UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

İSTANBUL DEPREMİ İÇİN KORKUTAN UYARI!..

Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Ege Denizi ve Midilli'inin güneyi için 6,2 büyüklüğündeki bir depremin normal olduğunu belirterek, "Olağan bir deprem, oradaki fayların özelliğinden dolayı 6-6,5 büyüklüğünde depremlerin olması gayet doğal. Bir hafta, 15 gün, bir ay sürecek artçıları beklememiz doğal. 5-,5,5 büyüklüğünde artçılar gelebilir." dedi.

İSTANBUL DEPREMİ İÇİN KORKUTAN UYARI!..

Ege Denizi'ndeki depremi değerlendiren Özener, 15.28'de,  6.2 büyüklüğünde gerçekleşen depremin ilk bulgulara gören 20 kilometre  derinliğinde olduğunu ifade ederek, sığ, yüzeye yakın bir deprem olması nedeniyle  de 400-500 kilometre uzaklıklardan, İstanbul'dan da hissedildiğini kaydetti.

Depremin daha derinde olmasının daha az alanı etkileyeceğini dile  getiren Özener, şöyle devam etti:

"Bu deprem yüzeye yakın olduğu için daha büyük alana yayılıyor. Ege  Denizi, Midilli'inin güneyi için bu büyüklükteki bir deprem normal bir deprem.  Olağan bir deprem, oradaki fayların özelliğinden dolayı 6-6,5 büyüklüğünde  depremlerin olması gayet doğal. Depremin artçıları olacaktır. Bir hafta, 15 gün,   bir ay sürecek artçıları beklememiz doğal. 5-,5,5 büyüklüğünde artçılar  gelebilir. Onlara da biraz hazırlıklı olmamız lazım. Vatandaşların da sağ duyuyla  hareket etmesi gerekir. Hasarlı binalar olabilir. Vatandaşlara, afad'ın  uyarılarını dikkate alarak, bundan sonraki süreci geçirmelerini tavsiye  ediyorum."

 

Özener, herkese geçmiş olsun dileğinde bulunarak, depremle yaşamaya  alışılması ve bilinçli olunması gerektiğini söyledi.

 

Depreme hazırlık çalışmalarında daha hızlı yol alınması gerektiğini  ifade eden Özener, "Doğa uyumuyor. Yarın olacakmış gibi önlemlerimizi artırmamız  lazım. Deprem anı, öncesi ve sonrası bir bütün. AFET yönetimi konusunda daha da  çalışmamız gerekir." dedi.

 "Birbirinden bağımsız fay hatları"

Ege Denizi'ndeki depremin gerçekleştiği fay hattı ile Marmara  Denizi'ndeki fay hattının farklı olduğunu ifade eden Özener, "Tektonik rejim  olarak farklılar. İkisi birbirinden bağımsız fay hatları. Türkiye'de 500 tane  aktif fay var. Bunların sürekli hareket etmesi doğal. Kuzey Anadolu Fayı  Marmara'da 17 Ağustos'tan sonra kırıldı. 12 Kasım'da da oldu, bir sonraki sismik  boşluk olarak adlandırılan bölge ise Marmara Bölgesi. Dünyadaki bilim  insanlarının hemfikir olduğu konu, Kuzey Anadolu Fayı içindeki bir sonraki deprem  Marmara Denizi'nde olacak. İstanbul merkezli ve 7'nin üzerinde bir büyüklükten  bahsediyoruz." diye konuştu.

Olası Marmara depreminin büyüklüğünün bilim insanları tarafından çok  tartışıldığını dile getiren Özener, bunların vatandaşın önünde yapılmaması  gereken bilimsel tartışmalar olduğunu, herkesin Marmara'da büyüklüğü 7 civarında  bir deprem beklenildiğini bilmesi ve önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.

Özener, depreme hazırlık için kentsel dönüşümün hızlanması, çürük  yapıların bir an önce yenilenmesi gerektiğini vurgulayarak, kentsel dönüşümün  sadece bina bazında değil ada, mahalle ve ilçe bazında köklü olarak yapılması  gerektiğini kaydetti.

 

"Biriken enerji dışarı çıkacak"

Beklenen deprem biraz geç gelmesi durumunda deprem zararlarının  azaltılmasının mümkün olduğunu belirten Özener, şunları anlattı:

"Depreme karşı koyma şansımız yok, deprem önlenemez bir gerçek.  Marmara'da da tarih boyunca depremler oldu. Anadolu plakası Marmara'da 2,5 santim  hızla saat istikametinin tersinde güney batı yönünde hareket ediyor. Burada bir  enerji birikiyor ve bu bir yerden dışarı çıkacak. Tarihsel depremler oldu, hala  bu hareket sürüyor, yine bir deprem olacak. Ama ne zaman olacağını bilmediğimiz  için bununla yaşamaya alışmamız lazım. Psikolojimizi bozmamamız, yarın olacakmış  gibi de hazır olmamız lazım. '6 ay sonra, 1 sene sonra olacak, 2050'ye kadar  olmaz' gibi şeylere kulak asmamamız lazım. Bunları söylemek çok anlamlı değil.  Tarih vermek bilimsellikten uzaklaştırıyor gibi."

- "Sadece hayvanların davranışına göre öngörüde bulunulamaz"

Prof. Dr. Haluk Özener, eski CHP'li Milletvekili Melda Onur'un "şehir  merkezinde görülen yılan haberleri" olduğuna ilişkin depremden 2 saat önce  Twitter hesabından yaptığı paylaşım üzerine hayvanların depremle ilişkisini de  değerlendirdi.Deprem öncesi hayvanların davranışlarında farklılıklar  gösterebildiğini vurgulayan Özener, ancak depremin bir parametreden oluşmadığını,  sadece hayvanların davranışlarına göre bir öngörüde bulunulamayacağını belirtti.

Özener, depremlerin önceden belirlenmesi çalışmalarının dünya üzerinde  uzun zamandan beri yapıldığını, ancak bunların bir sonuca bağlanmadığını dile  getirerek, "Denizden çıkan gazları incelemek, elektromanyetik enerjideki değişim,  yeraltı su seviyelerinin izlenmesi gibi çok sayıdaki parametrelerin gözlemlenmesi  ve hepsinde bir anormali görülürse, bir deprem olma ihtimali yüksek denilebilir.  Hayvanların duyu organları insanlardan çok daha fazla gelişmiştir. Köpeklerin  havlamaları gibi farklı davranışlar var. Bunların hepsinin izlenmesi gerekir.  Deprem sadece bir parametreyle kestirilmiyor, çok fazla bilinmeyen var."  değerlendirmesini yaptı.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERdeprem  Kandilli Rasathanesi