ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET
ENES BATUR FİLMİNİ KİMLERLE İZLEDİM?
Vizyondaki ilk üç gününde 454 bin 373 kişiyi sinemalara çeken ‘Enes Batur Hayal mi Gerçek mi?’ filmini izledim.
Bulvar 216’daki gittiğim 13.45 seansında 14 izleyici vardı, YouTube’da yakaladığı şöhreti sinemaya taşıyan Batur’un filmi için gelen... Yanımda, annelerinin bırakıp çıktığı ilköğretim çağındaki üç çocuk, arkamda iki kadınla dört çocuk ve benim dışımda dört yetişkin...
Bir yandan filmi izlerken, bir yandan da çocukların YouTube’da takip ettikleri Enes Batur için neler dediğini not ettim.
Filmin başında Enes Batur’un odasındaki yerli bir bilgisayar oyununun afişini gören çocuklardan biri, “İki gün önce ben de aynısını aldım” dedi yanındakine…
Bir diğeri filmin sonuna doğru, “Şimdiye kadar hiç küfür etmedi” dedi.
Çocuklardan, “Fragmanlarda bu sahne yoktu” diyenler de oldu, kızıp kırdığı çocuk hayranının telefonu yüzünden Batur’a kesilen cezanın adaletsiz olmadığını söyleyen de…
Bu profile bakarak filmin sadece çocuklara hitap ettiğini düşünmeyin. Eğitim çağında çocuğu olan her ailenin izlemesi gereken bir iş ‘Enes Batur Hayal mi Gerçek mi?’… Çünkü hayallerinin peşinde koşan Batur’u onun için hedefledikleri hayatın içine hapsetmeye çalışan annesinde eşimi, babasında da kısmen kendimi gördüm…
Şu ana kadar filmi izleyen anne babaların da Ceyda Düvenci ile Bekir Aksoy’da kendilerini gördüklerine eminim…
YouTube’da bugüne kadar Enes Batur’un bir tane videosunu izlemedim. Batur’u, filmin yapımcısını, yönetmeni Kamil Çetin’i, senaristleri Enver Sülük ve Büşra Nur Karahan’ı tanımam. Üniversitede okuyan bir genç babası olarak, izleyenlere hayallerinin peşinden gitmeyi ve arkadaş kıymeti bilmeyi çok iyi anlatan bu filmi, tüm ebeveynlere tavsiye ederim.
‘UFAK TEFEK CİNAYETLER’ DİZİSİNİN BAŞINA GELEN
“Dizimizin aile yapısına uygun olmadığını düşünen, Oya ile Serhan’ın ilişkisini ‘yasak aşk’ olarak algılayan bazı izleyicilerimizin şikayeti üzerine maalesef RTÜK dizimize yüklü bir miktarda para cezası kesti. ‘Ufak Tefek Cinayetler’in yayından kaldırılmasını istemiyorsanız, bu gönderiyi beğenip, paylaşın.”
Star TV’de yayınlanan Ay Yapım’ın dizisi ‘Ufak Tefek Cinayetler’ adına sahte hesap açan birinin uydurduğu kuyruklu bir yalan bu…
Mark Twain boşuna dememiş, “Gerçek, ayakkabılarını giymeden yalan dünyayı üç kez dolaşır” diye… Edebiyat dâhisinin dediği bir kez daha doğru çıktı. Ay Yapım, “Yalan bu. Hukuki işlem başlatacağız bu yalanı çıkaranlar hakkında” açıklaması yaptı. Takipçi kazanma adına bu yalanı uyduran hesabı kapattırdı ama bir kez daha gerçeğin etkisi, yalanın cazibesi karşısında cılız kaldı.
THY BUNU YAPMALI
Dünyada obezlerin sayısı zayıflardan fazla. Peki bizde durum ne?
2016 Türkiye Sağlık Araştırmaları sonuçlarına göre, nüfusumuzun neredeyse yüzde 20’si obez, yüzde 38’i de fazla kilolu. Kilosu normal olanların oranı ise yüzde 42.
Hal böyleyken, Türk Hava Yolları’nın yolcularına hâlâ beyaz undan yapılan sıcak sandviç ikram etmesine ne demeli?
Diyabet nedeniyle beyaz unu hayatından çıkarmış, kilosu fazla çoğunluktan biri olarak, diyetisyen Müge Özyurt Şafak’ın sosyal medyada THY’ye yaptığı “Lütfen sandviç için çavdarlı veya tam buğdaylı alternatiflerle obezitenin önlenmesine destek olun” çağrısını destekliyorum.
GÜNÜN SÖZÜ
Anlamayanlar için dilimi, değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum. (Kurt Vonnegut)
SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET
CEZA BİTTİ, NEREDE KALDIK?
Show TV’de uzun süredir ekranda görmediğimiz bir altyazı vardı
Show TV’de uzun süredir ekranda görmediğimiz bir altyazı vardı. Yazı, ‘’Kuruluşumuzun, 2, 3, 7, 10 ve 14 Kasım 2017 tarihlerinde saat 15.30’da yayınladığı Seda ve Uğur’la adlı programda...” diyerek geçiyordu. Seda Sayan ve Uğur Arslan’ın birlikte sundukları ‘Seda ve Uğur’la‘ya gelen yasak, kanalın bu saat dilimine de ceza getirmişti ve belgesel yayınlanıyordu. Program bugün tekrar başlıyor. Gündüz kuşağı işleri sosyolojik açıdan faydalı buluyorum. Toplumun, ilişkilere ve birlikte yaşamaya bakışının ipuçlarını veriyor. Sonuçta ister istemez kantarın topu hep kaçıyor ve sansasyon dedikleri tuzağın içine düşüyor.
Seda Sayan bu konuda göze batan bir isim. Hale Soygazi için haftalarca ‘Murat Şar senin oğlun mu?’ sorularına cevap arayan programlar yapıldı mesela. İddialar havada uçtu, iş DNA’ya oradan da mahkemeye gitti. Sonra? Tık yok. Bu konuyla ilgili bölümü izledim. Dizi gibi, arkası yarın şeklinde sunuldu. İş, ‘Bu vatandaşımızın annesidir ya da değildir’ aşamasına geldi. ‘Şar, Soygazi’nin oğlu değilse, Sayan program yapmasın’diye yazmıştım. Bir haber yok hâlâ! Eğer Soygazi anne değilse, bu durumda Sayan ne yapmalı?
Program format değiştirdi ve Sayan artık tek başına sunuyor. İlk bölüm, Gülben Ergen’le gerçekleşti. Ergen, basına malzeme verecek kaynağın bol olduğu bir isimdi. Nitekim öyle oldu. ’Gülben Ergen’den olay açıklamalar’ diyerek, ortalık yıkıldı! Bugün ceza bitti, yayın kaldığı yerden devam edecek. Programa, Nihat Doğan konuk olacak. ‘Doğan olay yarattı’ şeklinde başlıkları görür gibiyim!
'EN ÇOK MÜZİK KANALI BİZDE'
Müzik kanallarıyla ilgili yazımda, Turkcell TV’nin müzik kanallarının olmadığını yazmıştım. Turkcell TV’den, “En çok müzik kanalı taşıyan platformlar arasındayız. Şu an 13 müzik kanalımız var. Bu rakamın içerisine radyo kanallarımız dahil değil” açıklaması geldi.
D-SMART FİLMLERİ
Okurum Doğan Akyar, ‘D-Smart Movie Classic’de aynı filmleri görmekten bıktık. Şimdi de eski Türk filmleri yayınlayacakmış. Artık bunları da sürekli gösterirler” diyor. Gördüğüm kadarıyla, dijital platformlar özellikle film konusunda büyük bir rekabet içinde. Küçüğü, büyüğü fark etmiyor. Sanki D-Smart bu alanda biraz daha yavaş mı koşuyor? Yapılan şikayetten bu anlaşılıyor.
MESUT YAR-POSTA
TÜRAM büyük iş
İstanbul’a 70 km. uzaklıktaki Silivri’ye yıllar var gitmemiştim. Bölgenin bu kadar geliştiğini görmek bana büyük heyecan verdi. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın, tarımı geliştirmeye verdiği emek ayakta alkışlanmaya değer.
★
‘Düşünen İnsanlar’, aydınlar yetiştiren köy enstitüleri ülkenin gelişimine büyük katkı sağlamalarına rağmen 1954 yılında anlaşılmaz bir nedenle kapatılmıştı. Sosyal demokrat Başkan Özcan Işıklar köy enstitüleri efsanesini Silivri’deki uygulamalı tarım koleji TÜRAM Özel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’yle diriltmiş.
Türkiye’de bir belediyenin açtığı ilk ve tek Anadolu lisesi burası.
★
TÜRAM’da 67 öğrenci var. Eğitim de görüyorlar öğretim de. Hepsi pırıl pırıl çocuklar... Çevredeki tarımla ilgilenen orta halli ailelerin zeki, çalışkan evlatları...
Köy enstitülerini yaratan CHP’li efsane Milli Eğitim Bakanı merhum Hasan Ali Yücel’i saygıyla nasıl anıyorsak, Silivri bugün ve yarın Özcan Başkan’ı da öyle anacak. TÜRAM büyük iş. Tebrikler.
MEVLÜT TEZEL-SABAH
Ajda Hanım, metrobüse de bekleriz
Ajda Pekkan en büyük hayalini açıkladı: "Bir gün kendimi kamufle edip elime de bir dergi alıp metroya binmek, insanları gözlemlemek istiyorum. İstanbul'da hiç metroya binmedim, nasıldır bilmiyorum. Merak içindeyim." Ajda Hanım, boş verin metroyu, tam iş çıkısı saati Zincirlikuyu, Mecidiyeköy ya da Avcılar duraklarından metrobüse binin. Bu yaşanması daha büyük, daha çılgın bir hayal olur.
Ajda Hanım, metrobüse binmek için kapıların nereye denk geleceğini tahmin etmek önemli, yere atılan izmaritleri takip edin. Ajda Hanım, binerken önünüzdeki insanı itmekten çekinmeyin, acırsanız acınacak hale gelirsiniz, metrobüse binemezsiniz!
En önemlisi; içeri girdiğinizde kapıya yakın durun, kapı her açıldığında hayatta kalmanız için gerekli olan temiz havaya kavuşmuş olursunuz.
Şaka bir yana ultra mega starın hayali de böyle oluyormuş.
Hayaller metro, hayatlar VIP araç!
Acı gerçek
SABAH'ın haberine göre; ünlülerin diyetisyeni Şeyda Coşkun hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı. Coşkun hakkında, izinsiz ve yetkisiz sağlık hizmeti verdiği için dava açıldı.
Coşkun'un, Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü diplomasından başka sağlık hizmeti vermeye yönelik bir yetki belgesi yokmuş iyi mi?
Şeyda Coşkun, Galatasaray Basketbol Takımı'nın eski koçu Ergin Ataman ile bir otelde görüntülenince popüler olmuştu. Coşkun, önceleri ünlülerin yaşam koçu diye nam salmıştı, şimdi ise izinsiz, yetkisiz sağlık hizmeti verdiğini öğrenmiş olduk.
Coşkun'u magazin basını ünlü yaptı. Gülben Ergen, Hacı Sabancı, Derya Baykal, Gülşen, Hadise vs. birçok ünlü, bir beden eğitimi öğretmenine yaşam koçu, diyetisyen diye dünyanın parasını ödedi.
Kişi başı 3 bin dolar ücret talep eden Coşkun'un aylık kazancının 200 bin lirayı bulduğu ileri sürülüyor.
İyi para; aldatılan ünlüler tazminat davası açabilir aslında.
SABAH'ın bu özel haberi Türkiye'de ünlü olmanın ne kadar kolay olduğunu, birçok ünlü ise vizyonunun ne kadar düşük olduğunu gösteriyor. İşte buna acı gerçek denir!
Bu ödülü almaya gider miydiniz?
Hep en iyi filmleri, Oscar'a aday gösterilen yapımları yazıyoruz. Bir de kötü filmler var, vaktinizi boşa harcamamak adına uzak durmanız gerekecek kadar kötü filmler!
Oscar adaylarıyla aynı dönemde açıklanan ve yılın en kötülerini belirleyen 38. Altın Ahududu Ödülleri (Razzie Ödülleri) adayları açıklandı. En kötü film adayları şöyle: 'Sahil Güvenlik' (Baywatch), 'Emoji Filmi' (The Emoji Movie), 'Karanlığın Elli Tonu' (Fifty Shades Darker), 'Mumya' (The Mummy), 'Transformers: Son Şövalye' (Transformers: The Last Knight) 2002'de Oscar kazanarak tarihe geçen Halle Berry, 2005 yılında 'Kedi Kadın'daki performansıyla 'En Kötü Kadın Oyuncu' dalında Altın Ahududu Ödülü'ne layık görülmüştü. Berry'nin, törene bizzat katılıp ödülünü alması olay olmuştu. Berry, organizatörlere 5 dolara mal olan plastikten yapılma Ahududu Ödülü'nü aldıktan sonra "Çok teşekkür ederim. Hayatım boyunca, burada olacağımı hiçbir zaman düşünmemiştim.
Annem bana eleştiriyi kabul etmeyi öğretti. Onun dediği gibi, ödülü gülümseyerek alıyorum ve eleştirinizi kabul ediyorum" diye konuşmuştu.
Bu konuşma bence Oscar ödülü kadar değerliydi. Bizde en iyilere aday gösterilen oyuncular bile organizasyonu arayıp ödül almayacaklarını öğrendiklerinde törene katılmıyorlar!
Tim Cook bırak bu işi
Dünya Halleri sitesinin haberinde; Tim Cook'a göre okullardaki teknoloji kullanımına sınır getirilmesi gerekiyor.
Cook, ayrıca yeğeninin sosyal medya kullanmasını istemiyor.
Cook'un ilginç açıklaması şöyle: "Teknolojiyi çok fazla kullanarak başarıya ulaşabileceğimizi düşünen bir insan değilim. Bu duruma onay vermiyorum. Bilgisayar destekli derslerde bile (grafik tasarım gibi) teknoloji baskın olmamalı. Konuşup anlayabileceğiniz konseptler hâlâ bulunmakta. Çocuğum yok ancak bazı sınırlar belirlediğim bir yeğenim var.
Ve bazı konularda ona izin vermiyorum: Sosyal medya kullanımı gibi." Şaka gibi ama Tim Cook, cep telefonundan tablete dünyada en çok teknoloji ürünü satan şirketlerden biri olan Apple'ın CEO'su...
Sosyal medya, Apple gibi markalar sayesinde zirve yaptı ve insanları bağımlı hale getirdi.
İnsanları cep telefonlarına, tabletlere tutsak et sonra da 'Teknolojinin fazlası zarar' de ve yine alkışı sen kap. Yok böyle bir ikiyüzlülük!
Cook Amca madem bu kadar endişelisin, yeğenine sosyal medyayı yasaklıyorsun; o zaman yapma bu işi, insanlara fazla teknolojinin zararlarını anlatan konferanslar düzenle! Kazandın kazanacağın kadar!
