MESUT YAR-POSTA
Şimdilik Star’da ama...
Kanal D ile anlaşmıştı. Hatta öyle ki Gülse Birsel kanalın yeni sezon tanıtımlarında boy göstermişti...
Ama “Aile Arasında” filminden sonra başlayacağı dizi (Jet Sosyete) ön anlaşma yaptığı kanalda değil Star TV’de kaldı...
Dün bu köşeyi okuyanlar dizinin, içinde sinema filmi ve çeşitli içeriklerin bulunduğu bir BKM (Beşiktaş Kültür Merkezi) satış paketinin içinde olduğunu öğrenmişti...
“Demek ki” diyorum, “Hemen her kanalın peşinde olduğu bu paket de Star TV’de kalmış oldu...”
Ama bir yandan da yazdığım dünyanın TV dünyası olduğunu biliyor ve ekliyorum; “Bu mesele daha çok su kaldırır...”
Ne gereği vardı?
Sunucu Dilay Korkmaz “Star Life” (Star TV) programını olması gerektiği gibi sunuyor. Ne bir gram fazla ne de bir gram eksik...
Bir magazin programının aktarıcısında olması gereken duruş, ses ve sadeliğe sahip. Terbiyeli de...
Durduk yerde şarkıcı Demet Akalın’ın “Çok aramışlar mı?” eleştirisine uğrayınca açıkçası şaşırdım... “Star Life” bir dizi, yarışma ya da talk şov filan değil. Emmy Ödülleri için filan da yarışmıyor...
Hâl böyle olunca insan, “Demet Hanım bir sunucuda acaba hangi kriterleri arıyor?” diye merak ediyor... Magazin sunucusunun magazin malzemesi olması çok demode bir gelenek. Aklı ve işinin başında olması da çok doğru bir seçim...
Ha illa eleştirecek bir şey ararsak “sadece kıyafetlerini çok arıyor mu?” diyebiliriz. O da onun tercihi değil. Kimsenin kalbini kırmayalım. Kendi kalbimizin kırılmasını istemiyorsak hele...
Bahar’ı unutturdu
Gaye Turgut Evin bu köşede yıllar boyunca Bahar olarak kendine yer buldu. Çünkü “Beni Affet” (Star TV) dizisinde odak noktasındaydı ve başına gelmeyen kalmamış bir karakter olarak eleştiriye sürekli malzeme taşıyordu...
Gaye Turgut Evin’in hayat verdiği yeni karakter Çiğdem Teğmen önceki gün sosyal medyada liste başı oldu. “Savaşçı”da (FOX) çıkardığı performans kendi deyimiyle hayatının ilklerinden biriydi. Ve sadece benim değil izleyicinin de tam notunu aldı...
Açıkça söylemek gerekir ki, genç oyuncu beş yıl hayat verdiği Bahar’ı unutturdu. Artık herkes ondan “Çiğdem Teğmen” olarak bahsediyor. Budur!
YANIT GELDİ!
Geçtiğimiz hafta sormuştuk. “‘Çukur’ (Show TV) dizisinin yükselişi önümüzdeki haftalara da sıçrar mı?” diye...
Pazartesi gecesi AB grubunda “Söz” (Star TV) ile arayı biraz daha açtı. Sanıyorum şu en heyecanlı bölüm geleneği sürüp gidecek. Bir parça eskiyen rakibi “Söz”ün kitleler üstünde uyandırdığı heyecan bitene kadar…
Vallahi o da toplam izleyici grubunda “şimdilik” mümkün görünmüyor. Bütün kötülerin bütün iyilerin babası olduğu dizide izleyiciyi şaşırtacak bir detay mutlaka bulunuyor. Son sözüm budur!
Direkten dönebilir mi?
“Kaybolan Çiçekler”in (FOX) yapım şirketiyle konuştum. Programın bu hafta sonuna kadar deneme süresine alındığı söylendi...
Bu şu demek, “‘Kaybolan Çiçekler’in reytingi yükselirse ekran yolculuğuna devam edecek”...
Peki program bitirildiğinin söylendiği cuma günü ne kadar, haftanın ilk günü olan pazartesi ne kadar izlendi dersiniz? Cuma günü en çok izlenen yüz program listesinde 41. sıradaydı. Pazartesi ise listeye 36. sıradan girdi. Yükseldi yani. Çiçekler ortadan kaybolmayabilir, haberiniz olsun!
OYA DOĞAN-VATAN
Not almadan izlenemeyen dizi: DARK
Netflix Dark’ı eklediğinden beri izleyeceğim diziler listeme girmişti ama bir türlü başlayamamıştım. Fakat kimi görsem Dark’tan bahsedince artık izlemek zorunlu hale geldi. Geçen hafta oturup 10 bölümü izledim. Fakat bu diziyi izlemek öyle kolay olmadı. Sürekli başa alıp kaçırdığım noktaları not alarak ilerledim. Çünkü Dark, kafanızı dağıtmak için izleyebileceğiniz bir iş değil! Tam tersi anlamak için ekstra bir konsantrasyon göstermeniz gerekiyor. Almanca olması da işi zorlaştırıyor. Çünkü İngilizce dizi izlemeye alışan beynim biraz zorlandı Almanca’da...
Başta garipsedim, alt yazıyı kaçırdım ama ilk bölümden sonra alıştım. Öncelikle Dark’ı izlemeye karar verdiyseniz ilk önerim kaleminizi defterinizi yanınıza alın. Çünkü kim kimdir listesi yapmanız gerekebilir. Dark, zaman kavramını irdeliyor. Geçmiş, gelecek ya da şimdi. Her şey birbirine bağlanıyor. Geçmiş geleceği etkiliyor zannediyorsun ama bu hikayede gelecek geçmişi etkileyebiliyor. Ne, nasıl, kim önemli değil Dark’ta... Asıl mesele nasıl olduğu değil, ne zaman olduğu... Dizinin bir başrolü de yok! Herkes başrole çıkabiliyor. 33 yıl döngüsü işleniyor dizide... O nedenle 2019,1986 ve 1953 yılları arasında bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Kaybolan çocukları zamanda arıyorsunuz. Karşınıza inanılmaz sürprizler çıkarıyor. Spoiler vermeden anlatması zor. Ancak her bölüm bittiğinde diğer bölümü açmak zorunda hissediyorsunuz kendinizi. Sanırım Lost’tan beri elimize kağıdı kalemi aldırtıp kim kimdir, hangi zamanda olmuştur notları aldırtan başka bir dizi olmamıştı. İlk sezon finalinde ise çok daha cezbedici bir yolculuğun başlayacağı sinyali veriliyor. Şimdiden ikinci sezonu bekler hale geldiğimi söyleyebilirim.
Dolunay final yapıyor
Özge Gürel, Can Yaman, Hakan Kurtaş ve Necip Memili’nin başrollerini oynadığı Dolunay, bu hafta son bölümüyle ekrana gelecek. 26 bölüm sürecek olan dizi aslında yazın büyük sürprizi olarak başlamıştı. Ancak kış sezonuyla birlikte düşüşe geçti. Ancak reyting düşüşünün nedeni hava durumu değildi. Hikayenin tek bir noktada kalmasıydı. Maalesef 130 dakikadan kısa olmayan Türk dizileri için romantik komedi türlerinin gençlik aşkının yanına farklı hikayeler eklemesi gerekiyor. Çünkü yabancı dizilerde 10 bölümde izlediğimiz şeyi biz bu süreler nedeniyle 2 bölüme sıkıştırılmış halde izliyoruz. Hal böyle olunca hikaye çabuk tükeniyor ve özellikle Türk dizilerinde 6’ncı bölümden sonra tehlike sinyalleri çalmaya başlıyor. Ne yazık ki, Dolunay’ın başına da bu geldi. Ferit ve Nazlı arasındaki inatlaşma, birbirlerine ilan-ı aşk, Bulut’un velayeti ve Asuman’ın yaptıkları arasında sıkışıp kaldı dizi... 10’uncu bölümden itibaren aileleri devreye sokup, yan hikayeleri açsalardı durum farklı olabilirdi. Olan oldu, Dolunay bu hafta finale gidiyor. Bu devirde romantik komedi dizisini 26 bölüm götürebilmek bile büyük başarı. Herkesin emeğine sağlık!
