UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

ALİ EYÜBOĞLU YAZDI! "SURVIVOR KRALİÇESİ, BİR YILDA ÇOK DEĞİŞTİ!"

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değindiler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

ALİ EYÜBOĞLU YAZDI! "SURVIVOR KRALİÇESİ, BİR YILDA ÇOK DEĞİŞTİ!"

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

YAVUZ BİNGÖL’DEN ARİF SAĞ’A SERT YANIT

Yavuz Bingöl’den, kendisi için “Ne yapıyor bilmem, tanımam. Nasıl virtüöz oluyor? Bütün virtüözleri tanırım. Öyle birini duymadım. Yavuz’u Yavuz yapan ne sanatı, ne de şusu busu. ‘Solcuyum’ diye ortaya çıktı. Sol kesim de ‘solcuymuş’ diye arkasına takıldı. Ben mi takıldım? Sonra karşılarına böyle çıktı” diyen Arif Sağ’a yanıt var.

Telefonla beni arayan Bingöl, Arif Sağ’ın Cengiz Semercioğlu’na verdiği röportajda kendisi hakkında söylediklerini okuyup, okumadığımı sordu. Okudum deyince, aracılığımla Arif Sağ’a yanıt vermek istediğini söyledi. İşte Bingöl’ün Arif Sağ’a verdiği yanıt:

“Ben hiçbir zaman virtüözlük, büyük sanatçılık vs. iddiasında bulunmadım.Hamdolsun bize, ‘Sakın ha ben oldum demeyin’ düsturu öğretildi. Biz bu ilkeyle büyüdük. Ne ustalara saygısızlık ederiz, ne de halkı küçümseriz. Sanatımızı icra ederiz. Takdir halka aittir. Bu milletin gönlünde bir yer edinebilirsek bu bizim için en büyük mutluluktur ve payedir. Başkalarının takdirine ihtiyacımız da yoktur.Öte yandan bir sanatçının hayran kitlesine ‘güruh’ demek aşağılayıcı bir tavırdır ve kem söz sahibini bağlar. Halkçılık, solculuk, Alevilik iddiasıyla ortaya çıkıp halkı küçümsemek, onların değerlerini hafife almak; tipik elitçi ve üsttenci bir bakış açısı. Bizim inandığımız Anadolu irfanına ve adabına sığmaz, yakışmaz. Ben onun gibi bağlama çalamam, ama ondan daha iyi bir insanım. Hem bana, hem Orhan Abi’ye (Gencebay) söyledikleriyle yılların birikimini tüketmiştir. Çok üzücü.

KAVGAYI BIRAKIN TELİF İÇİN SAVAŞIN

1952’de yürürlüğe giren, ihtiyaçları karşılamak için 1983, 1995, 2001, 2004, 2007 ve 2008 yıllarında değişiklik yapılan 5846 Sayılı Telif Yasası’yla kazanılan hakların takibini yapmak ve toplanan paraları eser sahiplerine dağıtmak amacıyla birçok meslek birliği kuruldu. Söz yazarı, besteci, yorumcu ve yapımcıların üye olduğu MESAM, MSG, MÜYAP ve MÜYORBİR gibi meslek birliklerinin tek işi, telif toplayıp hak sahiplerine dağıtmakken, gelinen nokta üzücü. Birlik için kurulan örgütler, sanatçıların birbirini suçladığı bir arenaya dönüştü. Kurulduğundan beri kavganın bitmediği 9 bin üyeli MESAM’da bu kez de Orhan Gencebay’la Arif Sağ, birbirine girdi.

Gencebay, “Gruplaşma yüzünden iç denetim yapılmıyor, hak gaspı var, hukuk skandalları yaşanıyor” diyerek MESAM Yönetim Kurulu Başkanlığı’ndan istifa eder de, yeni başkan Arif Sağ, karşılık vermez mi? Sağ, Gencebay’ı yalan konuşmakla ve sahtekarlıkla suçladı hem de… Yolsuzluk nedeniyle MÜYORBİR Başkanlığı’ndan ihraç edilen Ahmet Koç, dört yıllık yargılamanın sonunda beraat edince, kendisine bu kumpası kuranlara seslendi: “Fragman bitti, asıl film şimdi başlıyor.”Görünen o ki, müziğin meslek birliklerini yönetenler arasındaki bu kişisel hesaplaşma ve kısır çekişme bitecek gibi değil…

‘SURVIVOR KRALİÇESİ’  BİR YILDA ÇOK DEĞİŞTİ

Cumartesi akşamı TV8’de başlayacak ‘2018 Survivor All Star’a katılan ünlülerin tanıtımını izlerken Nagihan Karadere’deki değişim şaşırttı beni. Çünkü Karadere, bir yılda bambaşka biri oldu.

Belli ki dudak ve göğüs estetikleriyle yetinmeyip, yüzüne başka operasyonlar da yaptırmış… Kanal D’de ‘Sosyetik Ev Kadınları’ adlı yeni bir program başladı. Şimdiden kendini ‘Survivor Kraliçesi’ ilan eden Karadere, yeni haliyle, estetikli güzellerin yarıştığı ‘Sosyetik Ev Kadınları’ndan biri gibi geldi bana…

GÜNÜN SÖZÜ

Bu dünya, yaptıklarımızın yankılanıp yine bize döneceği bir dağdır. (Hz. Mevlana)

 

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

SURİYE-TÜRKİYE-IRAK,AŞK ÜÇGENİ DİZİSİ

 ‘You Bury Me’... Irak, Suriye ve Türkiye’de geçen bir aşk hikayesi dizisi olacak. Yakında çekimlerine başlanacak. ‘Bölgenin acı dolu politikalarına karşı yaşanan bir aşk’ cümleleriyle dizinin tanıtımı yapılmış.

Lexi Alexander (‘Hooligans’ ile Oscar’a aday olmuş bir isim) ile Scott Derrickson’ın (Marvel’in ‘Docktor Strange’ filmini yönetti) ortak işi olacak. ‘Batılı ve Orta Doğulu iki sinemacının gözünden bir dizi’ olarak da sunuluyor. Lexi Alexander’ın babası, Ramallah doğumlu bir Filistinli, annesi Alman. Senaryosu Orta Doğu haritasından yazılmış bir aşk hikayesi... Dizinin yapım şirketi Blumhouse. Şöyle diyelim, ‘Paranormal Activity’ filminin yapımcısı olan firma. Amerikalılar ‘Suriye üstü diziler’ yapıyor. Batılılar ise daha çok ‘belgesel ölçeğinde’ bu bölgeyle ilgileniyor. Şimdi aşk  hikayesi kurgulanıyor. Eh bir de gerçek senaryosu var bölgenin...

KANALI HAREKÂTA TAŞIDILAR

Dikkatimi çekti, ne zaman ekrana baksam a haber kanalı sürekli Zeytin Dalı Harekât bölgesinden yayın yapıyor. Kanal, stüdyoyu orada kurmuş. 24 saat aralıksız yayın var diyebilirim. Merak ettim, nasıl bir çalışma yapıldığını sordum. a Haber, stüdyoyu harekât bölgesine taşımış.

Tüm haber akışı ve anonsları buradan veriliyor. Hikmet Öztürk ve Hilal Özdemir sekiz saat aralıksız yayın yapıyor. Kameramanı, ses, ışık, uplink teknisyeni, naklen yayın elemanları ve muhabirleriyle tam 50 kişilik bir ekip, harekâtın ikinci gününden itibaren bölgeye yerleşmiş. Ekrana çıkacak konuklar da büyük oranda harekâtın olduğu bölgelerde kurulan stüdyolardaki yayınlara katılıyor. Dokuz noktada, dokuz muhabir ve dokuz kameraman aralıksız çalışıyor. Hatay Hassa, Kırıkhan ve Reyhanlı’nın yanı sıra Kilis’te de gece ve gündüz olmak üzere iki ekip bulunuyor. Tabii Afrin’de de bir ekip mevcut. Tüm bunların gün boyu organizasyonunu, canlı yayın bağlantılarını ve haber kanalı kurgusu içinde akışını sağlamak, hiç de kolay değil.

 

MESUT YAR-POSTA

‘Zeytin Dalı’ etkisi...

Reytingleri dikkatle inceleyince alttan alta “Zeytin Dalı Operasyonu” etkisini görüyoruz artık. Asker dizilerinde ciddi bir izlenme artışı söz konusu.

“Söz” (Star TV), “Savaşçı” (FOX) ve hatta “Mehmetçik Kut’ül Amare” (TRT 1)... “Börü” (Star TV) adlı mini dizi de yakında ekranda olacak. İzleyenlerin müthiş bir iş olduğunu söylediği yeni bir asker dizisi...

Özetle, “Milli Birlik”, “Ulusal Beraberlik” ruhunu dizilerde yakalayabiliyoruz. Gönlümüz orada, gözümüz dizilerde. Böyle olması iyi mi yoksa kötü mü; karar sizin!

HAYIRLI OLSUN OLMASINA DA...

“O Ses Türkiye” (TV8) önceki akşam final yaptı. Hayırlısı. Ve tarihinde ilk kez bir kadın yarışmacı birinciliği kaptı. Lütfiye Özipek’i ve programın neşeli jüri üyesi Gökhan Özoğuz’u kutlarım...

Ama. Sesi hakikaten derya gibi olan şampiyonu program heyecanından sıyrılarak dinleyince finali aldığı şarkıdaki detone hali çok net ortaya çıkıyor. Ses aralığı geniş, iyi de bağırıyor ancak bu kimseyi en iyi yapmaz...

Niyetim sosyal medya ve izleyici gücünü arkasına almış bir kardeşimizi karalamak değil. Az çok müzikle uğraşmış biri olarak küçük bir şerh düştüm o kadar. Kazanana da kazandırana da hayırlı olsun!

AB DEDİNİZ AMA ÇOCUK ÇIKTI

AB grubu izleyici profilini yüksek gelirli ve daha eğitimli bireyler oluşturuyor. Pazar reytinglerine şöyle bir bakınca ilk yüz listesinde çok sayıda çocuk programı (Disney Channel ve Minika kanallarının programları) gözüme çarptı. Çoğu iki ya da üç dakikalık işler ama listedeler...

Profili tanımlarken acaba “yüksek gelirli ve iyi eğitimli çocuklardan oluşur” notunu düşsek mi? Ya da “Çocuk ruhlu kalabilmiş bir izleyici profili” mi desek acaba?

ARES'İN ÜNİFORMASINA DİKKAT

Bir okurumuz, “Geçen çarşamba yayınlanan ‘Diriliş Ertuğrul’ (TRT 1) dizisinde dikkatimi çeken olay şu oldu” diyor . Ve devam ediyor: “Ares kaleden kaçarken kıyafetlerini çıkarıp kaledeki askerlerden birinin üniformasını giydi, ölü taklidi yaptı ve askerlerin arasına karışıp kaçtı.

Bir müddet sonra Titan ile birlikte ve bırakıp kaçtığı o şıkır şıkır üniformasıyla saklandığı mağaradan çıkıverdi! Yanında götürmediği çok netken o üniformayı nasıl giydi? Ya oturdu kendi dikti ya da Titan çok maharetli bir terzi çıktı. Bilemedim vallahi!”...

SÜREYYA'YA NE OLDU?

Bir izleyicim uyardı. “İstanbullu Gelin”de (Star TV) hemen herkesin sempatisini kazanan ve yaşadığı mağduriyetlere rağmen akşının ekseninden ayrılmayan Süreyya’ya ne oldu? Ne zamandan beri karanlık tarafa geçti?

Nasıl oldu da masumiyetini yitirdi?

Neden bir telefonla halledebileceği mesele için aramaya bile ihtiyaç duymadan eşinin hiç haz etmediği Can karakterini evine giderek ziyaret etme yolunu seçti?

Biz farkında olmadan Esma Sultan’la aynı bardaktan mı su içtiler sahi? Bir şeyler bulaşmış ve artık dikkat çekiyor!

Ama bir adaletsizlik var!

TRT Haber önceki gün toplam izleyici grubuna 25, AB grubuna 15, ABC1 grubuna da 17 program sokmuş. Maşallah diyelim...

İlk yüz listesinden bahsediyorum dostlar. Toplam izleyici grubu üzerinden gidersek Türkiye’de her dört kişiden biri TRT Haber izliyor olmalı...

Ama durum farklı. Dakikalık ölçülen tek haber kanalı olmanın yanı sıra üstüne “Hava Durumu” ya da 2 dakikalık “Son Dakika” bölmelerinin avantajıyla listeyi allak bullak eden bir kanal izleyici profilinin eğilimlerini yansıtabilir mi? Hayır.

Ortada ciddi bir adaletsizlik var. Haber bültenleri ve haber kanalları ayrı ölçülmeli, listeye giremediği için yayından kaldırılan daha uzun programlara haksızlık edilmemelidir...

İlk yüz listesinin mevcut durumundan gidersek, tek suçu parçalara bölünmeden birkaç saat yayında kalmak olan birçok program tarihe karışır, benden uyarması!

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERköşe yazarları