UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

SEVİLEN O DİZİ YAYINDAN MI KALKIYOR?

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

SEVİLEN O DİZİ YAYINDAN MI KALKIYOR?

ALİ EYÜBOĞLU

İNSAN ONURUNU İNCİTEN ‘DÜNYA GÜZELLERİM’ BENİM

Radyo Televiz-yon Üst Kurulu (RTÜK), “Dünya Güzellerim” nedeniyle Show TV’ye bir aylık reklam gelirinin yüzde 1’i olan 450 bin lira ceza kesti.

Gerekçe; Bülent Ersoy’un, Hint yemekleri yüzünden ishal olup yatağını kirleten Banu Alkan’a, “Kirli çamaşırlarınla yatıyormuşsun” demesi.

İzleyici şikayetleri üzerine RTÜK, bu sözleri “İnsan onurunu inciten” ifade saydı ve cezayı verdi.

“Dünya Güzellerim” canlı yayın mı?

Hayır…

O halde nasıl oldu da bu ifade biplenmeden yayınlandı?

“Dünya Güzellerim”in yapımcısından Show TV yöneticilerine herkes ya bu sözleri “normal” saydı ya da hepsi derin uykudaydı.

Bülent Ersoy, Banu Alkan, Safiye Soyman ile reytingi artırsın diye sonradan ekibe dahil edilen Faik Öztürk’ü dünyanın en egzotik yerlerine götürüp, merakla izlenecek bir program hazırlamak varken, reytingi düşük, ama RTÜK cezası büyük bir iş yapmak da bir maharet!

BAŞKAN KIZDI, PARKI KAPATTI!

Hafta sonları gittiğim Kartepe’de çok güzel bir yürüyüş parkuru keşfetmiştim. Çok geniş bir alan içindeki ormanda otomobillerin geçeceği genişlikte ve 7.7 km uzunlukta Turuncu, 5.9 km Sarı, 3.3 km’lik sarı parkurların olduğu şahane bir yer… Ağaçlar öylesine sığ, öylesine uzun ki, hangi saatte yürürseniz yürüyün, güneşten etkilenmeyeceğiniz yollar ve her yerde göremeyeceğiniz hayvanlar…

Ailece gidip, hoşça vakit geçirebileceğiniz doğal bir ortam…

Uzuntarla’daki Doğal Tabiat Parkı’ndan çektiğim video ve fotoğrafları sosyal medyadan paylaştığımda birçok takipçim, “Kocaeli’nde öyle bir yer mi var? Hiç duymadık” diyerek beğeni ve şaşkınlığını dile getirmişti.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin devletten 29 yıllığına kiralayıp, etrafını tel örgüyle çevirdiği Doğal Tabiat Parkı’nın içinde de sürüyor tel örgü çalışmaları.

Parkın girişinde devekuşu, ördek, kaz, eşek gibi hayvanların olduğu küçük bir alan var, ama belediye orman içine taşıyacak onları. O yüzden orman içinde sürüyor tel örgüyle alan ayırma çalışmaları.

Bu hafta sonu gittiğimde o da ne?

Giriş kapıları kapalı.

Sebebini sorduğumda görevli şöyle dedi:

“İnsanlar, hem parka hem de tel örgü arkasındaki hayvanlara şişleyip zarar verdiği için belediye başkanı kızdı, kışa kadar girişi yasakladı. O zamana kadar kamera ve güvenlik görevlisi ihalesi bitmiş olacak.”

İçeri girenlerin, güvenlik veya kamera yok diye hayvanlara ve parka zarar veriyor olmasına mı yanarsınız yoksa birkaç kendini bilmez yüzünden belediye başkanının kızıp girişi yasaklamasına mı?

ÜNLÜLERİN AŞKLARINI SORUN YAPAN GÜRUH

Aramızda çok enteresan bir güruh var...

Düne kadar Tarkan evlenince eşi Pınar Dilek’i ona yakıştıramayanlar vardı.

Şimdilerde ise Alişan’ın Eda Erol’la evlenecek olmasına itiraz edenler çıktı...

Bitmedi...

Oyuncu Ahmet Kural’la şarkıcı Sıla’nın aşkıyla da dalga geçiyor aynı güruh.

Tarkan, Alişan, Ahmet Kural ve Sıla gibi ünlüler, başkasının özel hayatı üstüne ahkam kesse diyeceğim ki, insanlar nispet yapmakta haklı.

Öyle bir durum da yok...

O halde size ne?

GÜNÜN SÖZÜ

Moraliniz bozuk olduğunda “Neden?” diye soranlar değil, “Neredesin?” diyecek insanlar olmalı yanınızda... (Gore Vidal)

 

SİNA KOLOĞLU

HOLLANDA’DA PROTESTO YAPACAK

Endemol Shine Türkiye olayı, kolay kapanmayacak. Sektörün ciddi yayın organlarından TBI (Television Business İnternational) dergisinin internet sitesindeki bir haber bu durumu doğruluyor.

Aralarında ‘Paramparça’ başrol oyuncusu Erkan Petekkaya ve yönetmen Altan Dönmez’in de bulunduğu 40 kişi, şirketin Amsterdam’daki binasının önünde  protesto gösterisi düzenleyecek. Peki ne zaman? Haberde, önümüzdeki iki hafta içinde gösterinin öngörüldüğü belirtilmiş. Ekibin Endemol Shine International’ın merkezinin bulunduğu Londra’ya da gidebilecekleri yazıyor. 

Yayından kalkıyor mu?

Aynı şirketin sorunlu bir başka dizisi de ‘Kördüğüm’. Haberde, dizinin yapım ortaklarından Okyu Films’in ‘Kördüğüm’ün yurt dışı yayınlarının durdurulması için harekete geçtiği belirtiliyor. Okyu Films’in, diziyi yayınlayan Netflix, Canal 13 (Arjantin), Imedi TV (Gürcistan) ve Nova’dan (Hırvatistan) yayınlarını durdurmasını talep edeceği yazıyor.

İstanbul, bu gerçekten kaçamaz!

CNN Türk’te Dr. Ümit Şahin, (Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde, küresel iklim değişikliği ve çevre politikaları dersleri veriyor) açıkça söyledi: “30 yılda bir olur böyle şeyler. Eskiden de dolu yağıyordu diye kendimizi kandırmayalım. 100 yılda bir derece sıcaklık artışı oldu. Bu hızla gidersek, 2030’larda iki dereceye ulaşacağız.

Birde bunlar oluyorsa, ikide neler olacağını göreceğiz.”Artık normalimiz bu

‘Dokuz günde iki afet’ alt başlığı vardı. Duygu Demirağ’ın konuğu Ümit Şahin: “Kömür ve doğalgaz kullanımını giderek azaltacağız. Betonlaşmadan şikayet var. Doğru ama mesela Kuzey Ormanları’nı yok etmeyeceğiz, yeşil alanlara AVM’ler, siteler dikmeyeceğiz. Kömürlü termik santraller yapmayacağız.” Düşündüm de bunlar ne kadar zor işler. Neyin neresinden döneceğiz? “New York’la İstanbul en fazla risk altındaki metropoller” diyordu sayın Şahin. Bir an onlarla oturup konuşup bir yol buluruz diye düşündüm. Kaçış yolu yani.İstanbul ve İzmir uyarısı

Şahin, gelecek için bir uyarı daha yaptı: “İstanbul ve İzmir’in dahil olduğu sahil kıyısındaki büyük kentler, deniz seviyelerinin yükselmesiyle 2050 civarında en fazla zarara uğrayacak 20 şehir arasında.” ‘Daha 33 yıl var’ diye düşünebiliriz. Böyle daha binlerce fırtına, tsunami ve hortumlarla o aşamaya gelineceğini, aktardı hocamız. FOX Ana Haber’de İstanbul’un yeşil alan durumu haberi vardı. Kişi başına düşen yeşil alan 7.5 metrekare, olması gereken ise 15 metrekare.

 

OYA DOĞAN

SHAMELESS’TAN BİZİM HİKAYE ÇIKAR MI?

Yaklaşık üç yıldır Shameless uyarlaması izleyeceğimizi okuruz. Oyuncu kadrosu sürekli değişir ama bir türlü hayata geçmezdi. Birkaç aydır Hazal Kaya’nın rol alacağını biliyorduk, daha sonra Burak Deniz eklendi. Ancak babayı kimin oynayacağı büyük muammaydı. Bir sürü isim geçti. 24 Temmuz’da ekip sonunda sete çıktı ve tam kadro açıklandı. Med Yapım-Fatih Aksoy’un yapımcılığını, Hatice Meryem ve Banu Kiremitçi’nin uyarlama senaryosunu, Serdar Gözelekli’nin yönetmenliğini, Merve Girgin’in süpervizörlüğünü üstlendiği yerli Shameless yani Bizim Hikaye’de; Hazal Kaya, Burak Deniz ve Reha Özcan, Nesrin Cevadzade, Yağızcan Konyalı, Nejat Uygur, Pınar Töre, Berkay Akın, Evrim Doğan, İsmail Karagöz, Korhan Fırat, Mehmetcan Mincinozlu, Alp Akar, Zeynep Selimoğlu ve Ömer Sevgi rol alıyor. Shameless ciddi bir sistem eleştirisi yapabilen diziydi. Türk uyarlamasında nasıl olacağını ise önümüzdeki ay Fox TV’de başladığında göreceğiz. Şimdilik Bizim Hikaye bize 5 kardeşine bakan, alkolik babası Fikri’ye rağmen mutluluğa tutunan ve beklenmedik bir zamanda aşka tutulan Filiz’in başından geçenleri anlatacak. Bir yandan onun duygu dünyasına gireceğiz, diğer taraftan dokunduğu ve değiştirdiği hayatları gözetleyeceğiz. Hazal Kaya’nın Fiona rolüne uzun zamandır hazırlandığına şahidim. O nedenle Türk uyarlaması olan Filiz’de bambaşka bir performans izleyeceğimizi adım kadar iyi biliyorum. Yolu açık, reytingi iyi olsun Bizim Hikaye’nin... Ortak önyargı Shameless’ın yerelleştirilemeyeceğiydi. Adı da ironik olmuş. Bakalım, Shameless’tan Bizim Hikaye çıkar mı? Med Yapım uyarlama konusunda oldukça tecrübeli bir yapım şirketi. Yabancılaşma hissedeceğimizi zannetmiyorum ama hikayenin içine ne kadar girebiliriz, işte onu ancak diziyi izlediğimizde görebileceğiz.

Sahnede uyum ve kaliteli müzik vaat ediyorlar

Emre Kınay’ı tiyatro sahnesinde, beyazperdede ve ekranda izlemeye alışığım ama konserine ilk defa gittim. Üstelik 90’lı yılları birlikte geçirdiğim çocukluk arkadaşlarımla... Emre Kınay ve Bora Öztoprak yaklaşık üç yıldır sahne alıyorlar. Cumartesi akşamı Beyrut Performans’ta yüzlerce kişinin konserlerine geldiğini görünce “Vay be” dedim. Sezen Aksu şarkıları konseptinde başlayan gece bizi çocukluğumuza götürdü. Repertuar ciddi sağlamdı. Bile Bile’de hayallare daldık, Bir Çocuk Sevdim’de çocukluğumuzun en masum dönemine gittik, Yalnızlığım’da çaresiz yalnızlığımızı birbirimize haykırdık, Namus’ta düzene “Hadi canım yandan” dedik, Kaçın Kurası’nda oyun veren tiyatrocu Emre Kınay’ı izledik, Ah İstanbul’da sesimiz kısılana kadar tüm geçmiş aşklarımıza bağırdık, Seni Seviyorum’da Bora Öztoprak bizi o naif kalan duyguya götürdü. Uzun zamandır bu kadar iyi iki sesin sahnede uyumunu görmemiştim. Hem çok eğlendim, hem de ne kadar şanslı olduğumu düşündüm. Bora Öztoprak’ın tabiriyle “Özgür 90’lar”da büyüdüm ben. Şarkılarda sevgiden, hayallerden, aşktan bahsedilirdi. Kaç tane “Seni Seviyorum” şarkısı vardı benim çocukluğumda... Düşündüm de, şimdiki şarkılarda hep bela, sevgisizlik, düzensizlik ve kafası karışıklık var. Biz duygularımızı şarkılarla anlatan bir nesildik, kaset doldurur ilan-ı aşk yapardık. Tam o duyguları yeniden hatırlamak istiyorsanız Emre Kınay ve Bora Öztoprak sahnesinde hem bizi geçmişe götürüyor, hem de eğlendiriyor. Kaçırmayın derim. 

 


Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERtv yazarları