UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

MESUT YAR YAZDI: "MİLYONLUK RESİM, YAYINDAN KALKTI MI?.."

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değindiler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

MESUT YAR YAZDI: "MİLYONLUK RESİM, YAYINDAN KALKTI MI?.."

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

Erdal Bey’in hikayesi

TV8’de Serap Paköz’ün sunduğu ‘Gerçeğin Peşinde’ programında Erdal Bey, evli fakat imam nikahlı bir eşi daha var. Arada, çocuk aldırdığı bir hanım olduğundan da bahsediliyor. Muhterem Hanım onun ikinci eşi, kanser hastalığı geçirmiş ve eşinden ilgi görmemiş. İmam nikahlı eşi ise, Meltem Hanım ve canlı yayına bağlanıyor. Son olarak devreye giren kişi ise, nikahlı eşin annesi...

İmam nikahlı eş telefonda

Paköz, “Erdal Bey’in hayatında olan Meltem Hanım yayında” dedi ve ona “İçiniz rahat mı?” diye sordu. Meltem Hanım, “Her insanın bir rolü vardır, rolümü oynadım burada. Belki Erdal Bey bana da aynısını yapar. Kuşun güvendiği dal değil, kanatlarıdır. Ayrılma sebepleri kesinlikle ben değilim” dedi. Muhterem Hanım, “Sensin canım sensin” diyerek bağırdı ve “Ay canım benim ajitasyon yapma. İki yıldır çıkmadığın kanal kalmadı. Güzelim yanıma gel, senin kocanın mesajları bende aşkım” diye konuştu. Paköz araya girdi ve “İki kadının savaşı değil bu” dedi. Daha sonra Meltem Hanım’a da, “Bir film bittiği zaman, aklımızda hep iyi karakterler kalır. Kötüleri hep kötü hatırlarız. Siz bu oyunda, herkesin gözünde kötü roldesiniz” diyerek, dizideki karakteri belirledi.

Evli adamla gayriahlaki haller

Muhterem Hanım araya girdi ve “Ben hâlâ nikahlıyım” dedi. Paköz, “Hâlâ nikahlı bir karısı var. Evli bir adamla beraberlik sürdürdüğünüz için, gayriahlaki bir durum var. Geride üç tane çocuk var. Siz de bir annesiniz. Beraber olduğunuz adamın o çocukları mağdur etmemesi için sizin devreye girmeniz gerekirken, hiçbir şey yokmuş gibi yaşıyorsunuz” dedi. Meltem Hanım, “Herkes alnında yazanı yaşar. Kader, Serap Hanım” cevabını verdi. Meltem Hanım, “Ben ona (Muhterem Hanım’a) ben senin nikahlı olduğunu bilmiyordum, özür dilerim dedim. Erdal’ın ayağına kapandım. Bir ihtimal varsa, git dedim” diyerek sözlerine devam etti. Muhterem Hanım ise, “Ahh ah” diyerek alaycı bir şekilde gülümsedi.

Sürpriz bölüm finali

Paköz, reklam sonrasında girişi, “Artık Erdal Bey çocuklarına bakıyor ve nafakalarını ödüyor. Ne zaman duyabilirim bu sözü?” diyerek yaptı. Erdal Bey’den, “Çok yakında tek tek makbuzları göndereceğim size” cevabı geldi. Yayına, sürpriz bir telefon bağlandı. Erdal Bey’in imam nikahlı eşinin annesi, “Erdal Bey çok yalan söylüyor, hain birisi” dedi. Stüdyoda alkış, kıyamet... Paköz, “Sizin müstakbel kayınvalideniz oluyor. Siz yalancı olmadığınızı nasıl kanıtlayacaksınız? Verdiğiniz sözü tutacak mısınız?” diye sordu ve noktayı “Yarın TV8 ekranında buluşmak dileğiyle” diyerek koydu. Daha ne olsun?

 

MESUT YAR-POSTA

‘Milyonluk Resim’ yayından kalktı mı?

 “Milyonluk Resim” (FOX) bir iki haftadır yayınlanmıyor. Okuyucu telaş etmiş. Soranlar çoğaldı. Yanıtı ilk ağızdan aldım... Yoğun dizi trafiğinde değerli bir iş olarak görülen yarışmayı “ezdirmemek” adına 1 aylık ara verilmiş... Selçuk Yöntem’in sunduğu yarışma 15 Nisan haftası sonrasında haftada iki bölüm olarak yayınlanacak. Yayına yaz boyunca da hiç ara verilmeyecek... Bu arada çekimler de aralıksız devam ediyor, bilginize. Hayırlısı!

Neden sona erdi?

Okurumuz Mustafa İşeyarar geçtiğimiz hafta yayından kaldırılan “Bahtiyar Ölmez” (atv) isimli diziyi kastederek sormuş: “Severek ve ailecek izlediğimiz bir diziydi. Neden kalktı? Reyting olamaz çünkü kime sorsam ‘izliyorduk’ diyorlar.

Bu konuda bilgi verirseniz sevinirim...” Belli ki kanal temsilcileri yanıt vermiyor. O zaman ben çok net konuşayım. Açıklanan nedeni reytingdi. Demek ki kanala göre herkes izlemiyormuş. Net!

Cuma akşamlarında mucize olacak mı?

Kendi adıma artık “yeni dizi” haberi duymak istemiyorum. Ekranlar dizi bulamacı halini aldı. Ama yayın gününü bekleyen 10 küsur dizi var...

“Bir Mucize Olsun” da (FOX) bunlardan biri ve onun da yayın günü belli oldu. Haftaya bugün ekranda olacak. FOX, yaz için büyük umutlarla hazırlandığı “4N 1K”dan hemen önce bu son kozunu da ekrana sürüyor. Bu tarihten sonrasını hemen tüm kanallarda yaz dizisi olarak görebilirsiniz. Sezon da kış da neredeyse bitti yahu!

İçinde sakladığı komedyen çıktı

Öyle kopuk kopuk değil de baştan sona izleyince insan bir hayli eğleniyor. Çünkü “Popstar 2018” (Kanal D) deyim yerindeyse gerçek bir Bülent Ersoy Show...

Bülent Ersoy, sunucusundan yarışmacısına, jürisinden yönetmenine kadar hemen herkesi hipnotize ediyor. Bunu yaparken de sadece “sahnesine” sakladığı o komedyen içinden çıkıveriyor. Öfkesinde bile mizah var...

Neyse. Önceki akşam programda yaklaşık 60 küsur isme selam gönderildi. Bülent Hanım’ın ismini anımsayamadıkları otomatik olarak jüri ya da Osmantan Erkır tarafından tamamlandı...

Ustalara saygı kuşağı gibi bir program oldu. Bu tatta izlenince arşivlik bir iş ortaya çıktı. Her bölüm böyle mi olur, bilemem ama bu bölüm iyiydi!

En sıkı rakiplerim...

 İki ismi TV eleştirmeni olarak bir kenara koyarım. Birincisi Sinan Engin. Futbol yorumculuğunu bıraksa bu işten büyük ekmek yer...

Bırakın dizi isimlerini ve oyuncularını yakından izleyip ezbere saymayı, kimin hangi dizide ne kadar ömrü olduğunu bile öğrenip dostlarıyla paylaşıyor...

Bir de Bülent Ersoy var tabii. Önceki akşam “Popstar 2018”de (Kanal D) “Fazilet Hanım ve Kızları” (Star TV) dizisini “Hatice Hanım ve Kızları” yapsa da, “Jet Sosyete” dizisini Star TV yöneticisi Ömer Özgüner’i sevdiği için izlediğini söylese de, Rıza Kocaoğlu ile Aras Bulut İynemli’yi karıştırsa da belli oldu ki kendisi çok sağlam bir televizyon izleyicisi. O da bu işin ekmeğini yer. Hayırlısı!

Muğla’da organik oyuncu atölyesi

Muğla’da çekilen “Kalk Gidelim” (TRT 1) dizisi ister istemez bir oyuncu atölyesine dönmüş. Dizinin sağlam kadrosunu bir kenara bırakırsak, Muğlalı köylülerin neredeyse tamamı dizide ufak roller alıyor...

Ufuk Özkan’ın ilk İstanbul dışı işi olan dizide senarist Baykut Badem kendi topraklarını öylesine sağlam tasvir ediyor ki, Ufuk bile hem hikaye hem de oyuncu arkadaşları sayesinde Muğlalı olmuş artık...

Kabul etmek gerekir ki Türkiye’nin her bölgesi tematik diziler çıkarır oldu. “Kalk Gidelim” bu anlamda şimdilerde Ege’nin temsilcisi...

Ufuk’un, Mehtap Bayri’nin, Aslı Omağ’ın ve Erkan Sever’in anlattıklarını dinleyince, bir de üstüne diziyi izleyince; insanın Muğla’daki organik oyuncu atölyesine “Kalk Gidelim” diyesi geliyor...

 

MEVLÜT TEZEL-SABAH

Güneş paneli zorunlu olsun

9'uncu Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı'nın açılışında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak önemli açıklamalarda bulundu: "Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile 2033'e kadar toplamda 30.2 milyar dolarlık bir tasarruf miktarı ortaya çıkacak. Sokak aydınlatmalarıyla ilgili dönüşümü Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları modeliyle gerçekleştireceğiz. Türkiye'de şu an 7.5 milyon sokak aydınlatması var.

2023'e kadar belirlediğimiz hedef, yüzde 30'a varan bir dönüşüm gerçekleştirmek.

Bu dönüşümün yıllık tasarruf miktarı 180 milyon lira.

2023'e kadar 1.7 milyon konutun dönüşümüyle 1 milyar dolarlık tasarruf sağlanacak. Bu tasarruf, ısı yalıtımının 20 yıllık ömrünü dikkate aldığımızda 10 milyar dolara çıkıyor. Isı yalıtımı, ısınma faturasında yüzde 40'a kadar düşüş sağlıyor." Çağımız, yenilenebilir enerji çağı...

Dünyada güneşten, rüzgardan, deniz dalgalarından elektrik üretimi hızla artıyor. Akıllı yapılar sayesinde enerjide büyük tasarruf sağlanıyor.

Bakan Albayrak'ın bu konularda vizyon sahibi olması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapması, Türkiye adına büyük şans.

Umarım, konut dönüşümlerinde ve bundan sonra yapılacak yeni binalarda güneş paneli kullanımı zorunlu hale getirilir. Türkiye güneş enerjisinden faydalanmakta en uygun iklim şartlarına sahip ülkelerden birisi. Yazlık evlerde genelde sıcak su, güneş enerjisinden elde ediliyor. Güneş panellerinden elektrik elde etme alışkanlığımız ise çok düşük. Türkiye'de yeni yapılacak tüm binalarda güneş paneli kullanımı şartı getirilse ya da bu uygulama teşvik edilse, elektrik ve doğalgaza bağımlılığımız da düşebilir.

Müstakil evlerde küçük rüzgar türbini kullanımı da teşvik edilmeli. Örneğin; Almanya, elektrik ihtiyacının yüzde 85'ini yenilenebilir enerjiden sağlıyor. Bazen mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklık ve yoğun rüzgarın, rüzgar enerjisi santrallerini çok iyi çalıştırması sayesinde elektrik fiyatları sıfırın altına düşüyor. EPEX Spot verilerine göre; geçtiğimiz yıl Almanya'da 100'den fazla kez müşterilere enerji tüketmeleri için para ödendi. İşte yenilenebilir enerjinin böyle büyük kıyakları da var.

Ersan kahraman oldu!

?NBA'de Philadelphia 76ers'ın, New York Knicks'i 118-101 yendiği maça; Ersan İlyasova'nın Enes Kanter'i blokla yere sermesi damga vurdu. İlyasova, Kanter'le hiç ilgilenmedi ve pozisyonun tekrarını izlemek için tepedeki dev ekrana baktı. Normalde centilmenlik gereği yere düşenin yanına gidilir, hareket faul ise özür dilenir.

İlyasova; sessiz, sakin, centilmen bir oyuncu.

Demek ki, Kanter'in FETÖ'cü olmasından İlyasova da büyük rahatsızlık duymuş.

Kanter'in yere yıkılışı, sosyal medyada büyük ilgi uyandırdı. 'Ersan'dan FETÖ'cüye Osmanlı tokadı', 'Oğlum olursa adını Ersan İlyasova koyacağım', 'Adamlar her yerde nakavt oluyor' gibi yorumlar yapıldı.

S Sport, bir dahaki Philadelphia 76ers- New York Knicks maçını canlı yayınlar herhalde!

Berlin döneri daha iyi

 Konser için Berlin'e giden ve bir dönerciye giren Tarkan, buradan paylaştığı fotoğraflara "Berlin'e gelip de döner yememek olur mu?" notunu düştü. Tarkan haklı; Berlin ya da Avrupa'daki bazı ülkelerdeki gurbetçi döneri, Türkiye'deki dönerden birçok açıdan daha iyi. Gurbetçi dönerinin sunumu daha iyi, salata ve sos çeşitleri zengin. Berlin'de, Londra'da döner doyurucu, et daha fazla. Bizde ise et tadımlık konuyor.

Kullanılan malzemenin çeşidine ve etin gramına baktığınızda ise gurbetçi döneri daha ucuz. Avrupa'da gıda denetimi daha sıkı yapıldığı için gurbetçi döneri daha sağlık ve temiz. Avrupa'da genelde fabrikadan gelen döner kullanılıyor. Fabrikasyon dönerde etin lezzeti düşebilir ama bu açığı sos ve onlarca çeşit salatayla kapatıyorlar.

Türkiye'de de birçok mekanda fabrika döneri kullanılıyor.

Elbette iyi marine edilmiş, eti lezzetli, kaliteli yaprak döneri, gurbetçi dönerine tercih ederim ama iyi döner yiyeceğiniz mekanların sayısı az. İstanbul Beykoz'da Bayramoğlu Döner, Nuruosmaniye'de Şahin Usta, Kastamonu'nda İnebolu Dönercisi, Erzurum'da Hacı Baba gibi iyi döner yiyeceğiniz yerler var ama genele vurduğunuzda Türkiye'deki dönerin kalitesi düşük.

Yayıncılık dersi

Efsanevi tenisçi Martina Navratilova;

BBC'nin, Wimbledon Tenis Turnuvası'nda kendisi gibi yorumculuk yapan bir diğer eski şampiyon John McEnroe'ya ödediği ücreti öğrendiğinde şoke olduğunu söyledi. Navratilova, kendisine 15 bin sterlin verildiğini, McEnroe'nun ücretinin ise 150-200 bin sterlin arasında olduğunu belirtti.

BBC ise "İki yorumcunun kontratları farklı, Navratilova daha az yayına çıktı" diyor. Navratilova ise BBC'nin kendisine sözleşme aşamasında 'eşit maaş' sözü verdiğini söylüyor.

Aynı işi yapan kadınların, erkek meslektaşlarından daha az kazanması bir dünya sorunu.

Bu tartışmada asıl dikkat çekmek istediğim nokta ise; Navratilova'nın BBC'yi, BBC'de yayınlanan 'Panorama' programında eleştirmesi...

BBC, kendisini topa tutan Navratilova'nın açıklamalarını haber yapıp dünyaya servis etmiş iyi mi!

Özetle BBC, yayıncılık dersi verdi.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERköşe yazarları