UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

ALİ EYÜBOĞLU YAZDI: "NİLGÜN BELGÜN PAPARAZZİ OLDU!.."

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

ALİ EYÜBOĞLU YAZDI: "NİLGÜN BELGÜN PAPARAZZİ OLDU!.."

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

NİLGÜN BELGÜN PAPARAZZİ OLDU

"İstanbul Komedi Festivali”nde Nilgün Belgün’ün tek kişilik oyunu vardı Cumartesi akşamı Beşiktaş Kültür Merkezi’nde.

“Nilgün Belgün ile Aşk ve Komedi”, sanatçının beş yıldır sahnelediği bir gösteri...

Türkiye’deki azınlıkların yaşadığı Büyükada’da geçen renkli bir hayat, genç kızken platonik aşkı Metin Akpınar’la karı  koca oynama mutluluğuna erişen, dört evlilik yapan bir kadının hayatı eğlenceli olmaz mı?

Sanatçı, hayatından en renkli anıları oyuna dönüştürünce haliyle bol kahkahalı bir gösteri çıktı ortaya.

İçeri girdiğinde seyircilerin sevgisini alkışlarla gösterdiği Hülya Koçyiğit’le kulise geçtiğimizde sanatçı, “Gülmekten gözlerimden akan yaşlar yüzünden makyajım gitti” dedi.

Sanatçının şovundaki Abdullah Şahin, İlhan Gencer ve Atilla Demircioğlu ile evlilik maceraları, bir düğün çıkışında giydiği frag yüzünden vale sanıp otomobilini istediği kişinin Özcan Deniz çıkması, Ahmet Hakan’la gittikleri Günay’daki Emel Sayın konserinde çekip sosyal medyadan paylaştığı videoyla nasıl paparazzilik yaptığına dair anlattıkları izleyen herkesi kahkahaya boğdu. İşte Belgün’ün o macerası:

“Sabah kalktım ki cep telefonumda onlarca cevapsız çağrı. En çok arayan numara yine aradı. ‘Nilgün Hanım, akşam çekip paylaştığınız videoyu hemen silin. Çünkü görüntüde ben varım ve karşımdaki de sevgilim. Eşim takipçiniz, o görmeden videoyu kaldırın’ deyince adama, Hülya Avşar’ı dinleseydin. O,  ‘Çapkınlığı gizli yapın’ demedi mi size? Eşinle gitmen gereken yere sevgilinle gidersen katlanacaksın bedeline deyip, kaldırmadım videoyu.”

Asuman Dabak’ın başına gelen kaza

Geçen hafta ayak bileğindeki parçalı kırık nedeniyle ameliyat olan ayağı alçıya alınan Asuman Dabak’ın başına gelen kaza ilginç. Otoparkta yaşananan görünmez kaza şöyle oldu.

Asuman Dabak’ın da içinde olduğu otomobili kullanan arkadaşı otoparkta gördüğü ilk yere girdi. Otomobil durunca Dabak, “Ben ineyim, sen daha rahat park et” dedi ve kapıyı açıp, ayağını yere koydu.

Oysa otomobili kullanan oyuncunun arkadaşı o sırada daha iyi bir park yeri için arayış içindeydi. Otomobildeki müziğin sesinden Dabak’ın dediğini duymayan, başka yere baktığı için Dabak’ın kapıyı açıp indiğini görmeyen arkadaşı, gaza basınca olanlar oldu.

Arkadaşı gaza basınca Dabak’ın ayağı tekerin altında kaldı. Hastaneye kaldırılınca ayak bileğinde parçalı kırık tespit edilen oyuncuya doktorlar ameliyatla platin taktı, ayağını alçıya aldı. Acil şifalar sevgili Asuman Dabak.

GÜNÜN SÖZÜ

Dediler ki; gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki, gönüle giren gözden ırak olsa ne olur? (Mevlana)

 

MEVLÜT TEZEL-SABAH

FETÖ tezlerini savunan dizi

Netflix- ABC'nin dünyaca ünlü dizisi 'Disgnated Survivor'ın son bölümünde; kurmaca bir öykü de olsa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın aşağılanması, Türkler'e ağır küfürler edilmesi ve FETÖ'nün demokratik Türkiye için tek umut olarak gösterilmesi büyük bir skandal ama bu skandalı iyi okumak lazım.

Önce kısa bir özet geçelim: '24' dizisinden tanıdığımız Kiefer Sutherland'in ABD Başkanı Tom Kirkman'ı oynadığı dizide, Türkiye Cumhurbaşkanı 'Fatih Turan', Beyaz Saray'ı ziyarete gidiyor ve "Ülkemde darbe yapmaya çalışan 'Nuri Şahin' isimli teröristi bize iade etmemek, stratejik müttefikliğe aykırı" diyor.

ABD Başkanı Kirkman ise, "O bir düşünür ve eğitimci" diye karşılık veriyor.

Daha sonra Oval Ofis'e geçen iki liderin tartışması daha da büyüyor. ABD Başkanı, 15 Temmuz darbe girişimini 'Nuri Şahin'in yapmadığına dair istihbaratları olduğunu belirtiyor.

Turan da "İstihbaratınız yanlış!

Ve artık üslerimizi hak etmiyorsunuz.

Belki de Rusya hak ediyordur" diyor.

ABD Başkanı, 'Türk düşünür' olarak nitelendirdiği ve Türkiye'nin demokrasi içinde kalması için en önemli şans olarak gördüğünü söylediği 'Nuri Şahin'i Beyaz Saray'a davet ediyor. 'Şahin'in "Ben bir devrimciyim" diyerek kendini anlattığı Oval Ofis'teki görüşmede Başkan kendisine, yaptıklarına hayran olduğunu ve ABD'de güvenle yaşamaya devam edebileceğini söylüyor. Cumhurbaşkanı Turan da Türkiye'yi NATO'dan çıkartabileceğini söyleyerek rest çekiyor vs.

ALGI OPERASYONU

Tamamen FETÖ tezlerini savunan böyle bir senaryo yazmak için ya Türkiye düşmanı olmak gerekiyor ya da FETÖ'cü. Komediye bakar mısınız? FETÖ, demokratik ve laik Türkiye için tek umut kaynağıymış!

Belki de FETÖ lobisi para karşılığında böyle bir senaryoyu yazdırdı.

Dizinin seti; FETÖ'cülerin kendilerine adeta üs edindikleri Kanada'nın Toronto kenti!

Ünlü yazar David L. Robb, 'Hollywood Operasyonları' kitabında şöyle der: "Amerikan filmlerinin devletin müdahalesinden bağımsız olduğunu sanıyor olabiliriz ama gerçekte Pentagon, uzun yıllardan beri film yapımcılarına neyi söyleyip neyi söylemeyeceklerini dikte ediyor." Pentagon ve CIA; komünizmle mücadele ederken, Ortadoğu'yu kaosa sürüklerken, farklı ülkelerde birçok darbeyi desteklerken de hep Hollywood'u kullandı. Asıl üzerinde düşünülmesi gereken konu ise şu; 'Disgnated Survivor' dizisindeki kadar ağır olmasa da, son dönemde Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan yayınların sayısı arttı.

Belki de 'üst akıl' çoktan, Hollywood sineması ve dizi sektörünün Türkiye'ye karşı algı operasyonu düzenlemesi için düğmeye bastı.

Dünyada çekilen dizilerde, filmlerde ve medyada, Türkiye adım adım Batı dünyasından uzaklaştırılıyor, askeri operasyon düzenlemeye müsait bir Ortadoğu ülkesi gibi yansıtılıyor. Aslında bu bildik bir senaryo ama ulus olarak her zamankinden daha uyanık olmalıyız. Bu senaryoyu Türk halkına anlatmak kolay, asıl önemli olan dünyayı ikna etmek. Peki, bunun için ne yapıyoruz? Eğer FETÖ lobisi çok izlenen bir ABD dizisinde propaganda yapma fırsatı buluyorsa; yurt dışındaki elçilerimiz, danışmanlarımız, derneklerimiz ve TRT World başta olmak üzere medya organlarımız ne yapıyor?

Naim’in başarısının sırrı

Şimdiki gençler için Naim Süleymanoğlu ne ifade ediyor bilmiyorum.

Biz 80 kuşağı çocukları ve büyüklerimiz için Naim, elbette daha büyük anlam ifade ediyordu. Naim, 12 Eylül darbesinin silindir gibi ezip geçtiği bir ulusu, kırdığı rekorlar ve kazandığı sayısız madalya ile kendine güvenmesini sağlayan spordaki en önemli figürdü, gerçek bir kahramandı.

O 'dünyayı kaldıran adam'dı, Guinness Rekorlar Kitabı'na giren ve Time dergisine kapak olan tek Türk sporcuydu.

Naim, dünya sporu için de büyük bir kayıp. Üç olimpiyat altın madalyası, yedi dünya şampiyonluğu ve altı Avrupa şampiyonluğu vardı. Tam 46 kez dünya rekoru kırdı; bazı rekorları hâlâ geçilebilmiş değil.

Naim, siyasi açıdan da önemli bir figürdü. Türkiye'ye kaçmadan önce Bulgaristan'da el üstünde tutulan, yurt dışına çıktığında kaçmaması için peşine üç-dört koruma takılan bir rekortmendi. Lakin Naim, Bulgaristan'daki Türklere yapılan zulümlere daha fazla dayanamadı ve rahmetli Turgut Özal'ın da gayretiyle Türkiye'ye kaçtı. Naim, Türkiye'ye kaçarak Bulgaristan'daki Türkler'e yapılan zulmün dünyada daha çok duyulmasını sağladı.

Naim'in bir Türk efsanesi olmasından ne kadar gurur duysak da onu dünyanın en büyük sporcularından biri yapan sosyalist eğitim sistemi ve Rus disiplini olduğunu hatırlatmakta fayda var. Naim; aslında spora güreşle başladı, hırslı ve çalışkandı ama bir türlü başarı elde edemiyordu.

Naim'i Enver Türkileri tespit etmiş, onu uzun süre izledikten sonra, birtakım testlerden geçirip haltere başlamasına vesile olmuş.

Çocuklara sporda başarılı olmaları için her türlü fırsatı sunan, onları bilimsel metotlarda geliştiren sosyalist eğitim sistemi; babası Mastanlı-Kırcaali otobüs hattında şoförlük yapan, fakir bir ailenin çocuğu olan Naim'den de bir rekortmen çıkarmayı başardı. Naim'in başarısını sadece genetik mirasa bağlamak hata olur.

Bugün hâlâ kırılamayan o rekorlar, daha çocuk yaşta yapılan ağır idmanlar ve bilimsel metotlar sayesinde oldu.

Hayatı baştan ayağa sürükleyici bir roman olan, Bulgaristan'ın Türkler'e yaptığı zulme karşı direnişin sembolü ve dünyanın gelmiş geçmiş en büyük sporcularından biri olan Naim Süleymanoğlu'nun filminin çekilmemesi büyük bir vefasızlık aslında.

Umarım bundan sonra çekilir de çocuklara ilham kaynağı olur.

Bizlere yaşattığın büyük mutluluklar için sana sonsuz teşekkürler Cep Herkülü.

Mekanın cennet olur inşallah.

Güle güle tarihin en başarılı Türk sporcusu...

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERKÖŞE YAZARLARI