UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

"DİZİLERDE ARANAN SERİ KATİL SONUNDA BULUNDU!"

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değindiler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

"DİZİLERDE ARANAN SERİ KATİL SONUNDA BULUNDU!"

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

MESAM’A KAYYUM VE KADERİN OYUNU

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Arif Sağ başkanlığındaki Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği’nin (MESAM), ‘Bizi denetleyin’ restini gördü. Bakanlık, ‘İdari ve mali işlemlerin denetlenmesi, bir önceki teftişte sunulan tekliflerin yerine getirilip getirilmediğinin tespiti ve bazı üyeler tarafından ileri sürülen iddialarla ilgili gerçekleştirilen incelemeler neticesinde’ mevcut yönetimi görevden uzaklaştırdı. 

Mart ayında yapılacak genel Kurulu da üç ay erteleyen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın MESAM’a kayyum olarak atadığı isimlere dikkat: 

Bakanlık, Orhan Gencebay’ın ardından yönetim kurulu üyeliğinden istifa eden Recep Ergül ve Fuat Güner’in yanı sıra başkanlıktan uzaklaştırılan Arif Sağ’ın, “Ne yapıyor bilmem, tanımam. Bütün virtüözleri tanırım. Öyle birini duymadım” dediği Yavuz Bingöl’ü kayyum tayin etti.  

MESAM’a atanan kayyum arasında Polat Yağcı, İpek Açar, Turhan Taşan ve Coşkun Sabah da var. Bakanlık, Vedat Çetinkaya, Celal Yarıcı, Osman İşmen, Yücel Erzen, Ali Kocatepe, İclal Aydın ve Selahattin Akarsu’yu da MESAM’ın yedek kayyumu olarak görevlendirdi. 

Bakanlık, MESAM’a müdahalede geç bile kaldı. Çünkü ortaya atılan iddialar vahimdi. Orhan Gencebay’la Arif Sağ’ın 50 yıllık dostluğunu bitiren MESAM’da olan bitenin bir an önce aydınlığa kavuşması gerekiyordu. Görünen o ki, MESAM’da uzunca bir süre sular durulmayacak. 

BİR SEZONDA ÜÇ FİLMDE BAŞROLDE

‘Acı Tatlı Ekşi’den sonra ‘Cebimdeki Yabancı’, şimdi de ‘Mahalle’ filmi… Bu sezon vizyona giren bu üç filmin tek ortak noktası, Buğra Gülsoy. Üçünde de başrol oynayan Gülsoy, ‘Acı Tatlı Ekşi’nin senaristi de aynı zamanda. Oyuncu, yarın seyirciyle buluşacak ‘Mahalle’de ise sadece başrolle yetinmedi. Serhat Teoman’la birlikte yazdıkları filmin üç yönetmeninden ve beş yapımcısından biri… 

Bir sezonda romantik komedi, gerilim komedi ve gerilim dram gibi üç farklı türdeki filmde başrol; her oyuncuya nasip olmayacak büyük şans. Bu şansı kullanıp, o rollerin üzerinden başarıyla gelmek de önemli. Buğra Gülsoy bence, bu sezona sığdırdığı üç farklı rolün hakkını verdi. Kutluyorum kendisini… 

Soho House İstanbul’daki basına özel gösteriminde izlediğim ‘Mahalle’ye gelince... “Herkes günahını gölgesinde taşır” diyen sert bir film ‘Mahalle’. Kasap, bakkal gibi esnafların önyargılar yüzünden nasıl birer canavara dönüştüğünü anlatan gerilim, komedi ve dram hikayesi...

20 MİLYON TL’LİK ‘DİRENİŞ KARATAY’

Türkiye’de ilk kez bir üniversite böyle bir filmin yapımcılığını üstlendi. Karatay Üniversitesi’nin, ‘Anadolu’nun mirasına ve ruhuna saygı filmi’ olan yapım, savaş sahneleriyle Hollywood’takiler gibi… 

Bir tarafta kılıç ve ok kullanma konusunda mahir savaşçı Moğollar; diğer tarafta dilin oktan, kalemin kılıçtan daha etkili olduğunu bilen Emir’in yönlendirmesiyle ilim ve irfanı tercih eden Selçuklular… 

‘Direniş Karatay’, Selçuklu başkenti Konya’da sultansız kalmış bir milletin kaderinin tartışıldığı dönemde temelleri atılan Karatay Medresesi’ni beyazperdeye taşıyor. Selahattin Sancaklı’nın yönettiği, Mehmet Aslantuğ, Fikret Kuşkan, Yurdaer Okur ve Nefise Karatay’ın oynadığı ‘Direniş Karatay’, 20 milyon TL’ye mal olan bir film.

ÖZGÜR TEKE EVLENİYOR

‘Kurtlar Vadisi Pusu’ dizisindeki ‘Mister Ozi’ karakteriyle tanıdığımız oyuncu Özgür Teke, Damla Özkaya ile dünyaevine girmeye hazırlanıyor. Çiftin yolları Los Angeles’ta kesişti. Teke, oyunculuk ve dil eğitimi, aksesuar tasarımcısı Özkaya ise master için gittikleri Amerika’dan dönüşte nişanlandı. İkilinin 17 Mart’taki nikah törenlerine Defne Samyeli, Cahit Kayaoğlu, Ertuğrul Şakar, Biray Dalkıran, Lemi Çelik ve Saner Ayar gibi ünlüler katılacak. 

GÜNÜN SÖZÜ

Yalanın gücü doğrunun güçsüzlüğünden değildir. Yalan teşkilat kurmuş doğru yalnızdır. (Yaşar Kemal)

 

SUNUCULAR YERİNDE DURMUYOR

Star TV’de Nazlı Çelik, yarım ekran karşımızdaydı. Bir ara ev ahalisi, “Bu kadar yakından göstermenin ne gereği var?” dedi. ‘Ana haberlerin sunum hali ne durumda?’ diye bir turlayayım dedim. Çelik’in kamera dibine girdiği gibi, geriye çekilip, masasının başında arka fonda görüntüsü de bizlere sunuluyor.

En hareketli

Ahmet Hakan, ana haberin en hareketli isimlerden. Bülteni, ayakta sunuyor. Arkasındaki ekranla bütünleşmiş durumda. Elindeki kalemi, ona ‘ciddi bir iş yapıyorum’ havası veriyor. Bazen masasının önüne gidiyor ama hiç oturmuyor. Kamera onu yakın plana alarak, bizlerle daha bir samimi olmasını sağlıyor.

Yani hareketli bir sunumu var.

Bir sağa bir sola...

Ece Üner... Ayakta, ekranın bir sağında anonsunu yapıyor, ikinci habere geçiyor, bakıyoruz sol tarafta... Aslında ayakta duruyor, kamera bir sağı bir solu alıyor. Arada ortalıyor. Yaklaşık 16 dakika sonra, “Buyurun oturabilirsiniz” diyorlar. Bir de finalde yine ayakta duruyor.

‘Hangi taraftan alıyorsunuz?’

En ‘epik tiyatro’ sunumu Fatih Portakal’ın... Yüksek ve uzun masanın önündeki notları okuyor, kitap tanıtıyor, izleyici mesajları paylaşıyor, arkasındaki dev ekrana gidiyor ve “Kamera nerede?” ya da “Şimdi beni böyle alın” diyerek, rejiyi de yönetiyor icabında... Üzerinde ceket ve kravat bulunurken, altına ne giydiği merak konusu oluyor. Ev ahalisi bazen yakalıyor, kameranın azizliği diyelim. “Aaa kot giymiş” yorumları oluyor.

Kahvaltı haberinden ana habere

ATV’nin kahvaltı haberlerini sunan Nihan Günay, geçtiğimiz salı Cem Öğretir’in yerine ana haberdeydi. “En sade ve havasız sunum bu kanalda” diyebilirim. Anonslar veriliyor, ayakta, masa başında tak habere geçiliyor. Oraya oyna, buraya bak yok.

Tercih meselesi...

NETFLIX: ‘TÜRK DİZİLERİNİ YAYINLAMAYA DEVAM’

MBC kanalının Türk dizilerini yayından kaldırması, Arap dünyasında da konuşuluyor. Netflix, Birleşik Arap Emirlikleri’nde yayında. Nasıl bir tepki göstereceği merak ediliyordu. Netflix, “MBC’nin kararı, program akışımızı etkilemez” dedi. Yetkililer, açıklamalarını Abu Dabi’de yayımlanan The Nation gazetesine yapmış. Platformda, 20 Türk dizisi yayınlanıyor. ‘Muhteşem Yüzyıl’ ve ‘Ezel’, en çok ilgi görenler...

 

MESUT YAR-POSTA

Yazması güzel de izleyebilecek miyiz?

TÜSİAD (Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği) “Televizyon Dizilerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” gibi önemli bir projenin ilkelerini belirledi...

Dizilerde gördüğümüz kadın profillerini erkek profillerle orantıladı ve erkeğe yönelik pozitif ayrıma bilimsel bir “dur” ihtarı verdi...

Ve sonuçta ilkeler ya da temenniler şöyle sıralandı: “Kadınların ve erkeklerin fiziksel görünüm, karakter, duygu ve meslek çeşitliliğini artırmak. Hayata, işe ve eve dair sorumlulukları dengeli dağıtmak. Şiddeti olağanlaştırmamak. Toplumsal cinsiyet eşitliğine uygun bir dil kullanmak.

Rol model karakterlerin görünürlüğünü sağlamak ve artırmak.” Tüm bunları düşünmesi ve yazması güzel. İzlemesi mümkün olur mu, orasını bilemem? Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun!

BU TESPİT KAÇMAZ

“Çukur”da (Show TV) Vartolu’nun kendi içindeki birkaç karakteri çaresizce izlemesi üzerine bir psikiyatr arkadaşıma “Bu adam rahatsız mı?” diye sordum...

Önce güldü. Ardından da, “Modern psikiyatri bir kriz üzerinden teşhis koyamaz. Ama izlediğim kadarıyla arkadaş yoğun stres altında kaygı bölünmesi yaşadı ve bu çok sık görülür.

Tam olarak hasta ya da değil diyebilmek için başka argümanlar da olmalı. İçimizdeki iyi ile kötünün, sakin ve saldırganın, makul ve sıra dışının savaşı biz anlamasak da hiç bitmiyor ki” gibi bir saptamada bulundu...

Şunu da ekledi. “Gerçek bir hastalık görmek istiyorsan Baykal Bey, Emrah, anne üçlemesine bak. Orada kontrol takıntısını göreceksin. Yamaç’a göz at; yerleşik kaygı bozukluğuna şahitlik edeceksin. Selim’e bak; çok daha yolunda gitmeyen bir şeylerin farkına varacaksın...”

Sonuç itibarıyla ruh ve sinir hastalıkları polemiğinde seans sırası bekleyen hasta profillerinin neredeyse tamamı dizide varmış. Cümleten geçmiş olsun!

Gel de izleme!

Yeni dizilerin tanıtımları şu sıralarda sıklıkla ekranlarda dönüyor. Bana göre en vurucularının başında “Mehmed Bir Cihan Fatihi” (Kanal D) geliyor. Fragmanda Fatih Sultan Mehmet’in tahta geçmesinin kısa ve etkileyici bir özeti var. Kaçırmayın...

Onur Saylak imzalı “Şahsiyet” isimli dizi de ana karakter Haluk Bilginer üzerinden harika bir meraklandırma tanıtımı yapmış. Tanıtımı izleyince içinizden “tamam, sonunda dizilerde aranan seri katil bulundu” diye geçiyor...

“Avlu” da listeye konmalı. Parmaklıklar ardının en can acıtıcı detaylarından biriyle seyirciyi “gel de izleme” diye kaşıyor. Kalabalık bir cezaevi sahnesinin içinde insanı dürten birçok ayrıntı kullanılmış...

Elbette her fragman iyi bir yapıma çıkmıyor. Ama şu izlediğim üç işin tanıtımı hiç de fena değil sevgili okur!

Ne konuştular?

Dizilerin sonuna bir sonraki bölümden ilk sahneyi yapıştırmak moda oldu. Diziler son kuşak reklama gittiğinde malumunuz 30 dakika sürüyor ve saat tutup zaman dolduğunda bu ilk sahneyi izleme hevesiyle yine kanala dönüyorsunuz...

Önceki gece Star TV’de yayınlanan “Ufak Tefek Cinayetler” isimli dizide o ilk sahne “sessiz sinema” tadında yayınlandı. Görüntü vardı ama ses yoktu...

Özetle dizi “Kim öldü?” ya da “Kim katil?” sorusunun yanına bir de “Bu adamlar Sarmaşık’ın kadınlarına bakıp ne konuştu acaba?” sorusunu da eklemiş oldu. Bulmaca gibi dizi yahu!

İlham alabilecek misiniz?

Hazır Kadınlar Günü’nün içindeyken bir iddiayı sayfaya taşıyayım. Netflix bana gönderdiği iddialı notunda, “Yüzlerce Netflix yapımında hepsi birbirinden farklı güçlü kadın hikayelerini, farklı bakış açılarıyla izleyebiliyoruz” diyor.

Ve ekliyor: “‘The Crown’dan ‘GLOW’a, ‘altered Carbon’dan ‘La Casa De Papel’, ‘Santa Clarita Diet’ ve ‘Marvel’s Jessica Jones’a kadar Netflix yapımlarının kadın kahramanları ilham veriyor; izleyenlerde oturdukları yerden kalkıp hayallerinin peşinden koşma isteği uyandırıyor.”

Dizi izleyip de “benim bu kahramanlardan neyim eksik?” diye yerinizden kalkıp harekete geçenlerdenseniz bir göz atın. Dilerim soyduğunuz bir banka kasasının içinden bana “haklılarmış” diye mesaj atmazsınız!

 

OYA DOĞAN-VATAN

ARTIK ARAPLAR İÇİN DİZİ ÇEKİLMEYECEK

MENA yani Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan 22 ülkede yayını olan MBC’nin Türk dizilerini yayından kaldırması tartışmasız siyasi bir karar!

Şimdilik Vatanım Sensin, İçerde, Kiralık Aşk, Muhteşem Yüzyıl dizilerini ilgilendiriyor gibi algılansa da ciddi bir pazarı uzun süreliğine kaybettik gibi görünüyor. Dünyada Amerika’dan sonra en çok dizi ihraç eden ülke Türkiye. Yani bu konuda dünya ikincisi. 350 milyon dolarlık bir pastayı elinde bulunduruyor. Bugün 140 ülkede Türk dizileri yayınlanıyor.

Birkaç yıl önce sadece Arap dünyası ve Balkanlar tarafından izlenen Türk dizileri artık Latin Amerika’ya kadar uzanıyor. Fakat Ortadoğu hala en büyük pazarı dizilerimizin! O nedenle bu yasak dizi ihracatının en az yüzde 35-40’lık bir bölümünü etkiler. Çok ciddi bir paydan bahsediyoruz. Buna Türk oyuncularının Arap dünyasında çok talep edilmesini, reklamları ve davetleri eklersek bu kararla dizi sektörü ciddi bir yara almış gibi görünüyor. Zaten son yıllarda dizi sürelerinin uzunluğu, bir sezondan uzun dizilerin yapılamaması sekteye uğratmıştı satışları... Çünkü Türk dizilerinin çoğu yurt dışında günlük olarak yayınlanıyor. O nedenle bölüm sayısı çoğaldıkça satış artıyor. Şimdi bu kararla Türk dizileri ciddi bir ihracat yarası alacak. Olayın başka bir boyutu ise artık Araplar için dizi çekilmeyecek. Yani daha az yalı, daha az Boğaz ve özellikle 10 oyuncu üzerine kurulu dizi sayımız azalabilir.

Şahsiyet’e bayıldım

Hakan Günday’ın yazdığı, Onur Saylak’ın yönetmen koltuğuna oturduğu, Haluk Bilginer, Cansu Dere, Metin Akdülger, Şebnem Bozoklu, Necip Memili, İbrahim Selim, Fırat Topkorur, Recep Usta,  Rabia Soytürk ve Ayhan Kavas’ın rol aldığı, Ay Yapım imzalı, PuHu TV’de yayınlanacak olan Şahsiyet’in ilk tanıtımı yayınlandı. Haluk Bilginer’in canlandırdığı karaktere alzheimer başlangıcı teşhisi konulmasıyla ne de olsa her şeyi unutuyorum diyerek katile dönüşmesini izlediğimiz ilk tanıtım beni benden aldı. Bayıldım. Ekranda izlediğimiz her şeyden çok farklı bir iş olacağının da iddiasını koydu. Onur Saylak, Hakan Günday ve Ay Yapım birlikteliği sektörü bambaşka bir yere taşıyacak. Demedi demeyin! Önce Daha, şimdi Şahsiyet ve ben şimdiden sonra demeyi dört gözle bekler oldum. Şahsiyet’in yolu açık olsun!

Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun

Öncelikle 8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun! Ancak maalesef bu ülkede kadından bahsederken en çok şiddet kelimesinin kullanıyoruz. Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi tarafından her yıl gerçekleştirilen “Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması”nın 2018 sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre 2018 yılında kadının en büyük sorunu: ‘Şiddet.’ İkinci sırada ‘işsizlik’; üçüncü sırada ise ‘eğitimsizlik’ geliyor. Kadının toplumda yaşadığı en büyük dördüncü sorun ise ‘sokakta baskı ve taciz.’ Kadının çalışma hayatındaki varlığının da sorgulandığı araştırmada ortaya çıkan sonuç, yüzde 28’lik bir kesimin şu anda aktif olarak çalıştığını gösterdi. Katılımcıların yüzde 35’i geçmişte çalıştığını, yüzde 46’sı ise hayatında hiç çalışmadığını ifade etti. “Kadınların iş hayatına katılımı ülkenin refahı açısından gereklidir” ifadesine katılma oranı kadınlarda yüzde 84; erkeklerde ise yüzde 73 olarak gerçekleşti. Araştırmanın verdiği sonuçlardan biri de eşitlikçi toplumsal cinsiyet algısının güçlenmesi. Geçmiş yıllara göre maalesef kadına yönelik şiddet artmış durumda! Umarım seneye bu verilerin azaldığına şahit olabiliriz.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERKÖŞE YAZARLARI