UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

MESUT YAR YAZDI: "HAFTAYA, O GECEYE DİKKAT EDİN!.."

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değindiler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

MESUT YAR YAZDI: "HAFTAYA, O GECEYE DİKKAT EDİN!.."

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

FATİH’İN GİYDİĞİ ZIRHIN HİKAYESİ

Mehmed: Bir Cihan Fatihi’nin ilk tanıtımı yayınlandı. Kenan İmirzalıoğlu’nun giydiği zırh dikkat çekti. Miğferinden zırhına, el emeği göz nuru çalışmada imzası olan Tunç Bilge’yle konuştum. Bilge, Kadir Has Üniversitesi Sinema TV mezunu. Mezuniyet çalışmasında plastik zırhlarla başlayan bir yolculuğu var... Tam dokuz yıldır piyasada yer alıyor. Bunun beş yılı atölyelerde işi öğrenmeyle, zorlu bir dönemle geçmiş.

Artık “16’ncı yüzyıl Macar işi olsun” dediklerinde, Avar kılıcına ya da Memluk miğferine baktığında ne anlama geldiğini, hayalindeki zırhla yorumlayacak kıvama gelmiş. ‘Muhteşem Yüzyıl’ın Kanuni dahil, şehzadelerin ve ara karakterlerin metal aksamları da ondan sorulmuş. ‘Diriliş Ertuğrul’da da çok emeği geçmiş. En son Alâeddin Keykubad’ın miğferini ve gövde zırhını yapmış. Yeni zırhı ve miğferi üzerinde çalışmakta... Peki İmirzalıoğlu’nun zırhının hikayesi neydi?

‘Çok heybetli oldu’

“Gövde zırhı, kolçaklar, (dört parmağı bir örülmüş yün eldiven) bacak zırhı kemeri, bacaklara plaka ve eldiven zırhı bütün ayrıntıları yaptım. Zırhın tam oturması için Kenan Bey’le (Kenan İmirzalıoğlu) epey bir prova yaptık. İçinde rahat hareket etmesi için, en uygun hale getirdik” diyor Bilge.

Tam oturması için, yaklaşık iki hafta boyunca prova yapılmış. Bilge, “Kendisi uzun boylu, daha önce yaptığım zırhlardan daha uzun ve heybetli oldu bu nedenle... Tabii normalden daha ağır geldi” dedi.

Zırh, yaklaşık 15-17 kiloyu buluyormuş. Bilge, “Motifler ve form konusunda aslına sadık kaldık. Ama hayalimi de kattığım bir zırh çıktı ortaya” diyor. “Proje hem yere basmalı, (yani dönemini yansıtmalı) hem de özgür olmalı” dediği çalışmalarda kullanılan tüm malzemelerin kendi imalatının olduğunu da şöyle anlatıyor: “İmalatta, demir, bakır, bronz, tunç, pirinç, gümüş yer yer altın yaldız ve çeşitli kaplamalar kullanıyorum. Ve yarı değerli taşlarla eseri süslüyorum. Objenin her parçasını, kemer tokasından düğmesine kadar kendim imal ediyorum.”

‘Bir haftada bitti’

Bilge, çok hızlı çalıştıklarını da söylüyor. Bizim dizilerin zaten sloganı, ‘Hızlı çalış, hemen bitir’. Normalde bir aylık iş yaklaşık bir haftada bitirilmiş. Gece-gündüz demeden çalışmak lazım!

Kostümler sergilenir mi?

‘Muhteşem Yüzyıl’da hazırladığı giysiler sergilenmiş. Bilge, “Evladiyelik işler yapmaya çalışıyorum. Yani değerli olması için uğraşıyorum. Umarım Fatih’in giysileri de böyle sergilenir” diyor.

Bilge, meraklıları için, şimdiye kadar dizi ve filmler için hazırladığı obje ve aksesuarların yer aldığı ürünleri internet sitesinde sergiliyor. Sitenin adı, www.arvana.com.tr.

 

MESUT YAR-POSTA

Haftaya o geceye dikkat edin

Önümüzdeki çarşamba için merak halindeyim. “Sen Anlat Karadeniz” (atv) toplam izleyicide açık ara, “Diriliş Ertuğrul” (TRT 1) ise AB ve ABC1 grubu izleyicide zirvede...

Biri yaşadığımız iklimdeki şiddetin, diğeri iklimimizin köklerinin hikayesini anlatıyor. Haftaya çarşamba akşamı ise Star TV’de güncel bir kahramanlık öyküsü yayına giriyor; “Börü”! Ve ben iki dizinin toplamda 40 reytinge dayandığı bir gecede “Börü”nün alacağı reytingi hakikaten merak ediyorum.

Üç haftadır “Sen Anlat Karadeniz” lehine bozulan reyting kimyası iyiden iyiye karışacak mı? Bu “bilinmezlik” sezonun yanıtını en merak ettiren sorularından biri oldu!

Ve efsane döndü...

Ve Müjde Ar alana döndü. Üstelik çok uzun zamandır ayrı kaldığı oyunculuk üzerinden. Müjde ablayı en son kendi şov programında izlemiş hatta birine de katılmıştım...

Kendisini ekrandan erken çekmesine de hayıflanmıştım; ne yalan söyleyeyim. Ama “Şahsiyet” isimli iddialı bir internet dizisinde kendine yakışır farklı bir rolle sahalara dönmesi içimi ferahlattı...

Reyting kaygısından ziyade içerik hakkında daha çok kaygılanan yeni bir izleme platformunda hem ciddi idman yapacak hem de sektörün son halini yerinde gözlemleyecektir...

Darısı Perran Kutman, Şevket Altuğ, Mahmut Cevher, Türkan Şoray gibi büyük ustaların başına. Oyunculuğun ne olduğunu sil baştan görebilmemiz adına!

NE TÜR BİR TEKNİK AKSAKLIK OLDU?

“Mehmetçik Kut’ül Amare” (TRT 1) dün yayınlanmadı. Yapımcı firmanın yaptığı açıklamayı TRT kurumsal “teknik bir aksaklıktan ötürü” diye teyit ederek duyurdu...

Aksaklığın ne olduğunu araştırdım. Net bir sonuca ulaşamasam da “iddialı dizilerin” başına sıklıkla gelen “mutlu etmeyen ya da yetişemeyen bölüm” ihtimali üzerine kilitlendim.

Bu rötar kimin işine yaradı derseniz, sanırım perşembe gecesindeki ilk yayınını yapan “Survivor”un (TV8) yüzü diğer rakiplere oranla biraz daha gülmüş oldu. Neyse. Büyük emek verilen tüm kıymetli işlere kesintisiz yayınlar dilerim, net!

Ağır bir emanetimiz var

Anadolu’nun ses tellerinden bir veda haberi geldi. Benim de gönül tellerimde yankılandı. Yıllar önce birkaç programımda ağırladığım Nuray Hafiftaş dünyayı kalanlara emanet ederek gitti...

Açıkçası türkülerin sadece dizilerin meyhane ya da romantik sahnelerinde dile geldiği şu zalim çağda yapacak çok işi, toprağımızın sesini getireceği makul bir hizası vardı...

Sesi, sözü, yüzü ve gönlü güzel Nuray’ı, hiçbir dönüşüm rüzgarının eğip bükemediği omurgasıyla hatırlayacağım. Yalnız dünya değil türküleri de biz sevenlerine emanet artık. Nur içinde yatsın!

Hakkını helal et Tuna ağabey

Önceki gün siyah beyaz bir yas daha yaşadık. TRT’nin en karizmatik spikerlerinden biri daha aramızdan ayrıldı...

Tuna Huş ağabey yıllar önce bir röportajında “habere mizah katmamın gerçekliğin kimyasını bozduğunu” söylemişti. Ben ise “hicvin de ayrı bir gerçeklik duygusu yarattığını” söyleyerek yanıt vermiştim...

Yıllar biraz onu biraz da beni haklı çıkardı. Ama bunun hiçbir önemi yok. Dilerim hakkını bana helal etmiştir. Çünkü bugünün haber iklimini düşününce o helallik mümkün gibi görünüyor. Nur içinde yatsın, sesi hep dimağımda kalacak!

Çağatay Akman denince...

 Artık her dizinin kendiyle özdeşleşen müzisyenleri var. Ama “Bizim Hikaye” (FOX) başından beri tek sesi kullanıyor... Genç şarkıcı Çağatay Akman dizinin jeneriğinden başlayarak setine kadar giren bütün melodilerin sahibi oldu. Son şarkısını yine bir müzik kanalında değil, ikinci evi gibi hissettiği “Bizim Hikaye” dizisinde piyasaya sürdü. Sanırım kitlelere ulaşmanın en efektif yolunu buldu, sevdi ve artı değer haline getirdi. Valla benim için sorun yok!

 

 

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERköşe yazarları