UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

"KENAN İMİRZALIOĞLU VE SİNEM KOBAL ÇİFTİNDEN KÖTÜ BAŞLANGIÇ!.."

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

"KENAN İMİRZALIOĞLU VE SİNEM KOBAL ÇİFTİNDEN KÖTÜ BAŞLANGIÇ!.."

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

INTERPRESS’İN REYTİNG HESABI

Interpress Ajansı’nın hangi diziyi kaç kişinin izlediğine dair açıkladığı rakamlara itirazım var. Çünkü doğru değil o rakamlar.

TNS’in reytinglerinden hangi diziyi kaç kişinin izlediğini hesaplamanın yolu belli. TNS’in reyting evreni 57.290.000 kişi. Bir dizinin reytingini 572.900 ile çarptığınızda onu kaç kişinin izlediği çıkar ortaya.

Interpress’e göre Türkiye nüfusu 79 milyonsa 1 reyting 790 bin kişi demek! Al TNS’in reytinglerini çarp bu rakamla, hangi diziyi kaç kişinin izlediği çıkar ortaya. Bu hesaba göre “Total”de 10.02 reyting alan “Söz” dizisini 7 milyon 89 bin izliyormuş. “Söz”ü 7.65 reytingle AB grubunda izleyen sayısı ise 6 milyon.

Keşke Türkiye’de o kadar AB olsa, ama yok…

TNS’in ölçüm yaptığı 57 milyon 290 bin kişilik evrenin sadece yüzde 15.2’si AB grubu. “Söz”ün 657 bin olan AB seyircisini 6 milyon hesaplamak, elmalarla armutları toplamak gibi fahiş bir hata!

LOS ANGELES’TAKİ TÜRKLER ÇOĞALDI

Şimdiye kadar iş için birçok kez geldiğim Los Angeles’ta bu sefer dikkatimi çeken şey, burada karşılaştığım Türk  sayısındaki artış oldu...

Los Angeles’a giderken uçakta Ali Şen’in gelini Begüm Şen’i gördüm. Büyük oğlu Alp’i 17’sinde geçirdiği trafik kazasında kaybeden, küçük oğlu Süha Can’ı bu yıl Los Angeles’ta okula kaydeden Begüm Şen, o nedenle buraya yerleşti. Begüm Şen, kendisini İstanbul’a gittiğinde eski milletvekili olan babası Süha Tanık’la annesi Deniz Hanım’ın oğluyla ilgilendiklerini söyledi.

Los Angeles ve Santa Monica’da sohbet ettiklerimin çoğu  bilhassa öğrenim görenler - Türkiye’ye dönmeye niyetli değil. Hepsi de, hedeflerinin öncelikle okul bitince Amerika’da iş bulmak olduğunu, bulamazlarsa Türkiye’ye döneceklerini söyledi.

‘CADILAR  BAYRAMI’NA  BÖYLE HAZIRLANDILAR

Perşembe’den beri “1. Hollywood Türk Film Festivali” için Los Angeles’tayım. Her sabah kahvaltımı yaptıktan sonra Burbank’taki otelimizin etrafındaki cadde ve sokaklarda yürüyüş yaptım. Dört gün boyunca gerek otomobille gerekse yaya olarak birçok yeri dolaştım. Gördügüm şu ki şimdilerde Amerikalıların tek derdi var; o da 31 Ekim’de kutlanacak “Halloween”...

Milyon dolarlık villaların çoğunda öylesine hazırlık yapmışlar ki  Amerikalılar, “Cadılar Bayramı”na günler kala, milyon dolarlık villalar, sanki insanların yaşam alanları değil de, korku filmlerinin platosu...

Tuzu kuru Amerikalar, devleti yönetenler birçok ülke vatandaşına “giriş yasağı” koyup, vize verdiklerini de daha uçağa binmeden güvenlik önlemleriyle yıldırıp canlı düşmanları uzak tutunca, hayal dünyasının “kötüler”ine karşı günler öncesinden hazırlıklarını tamamladı.

İskeletler, cadılar, bal kapakları, mezar taşları, beyaz tüller ve pelerinlerle örtülü ağaçlar...

“Halloween”e hazır evler arasında öylesine başarılılar vardı ki, sanırsın korku filmlerinin sanat yönetmenleri yaptı o dekorları.

GÜNÜN SÖZÜ

“ Korktuğumuz yalnızlığın iyi yanları da var. Yalnızsan; yalancı arkadaşların, iki yüzlü dostların ve çekip gidecek bir sevgilin olmaz.” 

 

SİNA KOLOĞLU-MİLLİYET

GÜNDÜZ BAŞKA GECE BAŞKA

Pelin Çift gündüz ‘kaybolan, araları bozulan ve parçalanmış aileler’ kuşağında TRT 1’de ‘Hakkını Helal Et’ diyor. Gece, yaratılış, sırlar, tarih,  din ve sembollerle ‘Gündem Ötesi’ne gidiyor. Gündüzle gecesi farklı Pelin Hanım’ın.

Çıksınlar açık oturuma!

Yaz saati uygulamasını İTÜ destekliyor, Elektrik Mühendisleri Odası ise karşı. FOX’ta haberi vardı. Aralık 2016’da  ‘Benden Bir Tartışma Önerisi’ başlığıyla şöyle yazmışım: “Bu geçişi projelendiren ise İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü. Başkan ve ‘Yaz Saati Uygulaması (YSU) Güneş Işınımı, Güneşlenme Süresi ve Elektrik Tüketim Verilerine Bağlı Olarak Analizi ve Modellemesi’ projesinin yürütücüsü Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin ve projede yer alan İTÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi Koordinatörü Psikolog Cem Demirbaş ikna edilip mühendisler odası başkanı ya da bu çalışmayı yapan ekiple ekranda kozlarını paylaşsınlar. Haber kanallarının sayın yöneticilerine nur topu gibi bir tartışma programı önerisi.” bugün yine Gündemde.

Bakalım bu konuyu kim işleyecek?

Böyle müdürler kaldı mı?

‘Çember’ dizisinin son bölümünde başkomiser Barış ve komiser yardımcısı

Ayşe, cinayeti çözmek için liseye gidiyor. Çünkü olay, lise yıllarına dayanıyor. Elif

ve Selin, bir arabanın içinde cesetleri bulunan iki kadın. Bir de Begüm var. Müdire Hanım resimlere bakıyor. “Evet, hiç ayrılmazlardı. Aileleri iyiydi, kendileri akıllıydı, üçü de problemliydi” diye ayrıntı veriyor. Bu bilgiler, 12 yıl öncesine ait. Bugün gidin bir liseye, beş yıllık müdür bulur musunuz?

Okullarına sahip çıkan, evi gibi gören, yılların müdürleri ve öğretmenleri, eskidendi. 

Bit alarmı

Bit kovucu ilaç reklamı, ev ahalisinin dikkatini çekti. Sloganı, ‘Her gün bir fısla bitler uzakta’... ‘Bit alarmı, bit alarmı’ diye başlıyor. Annesi, bitli ama mutlu çocuğunun kafasına fıs diye sıkıyor. “Bit kovucu spreyle, salgından korunmak mümkün” mesajı daha da tedirgin ediyor. Salgın mı var? Ev ahalisinde de görüldü çünkü. Evet bu gerçek, boşuna reklamı çıkmıyor.

Bit nereden geldi?

 

MEVLÜT TEZEL-SABAH

Azerbaycan ve Karabağ’a sevgimizi kimse sorgulayamaz

Şampiyonlar Ligi'nde Atletico Madrid'e karşı tarihi bir başarı elde ettiği maçta kardeş Karabağ Futbol Takımı'nın tribünlerinde yapılan bir koreografi için kaleme aldığım yazıdaki bazı cümleler, sosyal medyada yanlış anlaşılmalara neden oldu. Konuyla ilgili dün yazdığım ve SABAH'ın internet sayfasında yayınlanan yazıyı, GÜNAYDIN okurlarıyla da paylaşmak istedim:

O maçta Karabağ taraftarları, A4 kağıtlarına Qarabağ yazıp şeffaf dosyaya koyup koreografi yaptılar. Tribün kültürüne aşina olanlar, taraftarların koreografi mücadelesini bilir. Taraftar grupları, güçleri yettiğince en görkemli koreografiyi yapmaya çalışırlar. Ben de son yazımda Karabağ taraftarının bu mütevazı koreografisiyle ilgili esprili bir yazı yazmaya çalıştım. Ama sosyal medyada büyük bir linçe maruz kaldım, bazıları organize hareket etti; Ermeni, kripto FETÖ'cü olduğumu vs. yazdılar. Bana ve aileme yapılan hakaretleri ise burada yazmaya terbiyem müsait değil.

OĞAN KIŞKIRTTI

Beni en çok şaşırtan ise bir dönem MHP'de vekil olan, milliyetçi çizgide siyasete devam eden Sinan Oğan oldu. Oğan; yazımda Karabağ taraftarına 'ezik' dediğimi iddia eden, 'hem kel hem fodul' gibi hakaret sayılabilecek ifadelerin yer aldığı, Azerbaycan halkını galeyana getirmeye çalışan tweet'ler attı. Hayretler içerisindeyim; daha önce sosyal medyada da komik bulunan bu koreografi ile ilgili yazdığım bir magazin yazısından milliyetçi siyaset mi yapılır?

Yazdığım yazı ortada, ben 'ezik' benzetmesini tribünlerde büyük örneklerini görmeye alışkın olduğumuz koreografilerin, Karabağ tribününe yansıyan mütevazı bir örneği için yaptım. Yazıda kesinlikle Azerbaycan halkına ve Karabağ taraftarına hakaret eden bir ifade yoktur. Yazılarımı takip edenler benim siyasi duruşumu biliyordur. Kardeş Azerbaycan halkıyla ne alıp veremediğim olabilir? Azerbaycan halkına ve Karabağ'daki haklı mücadelesine sonsuz saygı ve destekte bulunan bir gazetede çalışıyorum. Karabağ taraftarına hakaret etmem için benim çıldırmış olmam lazım! Bizim Azerbaycan ve Karabağ'a sevgimizi kimse sorgulayamaz.

Ne yazık ki, bazı Azerbaycanlı kardeşlerimiz biraz alıngan davrandı ve Oğan'ın yazdığı tweet'lerin etkisinde kalarak yazımı anlamadan, bazı insanların maksatlı başlattığı linç kampanyasına bilmeden destek oldular.

Ne yazık ki, son dönemde birçok köşe yazarı, yazılarında yanlış anlaşılmaya müsait ifadeleri cımbızlanarak linç ediliyorlar. SABAH gazetesi yazarı olunca bu linç kampanyaları daha organize, daha acımasız oluyor.

ÖZÜR DİLERİM

Şu anda sosyal medyada Ermeni olduğumu, Ermeni davasına destek verdiğimi yazan asılsız tweet'ler dolaşıyor ve insanlar bunlara inanıyor. Demek ki, sosyal medyada linç edilmek böyle bir şeymiş. Buna vesile olduğunuz için aferin size Sinan Oğan! Eğer yazım yanlış anlaşıldıysa ya da düşüncelerimi tam olarak okuyucularıma aktaramadıysam- ki öyle oldu, kardeş Azerbaycan halkı ve Karabağ taraftarlarından özür dilerim.

Ünlü çiftten kötü başlangıç

Kenan İmirzalıoğlu- Sinem Kobal çifti, evlendikten sonra hemen hemen aynı dönemde yeni projeleriyle hayranlarının karşısına geçtiler. Ancak bir süredir ekranlar ve sinemadan uzak kalan ünlü çift, ilk işlerinde beklenen başarıya ulaşamadı. Kobal'ın başrolünde oynadığı Show TV'nin iddialı dizisi 'Yüz Yüze', ilk bölümünde Total'de 13'üncü, AB'de ise 11'inci oldu. Dizi bu kötü başlangıca rağmen toparlanır mı bekleyip göreceğiz.

Kenan İmirzalıoğlu'nun başrolünü oynadığı 'Cingöz Recai' filmi ise hem eleştirmenlerden düşük not aldı, hem de ilk haftasında 405 bin seyirci tarafından izlendi. 600 salonda gösterime giren, böylesine büyük bütçeli bir film için bu seyirci sayısı pek tatmin edici olmasa gerek.

Ünlü çiftin şu aralar moralleri biraz bozuk olabilir ama aynı işi yapıyor olmaları birbirleri için bir avantaj. Birbirlerine destek olarak bu zor günleri geride bırakacaklarına inanıyorum.

Turist taraftar

Şampiyonlar Ligi'nde Barcelona'nın Olympiacos'u 3-1 yendiği maçta Barcelona'lı Pique, topa eliyle müdahale edince kırmızı kart gördü. Pique'nin kırmızı kart görmesine iki Uzakdoğulu Barcelona taraftarının sevinmesi ise şaşkınlık yarattı.

Avrupa'da Barcelona, Real Madrid, Chelsea gibi büyük takımların maçlarını tribünde izleme şansı bulanlar, turist taraftar sayısının fazlalığını fark etmiştir. Özellikle Barcelona maçları tam turistik organizasyon gibi geçiyor. Tezahürat yok, sahada oynanan oyuna reaksiyon yok. Turist taraftarlar sayesinde büyük kulüpler iyi para kazanıyor ama bazen en kritik anlarda tribünlerde futbolcuları motive edecek atmosfer oluşturulamıyor. Turist taraftarlar selfie çekmekten maçı izleyemiyorlar.

Endüstriyel futbolun işte böyle dezavantajları da var; takımını 90 dakika destekleyecek taraftarların yerini yavaş yavaş tribüne selfie çekmeye giden turist taraftarlar alıyor.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERKÖŞE YAZARLARI