UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

KÖŞE YAZARLARINDAN SEÇMELER! VEDA EDEN DİZİLER VE YÜKSELENLER!..

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

KÖŞE YAZARLARINDAN SEÇMELER! VEDA EDEN DİZİLER VE YÜKSELENLER!..

MESUT YAR –POSTA

TELEVİZYON OLMADAN ASLA

Birkaç günlüğüne ortamlardan uzaklaştık. Biraz da, “Televizyonun olmadığı bir coğrafya bulur muyuz acaba?” diyerek kafa dinlemek için...

İnsanlar tanıdık. Konuştuk. Gülüştük. Ama söz bir şekilde hep malum kutuya geldi. Televizyoncu olduğumu duyan açtı ağzını...

Son olarak kendimi 75 yaşında bir Çek ablamızla girdiğimiz sohbette “Binbir Gece”nin Şehrazat’ını, “Muhteşem Yüzyıl”ın Süleyman’ını ve “Adını Feriha Koydum”da Feriha’nın ne anlama geldiğini anlatırken hatırlıyorum...

Kadıncağız Türkçe’yi anlamakta da hiç zorluk çekmiyordu. “Dilimizi nereden biliyorsun?” diye sordum. “Sizin dizilerden öğrendim” dedi. O altını hep çizdiğimiz kültür ihracının ne olduğunu o an bir kez daha anladım...

“Dizilerimize bakıp da bizi yanlış anlamasa bari” diye içimden geçirdim. Tersine büyülenmişti. Hay Allah!

İKİ VEDA

Buralarda yokken internetten “Mehmed Bir Cihan Fatihi” ve “Vatanım Sensin” (Kanal D) isimli dizilerin sona erdiğini okudum...

İlki hemen bu hafta, ikincisi Mayıs ayının ilk haftası deniyordu. Keşke hiç bitmeselerdi. Mesela “Mehmed Bir Cihan Fatihi”. Şu gel geç dizi cayırtısı içinde farklı bir işti...

Maliyet ve reyting çıtası çok yukarılara konunca kendini anlatacak vakti daraldı. Hâl böyle olunca da dizi kimi zaman yavaş kimi zaman da fazla hızlı aktı. Rölantiye kavuşamadan da son buldu. Hakkı bu değildi!

“Vatanım Sensin” ise müstesna bir iş olarak hep hatırımda kalacak. İki sezonluk bir dizi olarak değil! Üzüldüm...

BU KEZ TERSİ OLDU

“İnsanlık Suçu” (Kanal D) yayınlanan son bölümünde çok alışık olmadığımız bir şey yaptı. Vitesi yükseltebilen ender işlerden biri olarak yaza uzanacak diziler potasına girdi...

Malum şu sıralarda bir dizi hangi reyting aralığında başlarsa daha da kötüye giderek birkaç bölümlük ömrünü tamamlıyor. Bu kez tersi oldu...

Geçtiğimiz cumartesi “Fazilet Hanım ve Kızları” (Star TV) yoktu. Oradan izleyici topladı. Biraz “Kalk Gidelim” (TRT 1) dizisinden müşteri aldı. Bir parça da elinde kumanda gezinen izleyiciye “dur bakayım ne oluyor o hatta?” dedirtti...

Üstelik bu sonucu reklam kuşaklarını kısmadan, kesintisiz dizi yayınlamadan aldı. Çok sık rastladığımız bir şey değil. O yüzden aldığı sonuçları görünce heyecan yaptım. Helal!

SAHİ OLUR MU?

Star TV önümüzdeki süreçte ağırlıklı olarak “içerik” üretecek diye duydum. Yani malum ortamlardaki dizi kasırgasının önünü program üreterek kesmeye çalışacak...

Herkesin sıkıntısı aynı. Bu kadar dizi içinde bir tercih yapabilmek çok zor. Herkes her diziyi aynı logodan da izlemiyor...

Yarışmaların, realiti programlarının, eğlence kuşaklarının “prime time” denilen zengin izlenme saatlerinde tekrar parladığını düşünsenize. “Yerli dizi yersiz fazla” diye hayıflanacak bir izleyici topluluğunun giderek kalabalıklaştığını hayal etsenize...

Hakikaten insana rüya gibi geliyor. Gençler gündelik dilde ne diyordu; “Ay hadi inşallah”...

Bu arada kanalın yaz ayları için bulduğu yetenek yarışması formatında jüri üyeliği için Nurgül Yeşilçay isminde karar kılınmış. Doğruysa akıllardan ilk geçen isim Gonca Vuslateri neden toptan çıktı acaba?

KEŞKE BİRİNE ODAKLANILSA

“Yasak Elma” (FOX) dizisinde Yıldız, Ender ve Halit üçlüsü arasında geçen kısım müthiş bir tempoda giderken, maalesef sıra Zeynep ve Alihan’a gelince tempoda istemsiz bir frene basma hali var...

Bir dizide birden fazla ilişkiyi anlatmak hiç kolay değil. Bu ilişkilerde aynı hızı yakalamak da öyle. Keşke en azından birine odaklanılsa da diğeri izleyicinin ayağına dolanmasa. Neyse, belki zamanla düzelir!

 

ALİ EYÜBOĞLU – MİLLİYET

DEMET ŞENER’İN MANİDAR ŞARKISI

Hafta sonunu Atlas ile Camp Columbia’nın İpek Yolu yürüyüşünde geçireceğim, iki ay önceden belliydi.

Magazin Gazetecileri Derneği (MGD) Başkanı Okan Sarıkaya arayıp, geride kalan hafta sonu için Göcek’e davet etti beni. İki ay öncesinden Atlas ile Camp Columbia’nın 21-22 Nisan’da gerçekleştireceği Likya Yolu yürüyüşüne sözüm vardı. Mazeretimi bildirince Sarıkaya, “Fethiye ile Göcek arası bir saat bile değil. Gece-gündüz demeden görev yapan magazincilerle mesleğin duayenlerini buluşturup, sinerji yaratmak istiyoruz. Sen de gel” diye ısrar etti. 

Fırsat olunca, birkaç saatliğine gelmeye çalışacağımı söyledim. Likya Yolu’ndaki ilk trekking maceramızın ardından Aksazlar’daki kamp alanına geçtik. Akşam yemeğinden sonra, “Birkaç saatliğine Göcek’e gidip geleceğim” deyip, ayrıldım Atlas ekibinden.   

45 dakika sonra Göcek’teydim. Gittiğimde, ‘Yaza Merhaba Partisi’ yeni başlamıştı. MGD’nin davetlisi olarak İstanbul’dan gelen Yeşim Salkım, Aylin Coşkun, Burcu Güneş, Zeynep Mansur, Demet Şener, Elif Ece Uzun ve Aslıhan Güner’le 42’nci yaşını kutlayan eşi Mert Kılıç, partinin tadını çıkarıyordu.

Gecenin DJ’liğini yapan gazeteci Oben Budak’ın çaldığı müzikler eşliğinde, şarkıcılar beraber ve solo konserlere  başladı. Gecenin en manidar şarkısı Zeynep Mansur’dan geldi. Çünkü Mansur, ‘Gel Günaha Girelim’ şarkısını, aldatma gerekçesiyle İbrahim Kutluay’dan boşanan Demet Şener’le söyledi.

DİZİ SEKTÖRÜNDE İSPANYA FARKI!

Türkiye’de yapımcılar, dizileri hâlâ deneme-yanılma yöntemiyle çekerken, ‘Narcos’ ve ‘La Casa de Papel’le dünyayı sallayan İspanyollar ne yapıyor?

Soruya cevap bulmak için İspanya’ya gitmedim... Bu konuda yapılmış akademik bir çalışmaya da rastlamadım. Yaptığım tek şey, ‘La Casa De Papel’in Profesör’ü Alvaro Morte’nin söyleşisini okumaktı.

Oyuncu, polis dergisi 221B’ye verdiği söyleşide, rolü için nasıl seçildiğini açıkladı:

“Beni tercih edenler, cast direktörleri Eva Leira ve Yolanda Serrano’ydu. İki aydan fazla süre denendim. Bu rol için sıkı bir rekabet vardı. Bana verdiklerini söylemek için aradıklarında inanamadım.”

Dizide, rol gereği planladığı soygunu gerçekleştirmek amacıyla seçtiklerini kampa alıp, beş ay eğiten Profesör rolünü vermek için Alvaro Morte’yi iki ay deneyenler kim?

Dikkat ederseniz, yapımcı veya kanal yönetimi değil, cast direktörleri… Çünkü onların işi bu ve sonuç ortada…

PEKİ BİZDE DURUM NE?

Dünyaya en çok dizi ihraç eden bir ülkeyiz.

Bu yönüyle yapımcıları kutlarken, şu gerçeği de dile getirmek şart.

Bugün büyük umutlar ve paralarla çekilen yapımların çoğu ekranlarda değil, dizi mezarlığında kendine yer buluyor!

AVŞAR’IN ‘SELFİ’Sİ VE ÖZGÜVENİ

Türkiye güzeli seçilip, tacının alınmasından sonra aşkları, evliliği, anneliği ve boşanması gibi her şeyini ezbere bildiğimiz Hülya Avşar’ın hayatını anlattığı ‘Selfi’ filmi 27 Nisan’da vizyona girecek.

O nedenle şu sıralar birçok insanın kafasındaki soru aynı:

“Hülya Avşar’ın kendi yazıp, kendi oynadığı ve hayatını anlattığı filmi kim, niye izlesin?”

Avşar, YouTube’da yayınladığı videoyla, bu ve benzeri sorulara yanıt verdi.

“Bu filmi niye çektin?” sorusuna, “Kendimi halka açıyorum” diye cevaplayan Avşar,  ‘Selfie’ iş yapsa da yapmasa da devamını çekeceğini söyledi.

Filmden iki yıl önce çok konuşulan afişini yaptığını anlatan sanatçının söylediklerinin tümü, kendine olan özgüvenin göstergesi…

35 yıldır eylem ve söylemleriyle gündemde kalmayı başaran Avşar, kendini anlattığı filmiyle yine farkını ortaya koyup koymadığını ‘Selfi’ vizyona çıkınca göreceğiz.

GÜNÜN SÖZÜ

Mutlu insanlar; her şeyin en iyisine sahip olanlar değil, sahip olduklarını kaybetmeyecek kadar çok sevendir. (Bukowski) 

SİNA KOLOĞLU – MİLLİYET

PAZAR GECESİ DİZİ HALLER

'Tehlikeli Karım'ın ne yapmak istediğini anlamak istiyorum. Kara mizah var gibi ama bir türlü yakalayamıyorum. Oyuncu seçiminden mi kaynaklanıyor? İlk bölümlerde ‘Gonca Vuslateri ne yapacak?’ diye merak ediyordum. Mustafa Üstündağ’ın o bakışları mı acaba beni korkuttu da kaçtım, bilemedim.

ŞEVKET HOCA DÖNER Mİ?

Dönüp dönüp izliyorum, gözüm hâlâ, ‘Avrupa Yakası’nda... ‘Yalan Dünya’ bile daha kıvamdaydı. ‘Jet Sosyete’yi izliyorum, bir bölüm geçiyor, yine bakıyorum. Hatta ‘komedi fakiri’ ekranın içinde, ‘nadide çiçek’ muamelesi yapmak istiyorum, yani o derece ön yargılı bir seyretme halindeyim ama yine de olmuyor. Mesela bir uzaya yolculuk imtihan sahnesi vardı. Espriler uzadı, havaya fırladı ve semada kaybolup gitti. Çağlar Çorumlu ‘Eşofmanlı Şevket Hoca’ günlerini arıyordur diye düşünüyorum. Gülse Birsel imzalı dizi, AB grubunda götürüyor işi... Total izleyici, beklenen oranda görünmüyor. Biliyorum, komedi de öyle kolay bir iş değil.

SANSASYON BURAYA KADAR MI?

‘Çocuklar Duymasın’, “Tabular yıkılıyor” dedi, aile düzeni bozuldu ve çakma Havuç geldi. (Bu arada Aslı bir tık ötede ‘Aslan Ailem’de oynuyor, bu da garip oluyor!) Dizi, ilgiyi çekti, magazin haberi olarak iyi iş yaptı... Sonra? Bildiğimiz haline döndü. Ama tansiyon yüksek geldi. Ne olur? Bu sene final yapar diyorum. Biz, eski bölümleri izlemeye devam ederiz.

‘SAVAŞÇI’ RUTİNDE

‘Savaşçı’nın izlenme oranları tatminkâr... Rutine bağlandı ve öyle gidiyor. ‘Ne kadar izlenirse, o kadar gider’ diye bakacaklar ya da tadında bırakacaklar.

EV AHALİSİ SEVİYORDU

“İlk haliyle, son hali arasında dağlar kadar fark var” diyor ev ahalisi ‘Cennetin Gözyaşları’ için... Merak uyandıran, çetrefilli ilişkiler haliyle bizim ev ahalisinin ilgisini çekmişti. Sonra? Her uzun diziyi, hasta edip yatağa düşüren mikrop, oraya da sirayet etti. Ateş yüksek, yatıyor dizi... Bu sezon final yapar diyorum.

ÖZEL TELEVİZYONDA OLSA GİTMİŞTİ

‘Aslan Ailem’, izlenme oranıyla özel televizyonda olsa çoktan gitmişti. ‘Haksızlık mı ediliyor?’ diye defalarca kapıyı çaldım, misafir oldum ve sohbetlerini dinledim.

TRT 1’in komedileri, ‘hem ailenin sıcak ortamı olacak, hem güldürecek’ mesajından hareket ediyor. Ortamlar sıcak ve samimi de, espride sıkıntı mevcut...

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERKÖŞE YAZARLARI