Mehmet Koçarslan’a üçüncü şok. 2017 yılının ilk saatlerinde Reina’ya yapılan terör saldırısının ardından Koçarslan mekanlarını bir bir kaybetmeye başladı.
Yeni yılın ilk saatleriydi. Mehmet Koçarslan dünyaca ünlü mekanına yapılan terör saldırısını gazetecilerden öğreniyordu. Telefonda ağlıyordu. 16 yıllık gözü gibi baktığı mekanı elinden gidiyordu.
39 kişinin öldürüldüğü Reina’nın adı artık lekelenmişti. Doğup büyüttüğü Reina yok oluyordu. Koçarslan, Reina’ya yeniden hayat vermek için oradan oraya koşturuyordu ama çabaları hep boşa gidiyordu. Reina’sını kaybetmişti. 16 yıl emek verdiği Reina artık yoktu.
Koçarslan bu sefer Reina’nın tam karşısında bulunan ikinci mekanı Su Ada’ya sahip çıktı. Onunla daha yakından ilgilenmeye başladı.
Reina saldırısının üzerinden 6 ay geçmişti ki Koçarslan bu seferde bir sabah Su Ada’nın yıkılışıyla uyandırıldı. Koçarslan bir şok daha yaşıyordu. Su Ada’nın tahliye kararına uymamıştı. Belediye ekipleride kaçak yapılaşma nedeniyle yıkıma başlamışlardı. Koçarslan’ın elinden ikinci yeri de gitmişti.
Koçarslan’ın artık sığındığı tek mekanı kalmıştı. O da Maslak’da bulunan Suda Kebap’dı. Orası da can çekişiyordu. Suda Kebap, Steigenberger Maslak Oteli’nin altında hizmet veriyordu. Burada da otel problemliydi ve iflasın eşiğindeydi. Sonunda otel iflas etti ve kapısına kilit vuruldu. Suda Kebap kapanmadı, dayanmaya çalıştı. Suda Kebap her açık kaldığı gün kan kaybetmeye de devam ediyordu.
Sonunda Koçarslan son kalesini de kaybetti. Reina, Su Ada’dan sonra Suda Kebap’ın da kapısına kilit vurdu. Koçarslan 2017’nin ilk saatlerinde başlayan şansızlığı onu 6 ay içinde neredeyse sıfır noktasına getirdi.
