Şoförün şikayetiyle hakkında “tehdit” ve “hakaret” suçundan soruşturma açılan Burak Yılmaz o soruşturmadan takipsizlik kararı aldı.
Verilen kararda Burak Yılmaz’ın otobüsün içine girdiğinde hamlesinin olmadığı, sadece içeri girmesinin de tehdit suçunu oluşturmadığına vurgu yapıldı.
Şoför Orhan Çimen İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na verdiği şikayet dilekçesinde, Nişantaşı’nda durağa yanaşmak istediğini ancak Burak Yılmaz’ın park halinde olan aracın yanında durduğu için giremediğini belirtti. Bunun üzerine aracın yanında olan Burak Yılmaz’ı uyarınca tartışma çıktığını, Yılmaz’ın otobüsün kapısına hızlı bir şekilde vurarak içeri girdiğini kendisini tehdit edip hakaret ettiğini iddia etti.
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Burak Yılmaz’ın ise, park halindeki aracının yanında durduğunu, otobüsün yanından hızla geçtiği ve aynasının kendisine çarpmak üzere olduğu için tepki gösterdiğini söylediği öğrenildi. Şoförün ise kendisine, “Sen artist misin lan” diyerek bağırdığını ve elindeki sopayla darp etmeye çalıştığını da söyleyen Yılmaz’ın suçlamaları kabul etmediği de öğrenildi.
Olay anında otobüste yolcu olan ve Burak Yılmaz’ın otobüse binmesini engellemeye çalışan A.G ise tanık olarak verdiği ifadede tarafların birbirini tehdit ettiğini ya da küfür ettiklerini duymadığını söyledi.
Alınan ifadelerin ardından soruşturmayı tamamlayan savcılık, Burak Yılmaz hakkında takipsizlik kararı verdi. Verilen takipsizlik kararında Burak Yılmaz’ın şoför Orhan Çimen’i tehdit ettiğine ya da hakaret ettiğine dair somut delil olmadığı, dinlenen tanığın da küfür ya da hakaret duymaması ve güvenlik kameralarına yansıyan bir delil de olmaması gerekçe olarak gösterildi. Ayrıca Burak Yılmaz’ın otobüs içerisine girmesiyle herhangi bir hamlesinin bulunmadığı gibi içeri girmesinin tehdit suçunu oluşturmadığı belirtilerek Kavuşturmaya Yer Olmadığına karar verildiği anlatıldı.
