UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! "SURİYELİ ÇOCUKLAR İÇİN OKUL AÇTI"

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! "SURİYELİ ÇOCUKLAR İÇİN OKUL AÇTI"

ALİ EYÜBOĞLU - MİLLİYET

KARŞINIZDA BARIŞ ÇOCUK ORKESTRASI

Enstrüman çalmaya hevesli ama imkânı olmadığı için bunu yapamayan çocukların hayallerini gerçekleştirmek, onların ilk konserlerine tanıklık etmek müthiş bir şey...

Merkezi İzmir’de olan Barış Çocuk Orkestrası Koruma ve Geliştirme Derneği’nin kurucuları, bu akşam yaşayacak bu mutluluğu...

15 Aralık 2015’te Eşrefpaşa ve Kadifekale çevresindeki 20 çocukla başlayan projenin ilk sınavı bu akşam çünkü... Barış Çocuk Orkestrası, ilk konserini bu akşam 19.30’da Alsancak’taki Havagazı Fabrikası’nın çim alanında verecek.

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ndeki “Her çocuğun sanatsal yaşama katılma hakkı” ilkesinden hareketle 1 Mart 2017’de Barış Çocuk Orkestrası Koruma ve Geliştirme Derneği’ni kuranlardan Mukadder Özden ve Selmin Gönüz’den konu hakkında aldığım bilgiler şöyle:

“Projenin temel amacı, mümkün olduğu kadar fazla çocuğa, karşılıksız müzik eğitimi olanağı sağlamak ve barışın sesini müzikle duyurmak. Müziğin tartışılmaz gücüyle çocukları ve gençleri alkol, sigara, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan alıkoymayı, barışçıl bir ortamda bir arada yaşama kültürünü aşılamayı hedefliyoruz.

Kendimize ait bir mekân olmadığı için Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın (TEGV) dersliği, Konak Belediyesi’nin Kültür Merkezi ve Bizim Ev Derneği’nin mekânlarını kullanıyoruz.

Yaşları 7 ile 17 arasında değişen 74 öğrencimize enstrüman çalmayı, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası emekli baş keman sanatçısı Kartal Akıncı, Senfoni Orkestrası sanatçısı Uğur Sayınbatur ve konservatuvarda okuyan gençler öğretiyor. Enstrümanları bağışlarla alıyoruz. Bağışlar devam ettikçe, sırada bekleyen öğrenciler de eğitime katılabilecek. Hedefimiz, her gün çalışabileceğimiz bir mekân sahibi olup, orkestramızı daha yoğun bir eğitimle layık olduğu noktaya ulaştırmak.”

ZORLU’DAN ÇOCUK YAZARLARA DESTEK

Okuyan yazan gençler yetiştirmenin yolu, çocukların yeteneklerini fark etmeleri ve özgüvenlerini artırmaktan geçiyor.

Zorlu Holding, bu amaçla geçen yıl “Bir Hayal Bir Oyun” öykü yarışması düzenledi. 347 öykünün katıldığı yarışmada “En İyileri” jüri belirledi.

Jürinin birinci seçtiği 2008 doğumlu ilkokul 3. Sınıf öğrencisi Gökhan Kızıklı’nın “Karton Şehir” öyküsü, Dünya Tiyatrolar Günü’nde sahnelendi ve Zorlu Çocuk Tiyatrosu’nun repertuvarına girdi. Zorlu Holding, yarışmada ilk 10’a giren öyküleri “Bir Hayal Bir Oyun” adıyla kitap olarak yayımladı.

“Bir Hayal Bir Oyun” yarışmasının ikincisinde sıra şimdi.

2017-2018 öğretim yılında üçüncü veya dördüncü sınıfta okuyan öğrencilere açık “Bir Hayal Bir Oyun”a katılmak isteyenler 31 Temmuz’a kadar www.birhayalbiroyun.com başvuru yapabilir. Bu yılki yarışmanın sonuçları ise 19 Eylül’de açıklanacak. Birinci seçilen öykü, ilkinde olduğu gibi profesyonellerin katkılarıyla Dünya Tiyatrolar Günü’nde sahnelenecek.

 

GÜNÜN SÖZÜ

Yüzmesini bilene yüreğim okyanustur diyordum ya; ey sevgili, sen git başka denizlerin koynunda boğul... Ben sana çoktan kurudum... (Mevlana)


MEVLÜT TEZEL - SABAH

SURİYELİ ÇOCUKLAR İÇİN OKUL AÇTI

Geçtiğimiz cuma günü, lüks tatil konseptinin Antalya Belek'teki ilk temsilcilerinden olan Calista Luxury Resort 10'uncu yıl kutlamasını bir grup gazeteciyle birlikte takip ettim. Gala gecesinde Hollanda'yı ağlatan ses Karsu Dönmez de sahneye çıktı. Karsu'yu bilen biliyor, muhteşem bir ses, sahnede piyanonun başına geçtiğinde adeta devleşiyor. Bugün sizlerle Karsu ile yaptığım kısa sohbeti paylaşmak istedim.

Hatay'dan Hollanda'ya göç eden bir ailenin kızı olan Karsu, adını ailesinin Hatay'da yaşadığı Karsu köyünden alıyor. 1990 doğumlu Karsu, 14 yaşına kadar klasik müzik eğitimi aldı. Karsu ilk sahne deneyimini Amsterdam'da garsonluk yaptığı, babasının Kilim adlı restoranında yaşadı. Hollanda'da katıldığı bir yarışmada birinci olduktan sonra da hayatı adım adım değişti.

Kendisini bir caz sanatçısı olarak nitelendiriyor Karsu ama yaptığı müzik caz, blues, funk ve etnik müziklerin bir karışımı. Piyanist, besteci, aranjör ve söz yazarı olan Karsu'nun kendi besteleri var, albüm satışları iyi gidiyor. Dünyanın prestijli sahnelerinden New York Carnegie Hall'de üç kez sahneye çıktı, dünyanın birçok şehrinde konser verdi. Barış Manço'nun 'Domates Biber Patlıcan' şarkısı gibi klasikleşmiş birçok Türk şarkısına yaptığı sıra dışı cover'larla da ilgi çekiyor.

Karsu ile olan sohbetime "Hollandalı hayranlarının, bizim gurbetçilerden çok olması ilginç" diyerek başladım. Karsu, Türkçe'ye çok hakim değil ama derdini anlatabiliyor. Soruma "Hollandalıların beğenmesi tabii ki güzel, Hollanda'daki Türkler, Türk televizyonuna çıktığımda beni keşfediyorlar. Çünkü çoğu sadece Türk kanallarını izliyorlar. Türkler Hollanda'dan biraz kopuk yaşıyor olabilirler. 60'larda geldikleri için 'Aman kültürümüzü kaybetmeyelim' diyorlar" diye yanıt verdi

 Türkiye'de kaç konser verdin?

Türkiye'de 50, dünya çapında da 200 konser oldu galiba.

 İlk konserine kaç kişi gelmişti, hatırlıyor musun?

İlk konserime Hollanda'da 750 kişi gelmişti. Açıkçası ben o sayıyı da beklemiyordum. En kalabalık konserim benim de sahneye çıktığım Hollanda'da bir festivalde gerçekleşti; 140 bin kişi vardı galiba.

 Hollanda'daki Türklerin entegrasyonunda genç semboller arasında gösteriliyorsun. Hayranların arasında eski Hollanda Kraliçesi Beatrix'in kızları da var. Ne hissediyorsun?

Evet, müziğimi takip ediyorlar, konserlerime gelmeleri çok güzel ama entegrasyonun sembolü müyüm bilmiyorum. Örnek gösterilmem gurur verici fakat 'Ben şöyle böyleyim' diye konuşmayı da sevmem. Konuşmak yerine işimi, müziğimi yaparım. Hedefim Türkiye'nin ve Hollanda'nın kültürlerinden en iyisini almak ve onları birleştirip dünya insanı olmak.

 Kariyerin bir peri masalı gibi başladı, 'Bir gün dünya starı olacağım' diye hayaller kuruyor musun?

Bu yaşadıklarımı hayal bile etmemiştim. Böyle devam etsin süper; adım adım ilerliyoruz. Çok küçük şeylerden mutlu olurum. Asıl hedefim güzel müzik yapmak, star olursam da bu popülariteyi sosyal sorumluluk projelerinde kullanmak isterim. Örneğin; Suriyeli mültecilere yardım etmeye çalışıyorum şu sıralar. Dört hafta önce Atina'da bir mülteci kampında kendi okulumu açtım, adı; Happy Caravan. Mülteci çocuklara müzik ve İngilizce dersi veriyoruz. Bunun için popüler olmak istiyorum; insanlara yardımcı olmak, dünyayı daha güzel bir yer yapmak için.

 Bu proje bir organizasyonun parçası mı? Yoksa kendi başına mı yapıyorsun?

Kendi başıma yaptığım bir yardım işi bu. Suriyeli Alaa diye arkadaşım var, onunla beraber çalışıyoruz. Dört haftada 6-16 yaş arası 30 öğrencimiz oldu. Bazı çocuklar savaşta doğduğu için hiç okuma yazma bilmiyorlar. Gönüllü arkadaşlarımız var; ders veriyorlar onlara.

 

'ÇOCUKLARI KARŞILADIM'

 Suriyeli çocuklara yardım etme fikrinin çıkış noktası neydi?

Suriye'deki savaşı hepimiz izliyoruz. Bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Avrupa'ya Suriyeli göçü başlayınca arkadaşlarımla Amsterdam'da tren istasyonunda; Avrupa'ya tek başına gelen, anne-babasını kaybeden çocukları karşıladık. Hiç konuşamayan çocuklar vardı, üç ay her gece o çocukları karşıladım. Daha sonra Suriyeli arkadaşım Alaa ile Atina'daki bir mülteci kampında çocuklara yardım etmek için bu okulu açtık.

 O çocuklarda en çok ne dikkatini çekti?

Çok büyük acılar yaşamışlar, çoğu ailesini kaybetmiş, büyük bir travma yaşıyorlar. Eğitimde yavaş yavaş ilerliyoruz, çoğu okuma yazma bilmiyor. Film gösterimleri yapıyoruz, psikolog desteği de alacağız. O çocuklar biz gelene kadar kampta hiçbir şey yapmıyorlardı, biz okulu açınca bazı şeyler değişti. Bir kız çocuğu mesela iki haftada bütün İngilizce alfabeyi öğrendi.

 Sanatçı popülaritesiyle güzel şeyler yapmak böyle bir şey galiba...

Kendi hayatının hedefine biraz ulaştığında;, gençlere, yaşlılara, çocuklara ve doğaya geri bir şeyler vermelisin. Bu yüzden mülteciler için okul açtım. Çünkü ben şanslı bir çocuktum, her türlü olanağım vardı, iyi bir eğitim aldım, güzel deneyimlerim oldu ve müzisyen oldum. Hedeflerime ulaştım, çok mutluyum, sağlım iyi, yanımdaki insanlar mutlu. Şimdi insanlara yardımcı olmalıyım diye düşünüyorum. Zamanımızın yüzde 10'unu iyi bir şeyler yapmaya, insanlara yardımcı olmaya harcarsak dünya daha güzel bir yer olur.

 

'3 MİLYON MÜLTECİ İNANILMAZ!'

 Avrupalılar'ın Suriyeli göçmenleri istememesine, sınırlara teller çekilmesine ne diyorsun?

Her ülkede isteyen de var, istemeyen de... Örneğin Hollanda'da benim çevremdeki insanlar istiyor, mülteciler konusunda pozitif düşünüyorlar. Politik konularda yorum yapmak istemiyorum.

 Ama Avrupa ülkeleri çok az mülteci kabul ediyor.

Evet, niye daha fazla mülteci almıyorlar, onlara da sormak lazım; keşke daha fazla mülteci kabul etseler.

 Örneğin Türkiye'de 3 milyon mülteci var...

Evet, 3 milyon! 3 milyon insan ne demek biliyor musunuz? Onlara kamp yapmak, onlarla ilgilenmek büyük bir iş. Suriyeli mültecilere yardım eden Türklere çok çok saygı duyuyorum. 3 milyon kişi! İnanılmaz bir rakam.

 Şimdi bu röportajı okuyanlar o okulu neden Türkiye'de açmadın diye sorabilirler...

Atina'da okul açma fırsatı doğdu ve bunu gerçekleştirdik, önemli olan insanlara yardım etmek. İleride Türkiye'de de açabiliriz, neden olmasın.

 Son soru müzikten olsun. Tarzında bir değişiklik olacak mı?

Yeni albüm biraz elektronik pop, R&B ve hip-hop olacak. Yeni şeyler deneyeceğim.


YÜKSEL AYTUĞ - SABAH

TRT’DEN KUR’AN OKUMA YARIŞMASI

Televizyonlar farklı programlarla Ramazan ayını karşılamaya hazırlanırken, en büyük atak TRT'den geldi. TRT1'in Türkiye'de bir ilki daha gerçekleştirerek ekranlara getireceği 'Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması', Ramazan ayı boyunca tüm İslam âlemi ile buluşacak. 'Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nın ilk bölümü, 26 Mayıs Cuma günü 23.30'da TRT 1 ekranlarından yayınlanacak.

Ramazan ayı boyunca her gün izleyicisine Kur'an ziyafeti yaşatacak olan programın her bölümünde beş yarışmacı gün birinciliği için yarışacak. Stüdyodaki seyircilerin oyları ve jüri üyelerinin puanlamalarıyla belirlenen günün birincileri, hafta finalinde yarışacaklar. Hafta finallerinin birincileri ve jüri üyelerinin korumaya aldığı yarışmacılar, Kadir Gecesi yayınlanacak olan büyük finalde yarışacaklar.

Yarışmacılar, hafta finallerine ve büyük finale Selatin Cami (Osmanlı sultanlarının ve eşlerinin yaptırdığı camiler) imamları rehberliğinde hazırlanacak.

Programın sunuculuğunu Diyanet İşleri Başkanlığı Radyosu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Cihat Kılıç, sahne arkası sunuculuğunu ise 80'ler dizisinin sevilen oyuncusu Hacı Ali Konuk üstleniyor. Jüri koltuğunda Dr.

Mehmet Ali Sarı (İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Görevlisi), Halil Necipoğlu (Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii İmam Hatibi) ve Osman Egin (DİB Haseki Abdurrahman Gürses Eğitim Merkezi Müdürü) otururken, hafta finallerinde program baş danışmanı Hafız Osman Şahin (DİB Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı) de konuk jüri olarak bulunuyor.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13