UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! "BEKARLIK ÖMRÜ UZATIR MI?"

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! "BEKARLIK ÖMRÜ UZATIR MI?"

ALİ EYÜBOĞLU - MİLLİYET

HABER KANALLARINDA TARTIŞMA OLMAYINCA!

Televizyon kanallarımızın rutini şu:

Eğlence kanallarında her akşam, yüksek maliyetli diziler, TV8’de ise onlara oranla çok daha ucuz “Survivor” var.

Televizyon-culukta prodüksiyon maliyeti en düşük iş, tartışma programı…

Moderatör maaşı, konukların ulaşım maliyeti ve teknik dışında hiçbir masrafı yok.

O yüzden de haber kanallarının çoğu, saatlerce süren tartışma programlarıyla kapatıyor prime – time kuşağını… Akademisyen kimliğiyle ekrana çıkanların, siyasetçiden siyasetçi kesildiği tartışma programlarında aylardır konu referandumdu.

Son günlerde eğlence kanalları da referandum konusunda görüşlerini açıklamak isteyen liderler ve siyasetçilere açınca, siyasetten geçilmiyordu ekranlar…

Cumartesi akşamı ise propaganda yasağı vardı.

O yüzden eğlence kanalları kendi rutinlerine devam edip, dizilerini yayınladı.

Aylardır tartışma programı izlemeye alıştığımız haber kanallarının ekranları ise yavandı.

Hiçbir haber kanalının tartışmaların yerine koyduğu program, cezbetmedi beni…

Çoğu zaman kızdığımız tartışmaların canlılığını, yerlerine konan programlarda bulamadım.

Yayın prototipini tartışma programları üzerine oturtan haber kanallarının hiçbirinde, izleyiciyi ekran karşısına çivileyecek cazip bir iş yoktu.

 

BAHŞİŞİNİN YARISINA EL KOYAN İŞLETME!

Şimdiye kadar böyle bir şeyi ne yaşadım ne de duydum… Batı Ataşehir’de sıkça gittiğim cafede hesabı istedim. Gelen hesaba yüzde 10 da “bahşiş” ilave edip, kredi kartımı verdim.

 

Mekanın müdavimi olduğum için beni tanıyan garsonlardan biri şöyle dedi:

“Hesaba ilave ettiğin yüzde 10 bahşişin ancak yarısının elimize geçtiğini biliyor musun?

Nasıl yani diye sorunca, garsonun yanıtı şu oldu:

“Şirket parayı bankadan tahsil ettiği için, müşterilerin ‘bahşiş’ olarak ödediklerinden kesinti yapılıyor. Banka komisyonu, gelir vergisi, stopaj ya da KDV’yi kestikleri için bahşişlerin ancak yarısı geçiyor elimize.”

İstanbul’da yaşayan, gezen – tozan üç arkadaşım vardı masada.

Baktım onlar da benim gibi, şaşırdı bu duruma.

Biri, “İlk kez duydum bunu”, diğeri “Garsonun bunu müşteriye uluorta söylemesi, işletme adına kötü bir imaj değil mi?” dedi.

İşletmenin sahibi, “Bahşişlerin yarısına el koymuyoruz. Kredi kartıyla yapılan ödemeleri bankadan tahsil ettiğimizde kesiliyor o paralar” diyebilir, ama tablo bu! Demem o ki garsonların mağduriyeti söz konusu….

 

BU ‘CEZA İNDİRİMİ’ OLACAK ŞEY Mİ?

Deliller ve ifadelerle sanığın üzerine atılı suçları işlediği anlaşıldığında ne yapar yargıçlar? Söz konusu suçun Türk Ceza Kanunu’ndaki cezası neyse ona hükmeder.

Kadına şiddet uyguladığı için cezaya mahkum edilen birinin, duruşmalara takım elbiseyle geldiği için “iyi hal indirimi” alması kadar, şu karar da aklımın almadığı türden…

Bakırköy 15’inci Ağır Ceza Mahkemesi, 1.53 promil alkolle otomobil kullanan ve yaptığı trafik kazasıyla bir kişinin ölümüne, bir kişinin yaralanmasına sebep olan sanığa, önce 12 yıl ceza verdi, sonra iki yıl indirim uyguladı.

İlk duruşmada tahliye edilmeyince, “Ben annemden ayrı kaldım, sen de evladından ayrı kal” diye beddua ettiği Mahkeme Başkanı’nın hakkında suç duyurusunda bulunduğu sanık, “Duruşmalarda sergilediği saygın tutum” gerekçesiyle iki yıl ceza indirimi aldı. Olacak iş mi?

 

GÜNÜN SÖZÜ

Dünyayla olan savaşında dünyanın yanında ol. (Franz Kafka)


MEVLÜT TEZEL - SABAH

BEKARLIK ÖMRÜ UZATIR MI?

29 Kasım 1899'da İtalya'nın Piedmont bölgesinde doğan Emma Morano, önceki gün 117 yaşında hayata veda etti.

Ve böylece resmi kayıtlara göre 19'uncu yüzyıldan beri hayatta olan kimse kalmadı.

Yaşamı boyunca iki dünya savaşı ve 90 İtalyan hükümeti gören Morano, bugün doktorların tavsiye etmeyeceği bir şeyi yapıyordu; her gün ikisi çiğ üç yumurta ve 100 gram kadar çiğ et tüketiyordu. Morano, genellikle öğlen uykusundan sonra ballı ekmek yiyor, akşam yemeğinde de sebze çorbası içiyordu.

Yani Morano, bugün uzmanların bize dayattığı sağlıklı yaşam formüllerinin çoğuna uymadı. Morano'nun belki de uzun yaşam formülü yoktu.

Morano'nun uzun yaşamasının iki nedeni olabilir. Birincisi genetik miras; Annesi 91 yaşına kadar yaşadı, bazı kardeşleri de 100 yaşını gördü.

Morano, oğlunu altı aylıkken kaybetmiş ve kendisini döven kocasından da 1938'de ayrı yaşamaya başlamış, resmi olarak 1978'de boşanmış.

Yardımcısı Mila ise Morano'nun tavsiyelerini şöyle anlatıyor:

"Bana hep erkeklere karşı dikkatli olmamı, ilk önüme çıkanla nişanlanmamamı, hoşuma gitmiyorsa onu terk etmemi söyler." Yoksa Morano'nun eşinden ayrıldıktan sonra 78 yıl bekar yaşaması uzun yaşamın sırrı olabilir mi? Araştırılmalı.

Bekarlık uzun hayatın garantisi değil belki de ama gamsız olmak, stresten uzak, dertsiz tasasız yaşamanın da bu 117 yıla bir katkısı olsa gerek.

Özetle; şunu yedim, bu kadar koştum, şu kadar kalori verdim, şeker, un, tuzdan uzak durdum, pilates yaptım vs. diye fazla hesap kitap yaparak yaşamak yerine bu hayatı olduğu gibi kabul etmek, kendinize odaklanmak, biraz bencil olmak, stresten uzak, huzurlu yaşamak daha önemli galiba.

 

SİNA KOLOĞLU – MİLLİYET

DİZİDEKİ ALBAY KİM?

Balyoz davasında darbeci olarak yargılanan en genç subaydı. Mahkeme 13 yıl dört ay hapis cezasına çarptırdı. İki yıl Hasdal Askeri cezaevi’nde yattı. Yarbay Özgür Ecevit Taşcı tahliye olur olmaz, Kosova’da görevlendirildi. Şimdi ise Bingöl’de. Bu haberi okuyunca aklıma, ‘Savaşçı’ dizisindeki Albay Halil İbrahim Kopuz geldi. Üç ‘özel birlik’ dizisindeki tek Balyoz davasından mağdur  asker karakteri.

İlk bölümde hapisten çıkarılıyor ve “Eski Tim’ i topla” emri veriliyor. Murat Serezli’ye sordum şu yanıtı verdi: “Evet gerçekten içerik haliyle benim karakterimle örtüşüyor gibi. Hazırlıklarımız sırasında herhangi bir gerçek kişinin dizimizdeki yansıması olduğum yönünde bir bilgi verilmedi. Belki yazarımız Süleyman Bey (Süleyman Çobanoğlu) haberdeki kişi ya da benzer hikayesi olan bir başka üst düzey subayın hikayesinden feyz almış olabilir. O konuda da bir bilgim yok. Tahminimce aynı kaderi ve sonra görevlendirilmeyi paylaşan birden fazla kişi vardır, o yakın tarih sürecimizde. Bir başkası da olabileceği gibi, tamamen tahminle üretilebilecek de bir hikaye, çıkış noktası bu aslında.” Merak ettim dizi, 2012 yılında çekilmiş olsa senaryo nasıl olurdu?

TRT SPOR NEYİN PEŞİNDE KOŞTU?

Geçtiğimiz cumartesi Şampiyonlar Ligi maçlarının özeti vardı. Topluca izleyeyim dedim. Özetler de etliydi hani. Bir kalın çizgi belirdi, tüm kaleyi kaplıyordu. Bant yayını ve teknik hataya yordum. Tekrarı geldi. Bir değil, iki değil... Ev ahalisi uyandı, “Buzluyorlar bira reklamını” dedi. Meşhur markadır ve de şampiyonanın sponsoru olur kendileri. TRT Spor, anlaşılan özel ekip kurmuş, görüntülerin sağında ve solundaki biraları temizlemek için. Ama söyleyeyim arada kaçamak olmuş, şahsen gördüm.

 

BİZİM ‘SURVIVOR’DA AYNISI OLURSA! 

CBS’in yayınladığı Kamboçya’da çekilen ‘Survivor’da geçtiğimiz çarşamba günü olay vardı. Yayınlanan bölümde, yarışmacılardan ülkede tanınan eski bir haber spikeri olan Jeff Varner kardeşimiz konsey toplantısında yarışmacılardan birinin maskesini düşürdü.  “O aslında bir transeksüeldir” dedi. Bu bölümün 10 ay önce çekildiğini ve transeksüel olduğu söylenen Zeke Smith’in bilgisi dahilinde yayınlandığı belirtildi. Tartışmalar başladı. CBS’in bu bölümü yayınlamaması gerektiğini söyleyenler ve bir transeksüel yarışmacının buraya katılmaya hakkı olduğunu belirtenler karşılıklı demeçler ve bildirilerle gündeme geldi. Smith ise bu vesileyle kendi hayatını anlatma fırsatını yakalamış oldu. Bilmem, bizim ‘Survivor’da olur mu?      

 

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13