ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET
TÜRKİYE’NİN TEK EKSİĞİ LOBİCİLİK
Türkiye’de yıllardır sinemada salon tekeli oluşturup oluşturmadığı tartışılan Mars Cinema Group’un çoğunluk hisselerini 2016’da kim aldı?
800 milyon dolar veren Güney Koreli CJ CGV CO... İzleyen her Koreliyi ağlatan “Ayla” filmi, Türkiye’de vizyona girdi, ama Güney Kore’de giremedi. Gösterilen gerekçe şu:
“Sinema salonlarının bir yılı dolu, yer yok.”
Gerçek sebep bu mu, yoksa sürekli kendi yıldızlarını yaratıp, onlarla film çeken Güney Korelilerin pastadan yabancılara pay vermek istememesi mi? Onu bilemem, ama şunu söyleyebilirim. Şayet Türkiye’nin en zor zamanında yardım ettiği Güney Kore’de güçlü bir lobisi olsa, bir şekilde sinemalarını açarlardı “Ayla”ya. Çünkü Türkler kadar Güney Korelilerin de filmi bu...
“Ayla”nın Seul’de galası oldu, ama Türkiye’nin Seul’de düzenlediği Film Festivali’nde... Açılışa davet edilen bir avuç Güney Koreli izleyebildi filmi... “Ayla”nın ülke çapında vizyona girememesi sadece bize değil, Güney Kore halkına da haksızlık.
Türkiye’nin Los Angeles’ta Başkonsolosluğu, bir yığın Türk - Amerikan derneği var, ama Hollywood’un stüdyoları, film şirketleri, Akademi ve Altın Küre üyeleriyle sağlam ilişkileri olan, lobicilik yapan bir kurumu yok. O yüzden de, Türkiye’nin her yıl Oscar’a gönderdiği filmler yalnızları oynuyor Los Angeles’ta. Yapımcıların bireysel gayretleriyle filmlerini Akademi ve Altın Küre üyelerine tanıtmaya çalışıyor, ama samanlıkta iğne aramaktan farksız bu... Güçlü bir lobi yoksa arkanızda işiniz zor Oscar yolunda.
Benim bile ülkesine hizmete hazır birçok tanıdığım var Los Angeles’ta, Hollywood’da... Altın Küre temsilcimiz Barbaros Tapan, yıllardır ABD’de olan ve Hollywood’da film çeken Tekin Girgin, mesleğini Hollywood’da sürdüren yönetmen Biray Dalkıran, Hollywood filmlerine müzik yapan Pınar Toprak, Warner Bross’un film analisti Altay Ahmet Şahin...
Festivalle ilk adım
Tapan ve Girgin’in Kültür Bakanlığı’nın küçük bir desteğiyle başlattığı “Hollywood Türk Film Festivali”nin (HTFF) zamanla güçlü bir lobi merkezi olabilir. Yeter ki devlet istesin, Başkonsolosluğumuz, gece gündüz demeden ülkesi için çalışacak, ama FETÖ’cü olmayan onlarcasını bulur Los Angeles’ta yaşadığını beyan eden 20 bin Türk arasından..
“Türkiye’de bu işi en iyi ben bilirim” diyenin de Hollywood’da bir hiç olduğu, Akademi’ye filmin son teslim tarihini bile bilmediği, Oscar ve Altın Küre jürisinden bir kişiyi tanımadığı da ortaya çıktı.
O yüzdendir ki Türkiye’nin yıllarca dünyanın pek çok ülkesinde FETÖ’cülere bıraktığı lobicilik işine el atması şart; hem de acil olarak... Yurtdışında yıllarca ülkeleri için canla başla amme hizmeti yapan o kadar gönüllü var ki, devletin onları bulup, finanse etmesi, işi ehline teslim etmesi hiç de zor olmasa gerek.
GÜNÜN SÖZÜ
Gerçek ne kadar acı olursa olsun, hiçbir şey yalan kadar insanı yaralayamaz. (Tootsie)
SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET
‘UFAK TEFEK CİNAYETLER’, KOPYA MI?
'Ufak Tefek Cinayetler’ dizisi, ‘Grow Up’a benziyor, yok aslında ‘Pretty Little Liars’ın kopyası, eh içinde ‘BigLittle Lies’ da var... Bu durumu merak ettimve dizinin senaristi Meriç Acemi’ye sordum.Acemi, “Bunu bekliyordum” dedi.
‘Bu bir trend!’
Meriç Acemi, “Diziyi önce ileri, sonra geriye sarmak. Son zamanların popüler dizi kurgu mantığı bu aslında. Flash forward. (İleriye sarmak) Dünyadaki trend bu. Kurgu matematiği, hikayeler benziyor” dedikten sonra, yukarıda adı geçen dizilere yenilerini ekliyor, “The Affair’ (2014 Amerikan Showtime kanalı dizisi) mesela böyle.” Acemi, dünyaya dizilerini satan bir ülkenin, böyle bir risk (kopya çekmek) almasının mümkün olmadığını da sözlerine ekledi.
300 isim arasından seçildi
Dizideki karakterlerin liseli hallerini oynayan oyuncularla ilgili ortak görüş, benziyorlar ve iyi oynuyorlar şeklinde. Ablalarına benzeyen gençleri bulmak için 300 isim seçmelere çağrılmış ve görüşme yapılmış. Sadece bu roller için harcanan çaba bu şekilde. Bizde dizi fason üretim olduğu için, böyle ayrıntılar “Vay be” dedirtiyor.
‘Şışşt’ aslı nedir?
Toygar Işıklı ‘İçerde’ dizisindeki zil sesinden sonra, şimdi ‘Yüz Yüze’nin jenerik müziği yani ‘Şşş şşşt şşş’ ile konuşuluyor. ‘İçerde’nin müziği zil sesi olarak, Türkiye’de aylarca bir numarada kaldı. Işıklı, “Amerikalıların dahi listelerde görüp, telefonlarına indirdikleri bir tema” olduğunu söylemişti. Benzer bir durum ‘Yüz Yüze’ için de geçerli olabilir. Işıklı’ya ‘Nereden çıktı bu?’ diye sordum. Şarkıcı, “Yapımcılarımızla diziyle ilgili toplantılar sırasında karakterlerin birbirlerine ‘şşşt’ diye seslenmeleri üzerine konuştuğumuz sırada, ‘Bu tarz bir tema nasıl olur?’ önerisi geldi. Ben de bu fikir üzerine, ‘Şşşşt’i besteledim. Bu temanın en güzel yanı bence, birçok duruma uyması. Esprili bir anda veya aksiyon sahnesinde ya da gizli bir plan yapılırken kullanıldığında, tümüne uyum sağlıyor” şeklinde konuştu.
‘Zenginden ve doktordan bıktık!’
E-posta devri bitti, şimdi tweet zamanı. Ali Haydar Gültekin kardeşimiz, “Dizilerde zengin aileler görmekten bıktım. fakir fukara temizlikçi roller ya da hiç işe gitmeyen holding sahipleri” diye yazmış. ‘Total’ kardeşler nedense çok seviyor! Yasemin rumuzlu takipçimiz, “Doktorlardan artık bana fenalık geldi” demiş. Hem teve2’de hem de TV 8.5’ta yayınlanıyor.
OYA DOĞAN-VATAN
Beyaz eğlenceli bir açılış yaptı!
Beyaz Show izlemek benim için bir gelenek halini aldı. Olmadığında kendimi eksik hissediyorum. O nedenle 27 Ekim’de geri dönüşüne mutlu oldum. Üstelik güzel bir açılış yaptı. Konukları Acun Ilıcalı, Simge Sağın, Özge Gürel ve Murat Yıldırım’dı. Acun Ilıcalı deplasmandaydı ama dimdik durdu. Beyazıt’ın tüm soru paslarını aldı, göğsünde yumuşattı ve topu taca attı. Beyaz’la Göz Göze skeci eğlenmek için çekilmişti ama gerçekti. Şeyma Subaşı’nın ev hali adlı skeç, eğlenceliydi ama Şeyma Subaşı’na yöneltilen eleştirilerle de dalga geçiyordu. Ezcümle; Beyaz Show yeni sezonunu yüzümüzü gülümseterek açtı. Umarım tüm sezonu çok tekrara düşmeden geçirir.
İlk Öpücük’ü izleyin
Özge Gürel Kiraz Mevsimi’nde tanıştığım ve kısa sürede hayatımın vazgeçilmezleri arasına giren, enerjisiyle insanı etkileyen, öğrenme açlığıyla insanı şaşırtan, hep daha iyisini yapabilmek için çabalayan genç bir oyuncu. Bir de öyle güzel kalbi var ki, asıl onunla tanışmak bir ayrıcalık. Dolunay dizisinde Nazlı olarak harikalar yaratıyor. Şimdi de ilk sinema filmi İlk Öpücükle karşımızda... 50 İlk Öpücük filminin uyarlaması olan filmde Özge, Bahar karakterine hayat veriyor. Her güne aynı gün olarak başlayan Bahar’ı öyle güzel bir yerden yorumlamış ki, keyifli bir film çıkmış ortaya... Eğer aşka olan inancınız artsın istiyorsanız İlk Öpücük’ü izleyin derim.
Stil Avcıları bugün başlıyor
Moda yarışmaları son yılların en çok rağbet gören programları arasında yer alıyor. Benim gibi modayla hiç ilgisi olmayan biri de birkaç tüyo öğreniyor bu programlardan... Bugün Fox TV’de yeni bir moda programı başlıyor. Jüri koltuğunda Uğurkan Erez, Hakan Akkaya ve Demet Şener var. Erez ve Akkaya’yı daha önce bu tip yarışmalarda izlemiştik ama Demet Şener’in nasıl olacağını açıkçası merak ediyorum. Stil Avcıları’nda büyük bir malikanede, üç jüri üyesi, iki rakip takım, stil olmak için yarışan 10 genç kız olacak. Her cuma bir genç kız stil seçilecek ve bir çanta dolusu para kazanacak. Stil Avcıları’nın Yıldızlar Takımı’nda Şebnem Schafer ve Fatoş Seğmen olacak. Melekler takımında ise mida ikonu olmak isteyen on genç kız yarışacak. Bakalım, Türkiye’nin yeni moda ikonu kim olacak?
