UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

"BİR SEVİLEN DİZİ DAHA EKRANA VEDA EDİYOR!.."

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değindiler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

"BİR SEVİLEN DİZİ DAHA EKRANA VEDA EDİYOR!.."

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

‘KALBİMDEKİ DENİZ’ 12 MART’TA BİTECEK

Bir sevilen dizi daha ekrana veda ediyor. Kutsi ve Özge Özberk’in başrollerini paylaştığı ‘Kalbimdeki Deniz’, cumartesi akşamları FOX’ta yayınlanıyor ve kanala iyi reyting getiriyordu. Bu sezon reytingi eskisi gibi olmayan diziyi kanal, pazartesi akşamına kaydırıp, yerine, ‘Adı Zehra’yı koydu.

Show TV’nin ‘Çukur’, Star TV’nin ‘Söz’le reyting pastasının büyük dilimlerini kaptığı pazartesi akşamında şayet ‘Kalbimdeki Deniz’, cumartesi akşamındaki performansını gösterse, ömrü uzayacaktı. Ancak dizi yeni gününde Total’de 3.21, AB’de 2.56 reyting alınca ‘final’ göründü. Pastel Film’in yapımı, 12 Mart akşamı yayınlanacak 60’ncı bölümle ekrana veda edecek.

KURAL VE CEMCİR’İN YENİ KOMEDİ FİLMİ

Murat Cemcir’le Ahmet Kural’ın başrollerini paylaştığı ‘Ailecek Şaşkınız’ı, son zamanlarda birçok Türk filmi gibi vizyondan önce, İstanbul Soho House’daki basına özel gösteriminde izledim.

Selçuk Aydemir’in yazıp yönettiği, Murat Cemcir’le Ahmet Kural’ın birlikte oynadıkları diğer filmler gibi ‘Ailecek Şaşkınız’ da komedi... Ancak o filmlerle ‘Ailecek Şaşkınız’ arasında sınıf farkı söz konusu. ‘Çalgı Çengi’ ve ‘Düğün Dernek’ serilerinde Cemcir ile Kural, çalışmalarına rağmen ekonomik zorluklar yaşayan taşralı tipleri canlandırmıştı. Bu filmde Kural, bir fabrikatörün şımarık oğlu, Cemcir ise onun çocukluk arkadaşı ve şirketteki  sağ kolu rolünde.

Sinemaseverler, ikilinin dört filmde canlandırdıkları Anadolu’nun saf ve komik tiplerini kendileri gibi görüp, çok sevmiş ve gişede de ödüllendirmişti.

‘Ailecek Şaşkınız’ın iki kahramanı Ferhat ve Gökhan, şehirli ve beyaz yakalı

iki tip... Filmin baş kahramanlarının yanı sıra Cengiz Bozkurt’un canlandırdığı lokantacının yaptıkları ve söyledikleri önceki karakterler gibi Selçuk

Aydemir’e has bir komedi, o yüzden de bolca güldürüyor izleyeni... Kural ile Cemcir, yurdumun emekçi ve saf insanlarını canlandırarak kazandıkları seyirci kitlesini koruyup, beyaz yakalıları da sinemalara çekerse, ‘Ailecek Şaşkınız’ın da devamı gelir...

EKRANA GELMEDEN REYTİNGİ ÖLÇÜLEN DİZİ

Türkiye’de ilk kez yapıldı bu. Türk-Rus ortak yapımı ‘Kalbimin Sultanı’ dizisi Türkiye’de Star TV, Rusya’da Perve TV’de yayınlanmadan reytingi ölçüldü. Sonuç ne mi çıktı? En kötü şartlarda 7.5, en iyi şartlarda ise

bin 113 arası. Dönem dizileri fazla ilgimi çekmez. Ancak önceki akşam Beşiktaş No 1903’teki özel gösteriminde, ‘Kalbimin Sultanı’nı soluksuz izledim.

Hangi grup yalancı?

Boby Road’ın danışmanlığında Kerem Çakıroğlu’nun birinci bölümünü yönettiği, dokuz bölümü ise Eda Teksöz’ün çektiği dizi, bu hale gelmeden iki kez focus grup izlemesinden geçti. İşte yapımcı Burhan Özkan’ın bu konuda söyledikleri:

“Dizinin 157 dakikalık bölüm izlemesini TNS’in paneline uygun bir gruba yaptırdık. Alt sınırın 3.5, üst sınırın 7 olduğu puan sisteminde bu gruptan 5.54 aldık. İnsanların vücut dilini okuyan, gözün baktığı yeri belirleyen Neuro Science sisteminin verileriyle, deneklerin sorulara verdikleri yanıtları üç gün tartıştık. Seyircinin az ilgi gösterdiği bölümleri çıkarıp, 125 dakikalık bölümü yeni bir focus gruba izlettik, beğeni puanı 5.89’a çıktı. Araştırmaya göre, dizimizin en kötü şartlarda alacağı reyting 7.5, en uygun koşullarda ise bin 113 arası.”

Bakalım ilk kez yapılan bu çalışmadan ortaya çıkan reytingle, yayınlandığında alacağı reyting örtüşecek mi?

Özkan, “Bu çalışma ayrıca A-B grubunun vücut dilinin başka, söyleminin başka olduğunu gösterdi. Vücut diliyle, kişinin söylediği arasında A-B grubunda yüzde 21 sapma var, C, D, E’de sapma sıfır” dedi.

GÜNÜN SÖZÜ

Büyük insanlar veda ederek gider, basit ve küçük insanlar ihanet ederek... (Lao Tzu)

 

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

ROMANTİK BİR PADİŞAH DİZİSİ

'Kalbimin Sultanı', Star TV’de ekrana gelecek. Dizinin bir Rus ortağı var,

Gazprom’un medya ayağı, Kint Medya. Rusya’da da gösterime girecek. Yetmedi, aynı anda 11 ülkede yayına girmesi düşünülen dev bir ağ kurulmuş. 44 ülkeyle pazarlık sürüyor. ‘Tutar mı tutmaz mı?’ meselesi ilk sorudur. ‘Şimdiden tüm hazırlıkları yaptık, öyle geliyoruz’ mesajı veriliyor. Dizinin, ‘izlenirlik oranı’ aşağı yukarı belirlenmiş bile... Projenin özel gösteriminde, işin mimarı olan Burhan Özkan’ın anlattıkları bunlar... 10 bölümü çekilmiş. Yayın, önümüzdeki mayıs olabilir. 120 dakikasını izledik. Alışık olmadığımız, bir padişah yorumuyla karşı karşıya kalacağız. Romantik, çocuklarına bağlı, kılıcını iyi kullanan, esprili ve özetle yumuşak başlı bir padişah.

Tüm oyuncular iyi

Padişahın (II. Mahmud) tebdili kıyafetle halkın arasında dolaşırken karşılaştığı Rus kızı Anna (Alexandra Nikiforova) ile alevlenen aşk, dönemin entrikaları, (Yeniçeri isyanı durumu) gerçekle masal arasında gidip gelmeler yaşatıyor. Ali Ersan Duru (II. Mahmud), durumu kavramış. “Alışılagelmiş padişah dışında bir portre çizmeye çalıştım, umarım olmuştur” dedi. Anna rolündeki Nikiforova, saf ve romantik halini ‘Bir kız nasıl böyle olabilir?’ sorusunun cevabını verir gibi oynuyor rolünü...

Dizideki en ufak rolün dahi oyunculuk sırıtması yok. Emel Çölgeçen (Esma Sultan), Tansel Öngel (Namık Paşa), Beste Kökdemir (Bezmi-i Alem), Ötüken Hürmüzlü (Fettah), Tuncer Salman (Halit Efendi) ilk gözüme çarpanlar.

Rus tarafında Anna’nın babası rolünde Rusların Çetin Tekindor’u olarak adlandırabileceğimiz Andrey Rudenskiy ile Rus elçisi rolünde Dmitriy Shcherbina, kusursuz.

Harem ve ağası rolleri

‘Muhteşem Yüzyıl’dan farklı renklerde bir harem yorumu var: Beyazlığın hakim olduğu mizahi yaklaşım ön planda... Bu arada ‘Osmanlı Batılılışıyor’ alt metni de yok değil. Dizide Abdülhamid’in küçüklüğünü izliyoruz. Büyümüş ve sert haliyle, zıppıdı zıppıdı koşan halinin ekranda olması, enteresan bir karşılaşmayı getirecek gibi... Osmanlı dizilerinin harem ağaları, en çok beğenilen ve konuşulan karakterler olmuştur. Dizinin harem ağasının (Bülent Seyran) izleyici tarafından sempatik bulunacağı kesin.

Mahmud, sarayına çocuklarına Fransızca öğretmenliği yapsın diye Anna’yı getirtiyor. Rus elçi de onu ‘ülkesine casusluk yapması’ yönünde baskıyla oraya yolluyor. Alexandra Nikiforova ile Ali Ersan Duru ikilisi, seyircinin odağında olacak gibi...

 

MESUT YAR-POSTA

HANGİ KANALIN KEHANETLERİ TUTUYOR?

Yanıtım net; FOX! Bundan beş ay kadar önce kanalın yöneticileriyle laflamıştık. “Bir ön izleme ekibi oluşturulduğunu ve yeni sezonda yayına giren üç dizinin izletildiğini” söylemişlerdi...

Açıkçası bu “focus grubunun” düşüncelerini merak etmiştim...

Grup en çok “Kadın” dizisine olumlu görüş bildirmişti. Ardından “Bizim Hikaye” gelmiş. Ve yayından kalkan “Kayıtdışı” ortalama bir oy almıştı...

Bu çalışmanın sonuçlarıyla günün sonuçlarını karşılaştırdım. Açıkçası ön izleme grubunun söyledikleri orta kısa vadede haklı çıktı. En güçlü halkayı kestirebilmelerine mi yoksa zayıf halkayı parmakla göstermelerine mi şaşırayım bilemedim. Tebrikler! Bu arada her kanalın böyle grupları var. En karavana atışlar kimden çıkmış, sona eren dizilere bir bakın göreceksiniz!

Öyle bir profil ki

 “Börü”nün (Star TV) karakter profili geldi. Okuyunca hakikaten küçük dilimi yuttum. İçinde Harvard mezunu olan tipler mi ararsınız yoksa sivil/resmi savaş tarihini yazacak kadar uzman tim elemanları mı?

Açıkçası bu yazı bu sayfaya düştüğünde dizi henüz yayınlanmamış, reytingleri de belli olmamıştı. Ama şu kadarını söyleyeyim. Eğer ki “Özel Harekat” dediğimiz seçilmiş birlikler gerçek hayatta da bu profile sahipse bize ölüm yok...

“Bir dizi üzerinden fantezi üretme” diyenlerinize de hemen minik bir argüman sunayım; “hayatta başarıya ulaşan her şey bir dizi hayal üzerinden yola çıkarak gerçekliğe ulaşır!”...

20 küsur yıldır aralıksız eğitimini aldığım arkeoloji ve tarih bana bunu defalarca göstermiştir. Neyse, analiz kasmayıp sonuca bakalım. “Börü”ye başarılar!

General Cevdet’i beklerken...

Bu akşam “Vatanım Sensin”in (Kanal D) kolaj bölümü yayınlanacak. Bunun meali; “kimliği açığa çıkan General Cevdet’in akıbetini bir hafta daha bekleyeceğiz”. “Neden ara verildi?” diyenlere bir not düşelim. Dönem dizilerini diğerleriyle aynı kefeye koymayın.

Hakikaten bu rekabet içinde en meşakkatli setler o hatta kuruluyor. Ve kalem; kalemin de “açık kollayıp üzerinden kara propaganda yapacak kitlelere istediklerini vermemek için” bir nefese ihtiyacı var. “Vatanım Sensin”, “Mehmetçik Kûtulamâre”, “Diriliş Ertuğrul” (TRT 1) gibi müstesna diziler eloğlunun ülkelerinde yılda sadece 6 ya da 9 bölümlük seriler halinde çekiliyor...

Bizde ise, her bölümden üç bölüm çıkabiliyor. Sadece buradan bakınca bile “kolaj”, bizim dizilerin en insani hakkıdır. Net!

İLK BAKIŞTA NEŞELİ

“Tehlikeli Karım” (Show TV) isimli yeni dizi için fragmanı görmeden isim ve konu üzerinden “gerilim türünde olacak” demiştim. Sanırım yanıldım...

Önceki gün yayınlanan fragman gösterdi ki iş bir parça “neşeli” duruyor. Üstelik Gonca Vuslateri ve Seçkin Özdemir ikilisi izleyende “olmuş” hissi uyandırıyor...

Son günlerde diziler hakkında peşin hüküm çok hızlı bir şekilde hüsrana çıkıyor. Kimse neyin, nasıl ve neden tuttuğu konusunda bir fikre sahip değil artık. Çünkü garanti iş yok! Neyse, bir rica ekleyerek yorumumuzu bitirelim; dilerim Mustafa Üstündağ bu dizide de konuk oyuncu değildir.

Öyleyse de kendisini beklediğimiz yere, “Çukur”a (Show TV) dönerse kalbimiz kırılmaz!...

O tabuttan çıkmadan önce!

Memleketin ilk vampir dizisi “Yaşamayanlar” sete iniyor. “Alacakaranlık” gibi dışarıda ekmeği bir hayli yağlı yenen örnekleri var. Ama sıra bize gelince çekimser duruyorum. Aslında kadro harika. Elçin Sangu, Kerem Bursin, Birkan Sokullu.

Peki ya hikaye?

Eminim standartların üzerinde bir iş çıkacak. Ama bizdeki korku gerilim işleri daha çok “üç harfliler” ya da hurafeler üzerine kuruluyor. Bunu izleyen kalabalıktan “vampir” hikayesinin üzerine atlamasını beklemiyorum...

Vampir istediği kadar güzel veyahut yakışıklı olsun. Her kültür kendi ürettiği kabusu görünce korkar. İthal kabuslar da dalga meselesi olur. Dilerim “Yaşamayanlar” beni feci halde yanıltır. Hayırlı olsun!

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERköşe yazarları