UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

FİNAL YAPMASI BEKLENEN "VATANIM SENSİN"LE İLGİLİ SÜRPRİZ KARAR!

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

FİNAL YAPMASI BEKLENEN "VATANIM SENSİN"LE İLGİLİ SÜRPRİZ KARAR!

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

‘YEMEKTEYİZ’ VE YEMEK FOBİSİ

'Yemekteyiz'in son bölümünde yarışmacılardan Sibel Hanım, kendisini şöyle tanıttı: “Ses sanatçısıyım. Dışarıda yemek yemediğim için, buraya katıldım.” Önüne gelen tabağa bakan, ucuna değerken çekinen, bir görüntüsü vardı.

‘Aslında doktora gitmeli’

Bu durumdan hayli tedirgin olan programın sunucusu Onur Büyüktopçu, şöyle konuştu: “Sibel Hanım’ın durumunu algılayamadım. Dışarıda hiçbir şey yemiyor, ‘Yemekteyiz’e katılıyor. Bu huyunu atmak için sebebi var. Ben ne yapacağımı şaşırdım. İnşallah yardımcı oluruz da, bu olaydan kurtulur.

Çok zor bir şey. Onun doktorla ciddi bir terapi alması lazım.”

Ablasında çay bile içmiyor!

Sibel Hanım, bu vesileyle ilk defa hayatında evinin dışında bir mekanda ağzına lokma koymuş. Ablasına ziyarete gittiğinde bile çay içmiyormuş.

Valla benim de bir şimşek fobim var evde, ne hale geldiğimi bir ben bilirim!

FUTBOLU HATIRLADI

CNN Türk’te bir futbol programı başladı ‘Gündem Spor’... Cem Yılmaz ile Uğur Meleke sunuyor.

CNN Türk’ün kanal algısı, sporla mesafeli... Kısa futbol haberleri dışında, ciddi bir programı yok. Şimdi, ilk açılışı yaptı. Uğur Meleke, futbol yorumcuları arasında ‘ciddi yorum yapan’ ender isimlerden biri... Birikimiyle ufuk açan, ekranda her daim yeri hazır olanlardan... Bir de öyle pazarlama işi filan yapmaz. Cem Yılmaz da bu sektörün bilinen isimlerinden... Bir maçın öncesinde, sahada neler olabileceğini öğreneceğiniz bir adres... Sıkıntı şurada, kanal futbola mesafeli oldu, izleyicinin alışması epey bir zaman alır.

Demirkol düşünülmez mi?

Kanal hazır futbola kapılarını açmışken, “Acaba Mehmet Demirkol da düşünülmez mi?” dedim. Eh Fuat Akdağ da Hürriyet’e geçti hazır... Aklıma geldi, yazayım istedim.

 

MESUT YAR-POSTA

‘Plastip Show’ zamanı

Siyaset kazanı kaynıyor. Hem haber kanallarında hem de bültenlerde bu anlamda çok sert aksiyonlar izliyoruz. Türkiye’de siyasetin doğası bir hayli yırtıcı. İşin kötüsü bu tribünleri de etkiliyor. Çok uzak olmayan bir geçmişte siyasetin magazini yapılıp toplumun gazı alınırdı.

Hatırlayanlar “Plastip Show”un harikalar yarattığını unutmamışlardır. Bu basit arşiv bilgisinden hareketle benzer bir programa en çok bugünlerde ihtiyacımız olduğunu düşünmüyor musunuz? Ben düşünüyorum ve soruyorum: “Acaba çok mu cüretkarım ?”...

Ustalar izliyor...

Ayşe Kökçü. Onu hepimiz efsane dizi “Bizimkiler”den tanırız. Oyunculukta 42’nci yılını doldurmuş. Ustaların seçkisi benim için çok önemli. Bir de ego patlaması yaşamadan meslekteki gelişmeleri yakından takip ediyorsa...

Ayşe ablaya hangi dizileri izlediğini sordum. Yanıtı çok samimiydi: “Hepsi!”. Elbet bir seçim yapmasını isteyemezdim ama ağzımdan da bir anda “Hangi oyuncuları beğeniyorsun?” sorusu çıktı. “Siyah Beyaz Aşk” (Kanal D) dizisinden İbrahim Çelikkol sıralamada ilk yeri aldı.

Peki bir aktrist var mıydı? Vardı. O da “Ufak Tefek Cinayetler”in (Star TV) dörtlüsü olarak listede kendine yer buldu. Ama ille de Gökçe Bahadır dedi...

Ha bu bilgiyi niye paylaştım? Şu dizi kaosu içinde “bizi kimler izliyor” diye merak eden oyuncular varsa ustaların gözü hepsinin üstünde. Net!

CNN TÜRK DE TOPA GİRDİ

Uğur Meleke ve Cem Yılmaz, CNN TÜRK’te “Gündem Spor” isimli yeni bir programa başladı. Tam da futboldaki tribün kaosu gündemdeyken aklı başında yorumlara ihtiyacımız vardı. Elbette ilk programın günahı olmaz ama benim ekranda gördüğüm ikili ne medyada ne de sosyal medyada göremediğimiz kadar sakin ve akildi.

Haber kanalları takdir edersiniz ki bütüne giden parçaların hepsini yayınlamak zorunda. Hele ki futbol gibi haberin kaynağını üreten bir endüstriye kilitlenmişken... “Gündem Spor” bana göre CNN TÜRK ekranında çoktandır dikkatimi çeken bir boşluğu doldurdu. Artık tablo tamamdır.

MÜJDELER OLSUN

“Vatanım Sensin” (Kanal D) erken final yapacak diye biliniyordu ancak dizinin ana karakterlerinden birinin verdiği bilgiye göre dört bölüm daha yoldaymış...

Bu da demektir ki zirveye giden hikayede daha anlatacak bir şeyler var. Erken finaller bir televizyon eleştirmeni olarak canımı çok acıtır. Zirvede bırakmak ise deyim yerindeyse mükemmeldir. O mükemmeli Haziran’ın ilk haftası izleyeceğiz. Müjdeler olsun!

Çukur'a nazar mı değdi?

Açıkçası “Çukur” (Show TV) bu sezonun kafa işlerinden biri oldu ama son üç haftadır dizide bir reyting kaybı var. En büyük rakibi olan Star’ın “Söz” isimli dizisi toplam izleyici de “Çukur”u geride bırakıyor. Ben kendi adıma ortaya çıkan işten endüstriyel olarak memnunum ama belli ki izleyici “arkadaş, lafı çok da dolandırmayın” görüşünde. İki haneli rakamlardan tek haneli reytinge düşen “Çukur” için fikrim odur ki en az üç sezonluk malzemeye sahip.

Bu laf dolandırma işi acaba bu serveti sezonlara yayma kaygısından mı? Varsa öyle bir kaygı “Çukur”u üretenler bir an önce kafayı boşaltmalı!

Ahmet Çakar'ın da sıfatı varmış...

“Beyaz Futbol” (Beyaz TV) takdir ve teslim edersiniz ki görüntüsüz spor yorumculuğunun illüzyonistleriyle dolu. Çoktandır merak ettiğim bir soru vardı. Ahmet Çakar’ın kendisine yapıştırdığı “sıvacı” lakabıyla baş etmek zorunda kalan Ertem Şener’in program partnerlerine yönelik koyduğu sıfatlar var mıydı?

Bu sorunun yanıtı Ertem’den açık bir itiraf olarak geldi. Ertem’e göre Ahmet Çakar bir “geri vites”ti. Peki ya Sinan Engin? Ertem onun için de “Dünya yanarsa Sinan Engin’e koşun o söndürür” dedi. Haklı olarak “Orta yolcu diyebilir miyiz?” diye sordum. “Hayır” dedi ve ekledi, “Onun sayesinde lakaplar arası adaleti sağlıyoruz”. Anladım ki futbolda olduğu gibi futbol yorumculuğunda da lakapsız olmuyor.

Lakap demişken mevcut futbolcuların lakapları niye yok ya da nerelere gitti?

 

MEVLÜT TEZEL-SABAH

CHP’li vekil hesapları karıştırdı

 TBMM Başkanı İsmail Kahraman, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Meclis'te resepsiyon düzenledi.

Resepsiyona, CHP İstanbul Milletvekili Gülay Yedekci de katıldı. Konukları kapıda karşılayan İsmail Kahraman'a, CHP'li vekil Yedekci elini uzatmadı.

Daha sonra Yedekci, sosyal medya hesabından kendisiyle ilgili yapılan habere övgü içeren bir mesaj attı.

Mesajda, 'Sayın vekilimiz Gülay Yedekci'yi tebrik ediyorum.

Kadın gibi kadın.

Helal olsun sana' yazılıydı.

Kendini överken yakalanan Yedekci, 'Twitter hesabımız kısa süreli hacklenmiştir' diye yazdı.

Aslında Gülay Hanım'ın soyadı 'Yedekci', her şeyi özetliyor! Acaba kaç tane yedek Twitter adresi var?

Gülay Hanım, 'hacklendi' hikayesine artık kimse inanmıyor;

'Birkaç Twitter adresim var, farklı adreslerden kendimi övüyorum ama bu sefer hesapları karıştırdım' deseniz daha iyi olur.

Gülay Hanım gibi yapan başka politikacı ve ünlüler de var.

İnsanların kendi kendilerine hayran hesapları açmaları ve bu hesaplardan kendilerine iltifatlarda bulunmaları moda oldu. Ama Gülay Hanım, sahtecilikte çığır açtı.

Sanki her şeyi önceden planlamış gibi. Önce Kahraman'ın elini sıkmıyor, sonra da kendi kendine eylemini övüyor.

Pes doğrusu!

Hopkins ‘error’ verdi

80 yaşındaki usta oyuncu Anthony Hopkins'in, Twitter sayfasından 'İşin olduğunda ve oyun yokken olan şey bu' notuyla paylaştığı video tıklanma rekoru kırdı. Videoda Hopkins garip yüz mimikleri eşliğinde olduğu yerde ileri geri sallanıyordu ve çekim esnasında kamera da devamlı sallanıyordu. Hopkins'i, sosyal medyayı yeni keşfetmiş dedelere benzetenler oldu. Videoya en çok gelen yorum, 'Delirdi herhalde' oldu. 'Kuzuların Sessizliği'ndeki 'Hannibal Lecter', bu videoyu görse sinirinden Hopkins'i yerdi herhalde. Bence Hopkins çok çalışmaktan bunalmış, kısa süreliğine 'error' (hata) vermiş olabilir. Hopkins 80 yaşında, hâlâ yılda üç-dört filmde, dizilerde oynuyor. Bizde ise Hopkins'den daha genç Yeşilçam efsaneleri evde dizi izliyorlar. Elbette bunda Yeşilçam yıldızlarının kişisel tercihlerinin de etkisi var ama genelde bizim dizi ve sinema sektöründe yapımcılar, usta oyuncuları değerlendirmeyi bilmiyor ya da tercih etmiyor. Hollywood'da ise efsaneler, sağlıkları elverdiği sürece, ölene kadar oynamaya devam ediyorlar.

‘Çıkın ve eğlenin’

Hıncal Abi'nin (Uluç) dünkü yazısı, Türkiye'de futbolun neden keyif vermediğinin özetiydi adeta. Hıncal Abi, şöyle yazmış: "Ben Galatasaraylıyım.

Açık söylüyorum; umurumda değil Galatasaray'ın şampiyonluğu. Ben ekran başına 'futbol izlemek' için oturuyorum. Manchester United denen 20'nci yüzyıl mucizesini yaratan adam Matt Busby... İşte o dünya çapında hoca; soyunma odasında tahtaya taktiği çizer, anlatır ve sonra tünelin ağzında durur ve takıma her maç aynı son sözleri söylerdi: 'Dışarıda binlerce insan var. Onlar buraya eğlenmek için geldiler. Siz çıkıp eğlenirseniz, onlar da eğlenirler!' Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük futbol adamlarından birinin futbolcularından maç öncesi son isteğine bakar mısınız? 'Çıkın ve eğlenin!' Ben artık eğlenmiyorum.

Çünkü artık İmparator Fatih Terim bile sahaya 'oyun' takımı çıkarmıyor... Zerre zevk, zerre tat vermiyor." Örneğin benim 10 yaşındaki oğlum, Fenerbahçeli ama tuttuğu takımının maçlarını izleyemiyor, canı sıkılıyor. Premier Lig maçlarını ise kaçırmıyor.

Çocukların çoğunda benzer durum var. Taraftarlık duygusu olmasa bu berbat futbolu izlemeye kimse para vermez. Belki de taraftarların geneli Hıncal Abi gibi 'Ben ekran başına futbol izlemek için oturuyorum' demedikleri için futbol bizde sıkıcı. Maçlar artık sonuçları, hakem hataları ve çıkan kavgalar için izleniyor.

Futbol Federasyonu ve yayıncı kuruluş Digiturk, güzel futbolu teşvik edecek önlemler almalı.

MGD ödülleri 8 Mayıs’ta

Magazin Gazetecileri Derneği'nin (MGD) bu yıl 23'üncüsünü düzenleyeceği Altın Objektif Ödülleri Töreni için geri sayım başladı.

8 Mayıs'ta CVK Park Bosphorus İstanbul Hotel'de yapılacak törende yine müzik, tiyatro, sinema, dizi ve TV sektöründen en iyiler ödüllendirilecek.

MGD her sene şov dünyasının en görkemli törenine imza atıyor, neredeyse tüm ünlüler törene katılıyor.

MGD'de bizim GÜNAYDIN'ın yazı işleri müdürü Yusuf İzel ile deneyimli muhabir Ömer Karahan da yönetici. Onlarla konuştum biraz. Bu yıl törenin daha renkli geçeceğini, bazı sanatçıların törende görev alacağını, bazı oyuncuların törene özel skeçler hazırladığını öğrendim. Bizleri yine çok konuşulacak bir ödül töreni bekliyor galiba.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERköşe yazarları