüketen 50 yaşındaki birinin yaşamını 33.1 yıl uzatabildiğini, aynı yaşta olan ancak kalorisinin yüzde 30'unu karbonhidrattan alan başka bir kişininse yaklaşık 29.1 yıl daha fazla yaşamaya meyilli olduğunu söylüyor.

Önemli olan nokta, tabağınıza mümkün olduğunca sağlıklı, az işlem görmüş besinler koyabilmek.' Kime inanacağımızı şaşırdık, öyle değil mi? Hiç ekmek yememek de, sadece protein ağırlıklı beslenmek de yanlış.

Bence her şeyde olduğu gibi beslenmemizde de bir denge tutturmalıyız.

ORTA YAPAN BİLE YOK!

Fenerbahçe'nin Göztepe'ye yenildiği maçta Cezayirli forvet Slimani, düzgün orta yapamayan takım arkadaşlarına gözünü göstererek sanki 'Görerek orta yapın' diyordu. Bence bu hareket, Fenerbahçe'nin düştüğü durumu özetliyor. Fenerbahçe'nin dün akşam oynadığı Göztepe maçında Hasan Ali, Dirar, Alper Potuk ve Isla çok fazla pas hatası yaparken, sarı-lacivertli ekibin takım olarak toplam 20 ortasından 15'i isabetsiz oldu.

Fenerbahçe'yi, Slimani gibi ya da ondan daha kaliteli forvet transferleri de kurtarmaz.

Topu forvete iletecek futbolcular da vasat...

BİR MODEL MAĞDURİYETİ!

Dünyaca ünlü markaların modelliğini yapan Öykü Baştaş, Türk firmaların kendisiyle ilgilenmemesinden şikayetçi. Öykü, "Uluslararası markalarla çalışıyorum ama Türkiye'den iş teklif eden yok. Hiçbir marka benimle çalışmak istemedi.

'Çirkin ördek yavrusu', 'Yüzüne bakılmaz', 'Gucci buna nasıl iş verir?' diye atıp tutuyorlar" diyor.

Bir kadına 'çirkin' demek büyük saygısızlık. Öykü de, "Çirkin yakıştırmasına önceleri üzülüyordum ama artık takmıyorum" diyerek doğrusunu yapıyor. Öte yandan Öykü'nün, "Türk firmaları benimle ilgilenmiyor, bana 'çirkin ördek' diyorlar" gibi hep aynı argümanlarla medyada haber olması da kabak tadı vermeye başladı.

Sevgili Öykü;

Gucci ile çalışıyorsan Türk firmalarının seninle ilgilenmemesini niye kafana takıyorsun?

Herhalde büyük markalarla sürekli çalışamıyorsun.

Açıkçası, bir moda tasarımcısının ya da tekstil markasının Öykü'ye çirkin ördek deyip onunla çalışmayacağına inanmıyorum. Ya kriz ortamı olduğu için fazla defile ve tanıtım kampanyası yapmıyorlardır, ya da tarzları Öykü'yle uyuşmuyordur.

Senin bahsettiğin moda tasarımcıları 90'larda kaldı Öykü.

Herkeste bir mağduriyet edebiyatıdır gidiyor...

SİNA KOLOĞLU/ MİLLİYET

ÇİN FENA GELİYOR

Eğlence sektöründe Çin rakamları o kadar büyük ki!

Eğlence sektöründe Çin rakamları o kadar büyük ki... Dizi ve televizyon alanında, gerçekten kıyas kabul etmez. ‘Story Of Yanxi Palace’, tarihi bir yapım. Netflix’in yerel kopyası diye adlandırılan iQiyi Pictures çekmiş. Geçtiğimiz pazar yayınlanan son bölümünü kaç kişi izlemiş diye merak ettim. 530 milyon. Bu Çin için de bir rekor, “Nüfusun neredeyse yarısı” diyorlar. Yayınlandığı tarihten bu yana, 5.6 milyar kişi izlemiş. Bölüm başına 130 milyon izleyici ediyor. ‘Game of Thrones’ sezon ortalaması ABD’de 18 milyon civarında. Haydi bir rakam daha! İnternette isteğe bağlı izleme aboneliğinin dörte üçü Çin’in bu Asya Pasifik bölgesinde. Çek Çin’i, o bölge hikaye yani... Çin Türkiye’ye gelir mi?

Toplantı olacak

Bu konuda girişimler var. Şimdilik detay vermeyeyim. Önümüzdeki ay İstanbul’da bir toplantı olacak. Buraya ülkenin  ve sektörün önemli isimleri gelecek. Bizden de yapımcı ve oyuncu katılımı olacak.

Bilinen, Çin Devlet TV’si CCTV’nin ‘Muhteşem Yüzyıl’ ve ‘Aşk-ı Memnu’yu göstermesi. Onun dışında, dişe dokunur bir durum yok. Bu vesileyle özellikle dizi alanında, işbirliği ve bizim projelerin Çin ekranında daha çok gösterilmesi gündeme gelebilir. Türk dizi sektörü için, Çin bulunmaz vaha. Peki biz onlar için ne yapacağız? Şu sıralar Kore ve Japon dizileri bizde revaçta. Çin cephesinden böyle bir iş de gelir mi?

DÖRT HAFTADA FİLM ÇEKİLİR Mİ?

Bergüzar Korel’le Esra Erol Çeşme’de dinleniyor.  ‘Magazin 8’ programında ekrana geldiler. Korel, “Film çektim gel-dim, dört hafta sürdü” dedi. Bir süre proje yok diye düşünmüş ama senaryoyu beğenmiş ve çekelim demiş. Böyle bir havada anlatıyor... Ev ahalisi “Bizim oyuncular muhteşem. Sezon biter, yazın arada film çeker üzerine tatil yapar sonra diziye devam eder” diye şaşkınlığı belirtti. Bu dört haftada film çekme işiyle, 90 dakikalık dizi olayı bizim eğlence sektörünün sihri gibi anlaşılan...

BÜLENT CANKURT / SABAH

GÜLŞAH GORDİ ÜÇÜNCÜYE HAMİLE!

Fenerbahçe kongresinde, 20 yıldır oturduğu başkanlık koltuğundan ezici bir farkla inen ve yerini Ali Koç'a bırakan Aziz Yıldırım, dördüncü kez dede olmaya hazırlanıyor. İkinci eşi Gonca Yıldırım'dan Yaz adında 5 yaşında bir kızı olan Aziz Bey'e, dördüncü torun mutluluğunu yaşatacak olan kişi ortanca kızı Gülşah Gordi...

7'NCİ KIZ OLACAK

Yıldırım gibi fanatik bir Fenerbahçe taraftarı olan Murat Gordi ile evli olan Gülşah Hanım, üçüncü bebeğine yedi aylık hamile… Aziz Yıldırım'a; kızları Hande Gamgam, Gülşah Gordi, Yaz Yıldırım ve torunları Ada, Leyla ve Zeynep'ten sonra yedinci kız geliyor! Evet yanlış okumadınız; 2012'de Leyla'yı, 2014'te de Zeynep'i dünyaya getiren Gülşah Hanım'ın üçüncü bebeğinin cinsiyeti de kız. Ağustos 2009'da büyük kızı Hande Gamgam sayesinde ilk kez dede olan ve torunu Ada'yı kucağına alan Aziz Bey'in sırtı, üç kızı ve dört kız torunu sayesinde artık kesinlikle yere gelmez.

YARDIM EKİBİ YİNE KOLLARI SIVADI!

Çocuk Esirgeme Kurumu'nun korumasındaki çocuklarımızı daha eğitimli bireyler olarak yetiştirmek için uğraşan Minik Kalplerle El Ele Derneği (Mika-Der) üyeleri, yine kolları sıvadı. Nesrin Ercan'ın başkan, Arzu Sabancı ve Arzu Çebi'nin başkan yardımcısı olduğu derneğin geleneksel balosu, 17 Eylül'de Conrad'da düzenlenecek. Üyelerinin organizasyonu için canla başla çalıştığı baloda bu yıl Sıla sahneye çıkacakmış. Çorbada tuzu olsun isteyen 700 yardımsever, balonun biletlerini şimdiden almış bile; hepsine helal olsun.

MİLLİYET / ALİ EYÜBOĞLU

CEM YILMAZ’IN BAŞINA GELEN

Cem Yılmaz, son günlerde hakkında çıkan iki haber ve yorumlara Twitter’dan karşılık verdi ve yapılanı “Boş yere nefret ettirme çabası” olarak değerlendirdi.

Olan biteni içine yorum katmadan sırayla paylaşacağım ve yorumu size bırakacağım.

İşte Cem Yılmaz’ı kızdıran ilk haber:

“Bodrum Antik Tiyatro’da MFÖ konserini dinlemeye sevgilisi Defne Samyeli’yle giden Cem Yılmaz’ın tavrı hayranlarını hayal kırıklığına uğrattı. Fotoğraf çektirmek isteyen sevenlerini reddeden Cem Yılmaz, sevenleriyle arasına etten duvar ördürdü.”

Yılmaz, bu habere şöyle karşılık verdi:

“Çok tuhaf. Konsere gittik, dün çok güzeldi. Önümüzde görevliler, ‘Lütfen oturun konser başlayacak. Yapmayın, buraya toplanmayın’ diye görevlerini yapmaya çalışıyorlardı. Yarın, ‘Etten duvar ördürdü, korumaları dehşet saçtı’ yazacaklar dedim ve hiç şaşırtmadılar.”

İletişim uzmanı Prof. Dr. Ali Atıf Bir, Cem Yılmaz’ın bu twitine şu yorumları yazdı:

“Madem ne yazılıp çizileceğini tahmin edebiliyorsun, niye aynı şekilde davranmaya devam ediyorsun. Çelişkili bir durum değil mi?”

“Korumaların, mekanın koruması olması, sonucu ya da ‘tutmayacaksın’ fiilinin anlamını değiştirmiyor. Nokta.”

Yılmaz’ı kızdıran bir diğer haberse şu:  “Cem Yılmaz, 6 yılın ardından yeniden stand-up şovu için sahnelere dönüyor. Yılmaz’ın Londra’da sahneleyeceği yeni şovuna 18+ sınırı getirildi.”

Bu haber üzerine alkol ve sigara karşıtlığıyla tanınan ve de Cem Yılmaz hakkında birçok kez suç duyurusunda bulunan Prof. Dr. Orhan Kural, “İngiltere bu kişinin gençlik için nasıl tehlikeli olduğunu bizden önce anladı, bravo. Yıllardır anlatmaya çalışıyorum” diye yazınca Bir’e yanıt vermeyen sanatçı, ona kayıtsız kalmadı:

“Orhan Kural bey, sizi, sizin yönteminizle taciz etmek istemiyorum, ama benimle ilgili bir terapi görmenizin zamanı geldiğini düşünüyorum.”

Yılmaz’ın son yazdıkları da şunlardı:

“Bir küçük konu da şu: Bir haftadır evin karşısındaki tepede teleobjektifle evi gözetliyorlar. Bunlar normal mi? Ben yine de normal bir insan olarak sorayım da, belki benim kafada bir iki makul insana haber vermiş olurum.

Velhasıl yine bir nefret ettirme çalışması var gibi. Bence boşa bir uğraş, ama siz bilirsiniz.”

KORTLARIN YENİ SHARAPOVA’SI!

20 yaşındaki Beyaz Rus tenisçi Aryna Sabalenka’nın profesyonel yaşamında ilk kez şampiyon olduğu Connecticut Open Tenis Turnuvası’ndaki final maçını izledim.

Finalde Carla Suarez Navarro’yu yenip, şampiyonluğu kazanan Sabalenka, kortların yeni Maria Sharapova’sı olacak gibi.

Sabalenka’yı Sharapova’ya benzetmemin sebebi fiziği değil, topa her vuruşta onun gibi bağırması…

Sharapova, “Hıhhh” diyerek inletiyordu kortları, Sabalenka ise “Viavvv… Vuavv” diye bağırıyor topa her vuruşunda.

GÜNÜN SÖZÜ

Sadece kendini beğenmiş insanlar her soruya bir cevap ve öğütle karşılık verir. (Bukowski)

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERCEM YILMAZ