UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! ALİ EYÜBOĞLU, YÜKSEL AYTUĞ VE SİNA KOLOĞLU BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! ALİ EYÜBOĞLU, YÜKSEL AYTUĞ VE SİNA KOLOĞLU BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! ALİ EYÜBOĞLU, YÜKSEL AYTUĞ VE SİNA KOLOĞLU BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

ALİ EYÜBOĞLU - MİLLİYET

'GÜLŞEN ŞARKI VERİNCE OĞLUNA YASİN OKUDUM'


Yapımcı ve şarkıcıların albümlerinin para ettiği günler çoktan tarih oldu. Albümlere oranla maliyeti 10 kat düşük single’lar bile kâr ettirmezken, müziğin marka isimlerinden alınmış 16 şarkının olduğu bir CD çıkarmak akıl kârı mı? 

Değil. Ama söz konusu Demet Akalın olunca değişiyor işler. Çünkü müzik dünyasının en çok iş yapan şarkıcısının, adeta “kâr olsun” diye değil, “nam olsun” diye çıkardığı bir albüm “Rakipsiz”. 

Demet Akalın’ın şarkıcılıktaki 20. yılı şerefine hazırladığı albümü çıkar çıkmaz aldım ve dinledim.  

Demet’in Gülşen, Gökhan Özen, Berksan, Murat Yeter, Ayla Çelik, Murat Güneş, Sinan Akçıl, Şebnem Sungur gibi ünlülerden aldığı şarkıların hepsi birbirinden güzel. “Ah Ulan Sevda”, “Gazino”, “Hayalet”, “Altın Kafes”, “Dürbün”, “Cevapsız Arama”, “Vereceksen Ver”, “Cinayet’, “Hürmetler” ve “Tabu” ilk dinleyişte kavradı beni...  

“Neredeyse albümdeki bütün şarkıları yazdın” dediğinizi duyar gibiyim. 

Haklısınız. 

Albümde boş şarkı yok çünkü... 

Söz yazmayan, beste yapmayan bir şarkıcı için albümündeki 16 eserden 10’unu ilk dinleyişte sevdirebilmek müthiş bir şey. 

Demet’in bana, “Gülşen, ‘Sana şarkı yapıyorum’ dediği gün eve gelip, oğlu için Yasin okudum” demesi, onun işine olan aşkının da bir göstergesi. 

Demet Akalın, o yüzden 20 yıldır zirvede ve kulvarında “Rakipsiz”... 

TİYATRO USTALARINDAN ÖZLEDİĞİMİZ BİR MÜZİKAL

Naylon poşetlerin hayatımıza girmediği, insanların pazardan filelerle alışveriş ettiği, mahalle bakkalı, manavı ve kasabından veresiye alınan yıllar... 

Mahalle kültürünü oluşturan kapıcı ve ailesi, gece bekçisi, bozacı, nayloncu, sırtındaki afişlerle sinemaya gelen yeni filmleri haber veren çığırtkanlar...  

Kat karşılığı aldıkları bir iki katlı evleri, yüksek binalara dönüştürerek mahalle kültürünü yok eden temelleri atan müteahhitler... 

Yaşlı ebeveynlerine evlerini açmak yerine huzur evini uygun gören evlatlar... 

Önceki akşam Trump Kültür Merkezi’ndeki galasında izlediğim Kandemir Konduk’un yazdığı Müjdat Gezen’in yönettiği “Sevgi Müzikali”, artık unuttuğumuz “mahalle kültürü”nü sahneye taşıyan bir oyun... 

Müzikal 1960’lı yılları anlatıyor ama günümüze de müthiş göndermeler yapıyor. 

Müjdat Gezen, Ayşen Gruda, İlker Ayrık, Betül Demir, Mehtap Ar ve İlhan Daner’le birlikte toplam 46 kişinin sahne aldığı “Sevgi Müzikali”; konusu, göndermeleri, kelime oyunları üstüne kurulu esprili dili, müzikleri ve oyuncu performanslarıyla gerçekten de ayakta alkışlanmayı hak eden bir müzikal. 

İlhan Daner (77), Ayşen Gruda (69) ve Müjdat Gezen (73) gibi tiyatro ustalarının “Sevgi

Müzikali”ndeki performanslarını görüp, ayakta alkışlamamak mümkün mü? 

Mehtap Ar, İlker Ayrık’ın yanı sıra Müjdat Gezen Tiyatrosu oyuncularının müthiş performans sergiledikleri oyuna Betül Demir de şarkıları ve oyunculuğuyla ayrı bir renk kattı. 

GÜNÜN SÖZÜ

Kimseden bir şey bekleme, böylece asla hayal kırıklığı yaşamazsın. (Sylvia Plath) 

“Sevgi Müzikali” bana, 80’li, 90’lı yıllarda izlemekten büyük keyif aldığımız müzikalleri hatırlattı. Umarım tiyatroseverler hak ettiği ilgi gösterir ve “Sevgi Müzikali” yıllarca sürer.  


SİNA KOLOĞLU - MİLLİYET

TELEVİZYONLOJİ

Acun Ilıcalı, “Ben, eğlence televizyonu yapacağım” dedi. Acun’un prototipinde sadece haber bülteni yok o kadar.     Evlendirme, yemek, buluşma, tanışma, giydirme ve giyinme programları sonrasında bütün gece diziler ekrana geliyor. Tabii gündüz eskilerin tekrarları var ve hegemonya devam ediyor. Yani ‘O Ses Türkiye’den arta kalan zamanda dizilerimiz var. Saat 20.00’de başlayıp 23.45 (hani tam vaktini verelim!) gibi bitiyor. Yurdumun dört bir köşesindeki ev ahalileri, saat 19.00 gibi yemeğini yer, hafif ağırlık çöker, eh çay bu duruma iyi gelir. Sonra meyve, çekirdek gelir.

23.30’a doğru gözler kayar ve dizi biter. Sabah erkenden iş var, doğru yatağa.

Yemek yerken, hatta biraz öncesi, ‘mobese kameralı’ haberleri izlemek bir başka oluyor; tavsiye ederim. Sabitleniyorsunuz, bir yandan lokma, bir yandan gözler mobese katliamlarında. Dizilerin çoğunda ‘ideolojisi’ yıkanmış, arınmış ilişki, entrika ve komedi mevcuttur. Amacı, tüm gün başı ağrımış bizlere, bir demet huzur sunmaktır. Dizi ilacı bize çok iyi gelmiştir. Ülke ekonomisine katkısıyla gücünü vazgeçilmezliğiyle ispat etmiştir. Hayatın kendisiyle gün boyu haşir neşir olduktan sonra ver elini ‘Cesur ve Güzel’ mesela. Rahatsızlık yok. Bir saptama yapayım dedim. Derler ya ‘fotoğrafı çekmek’,

aynen bu... Yoksa ortada bir sorun yok! Biz de izliyoruz zaten.

SULTANLARIN YAŞLI HALİ SORUNLU!

‘The Crown’un, İngiltere kraliçesi Elizabeth’in 60 yıllık hayatının ekrana geleceği Netflix’in bomba prodüksiyonlarından olduğu söyleniyor. Tam 100 milyon

pound’a patlayacakmış.

Burada dikkatimi çeken bir konu var. Kraliçenin ilk yıllarını oynayacak Claire Foy’la ilgili bilgi. Foy’un dizinin ilk iki sezonunda oynayacağı açıklandı. Yani 20’li ve 30’lu yaşlarını canlandıracak.

Peki sonra? Dizinin, Prenses Diana yılları merak ediliyor. Kim oynayacak kraliçeyi? Şu an herhangi bir aday yok. Bizde de benzer durumlar hem Hürrem’de hem de Kösem’de yaşanmadı mı? Meryem Uzerli ayrıldı. ‘Tükenmişlik sendromu’ dediler. Peki oynayabilir miydi yaşlı halini?

‘Kösem Sultan’da durum daha ilginç oldu. Çocukluğu ve gençliğini oynayacak oyuncu bulundu. Ama Beren Saat’in sultanın yaşlılık halini canlandırma konusunda tereddütleri olduğu öne sürüldü. Bu konuda bir ön çalışma yapılmamış mıydı? Apar topar Nurgül Yeşilçay bulundu.

Soru, Claire Foy’a da soruldu. “32 yaşına gelen kraliçeden sonraki döneminde oynayacak mısınız?” diye. Cevap: “Hiçbir şey bilmiyorum.” 


YÜKSEL AYTUĞ - SABAH

BU ŞAKALARA GÜLEN VAR MI GERÇEKTEN?

Eşek şakaları sezonu açıldı.

'Demet Akbağ ile Çok Aramızda'nın yeni sezonu Show TV ekranlarında başladı.

Daha ilk bölümün ardından yazmıştım, 'Bu tür şaka programları bana keyif değil, hüzün veriyor' diye. Zira şaka mağdurlarının perişan haline bir türlü gülemiyorum.

Hele bunlar toplumun saygın kişilikleri ise hüznüm iki katına çıkıyor.

Hülya Koçyiğit'e reva görülen köpekbalığı eziyeti de bunlardan biriydi.

Bizim 'uzman iş birlikçi' Seyhan Erdağ yine oltasını sallandırmış, Koçyiğit'i Boğaz'da bir özel tekne turunda röportaj yapmaya ikna etmişti. Derken kameraman denize düştü.

Onun kaybolan kamerasını bulmak için bir dalgıç suya atladığı sırada ise Koçyiğit'i dehşete düşüren o köpekbalığı maketi ortaya çıktı. Bu kadar naif bir kişiliğe reva görülecek en son eziyetti. Kadıncağızın korkudan büyüyen gözlerini, titreyen ellerini, sararan yüzünü üzüntüyle izledim. Ama aynı zamanda onun yüce gönüllülüğüne de şahit oldum.

Sözde 70 bin liralık kamerasını kaybettiği için ağlayan kameramanı teselli ederken, "Olsun, canına zarar gelmesin yeter ki. Gerekirse ben sana alırım yeni bir kamera" demesin mi? Bu yüreğe bu şaka sizce de ağır değil mi?

Programdaki bir başka şakazede ise 'İçerde' dizisinde 'Yeşim' karakterini canlandıran Gözde Kansu'ydu. Onu da eli silahlı çetelerin market baskınının tam orta yerinde bıraktılar.

Bindiği taksiden aşağı inerken bir yere kapaklanışı, kurşunlardan saklanmak için otomobillerin altına sürünerek bir girişi vardı ki, eyvah, eyvah!... Öyle korkmuş, o kadar büyük bir şoka girmişti ki, şaka bitip de Demet Akbağ göründüğü sırada bile titreyerek, "İçerde arkadaşım var, rehin aldılar" filan diye kekeliyordu.

Ben 'İçerde' dizisinin yapımcılarının yerinde olsam, 'Çok Aramızda'ya ciddi ciddi gönül koyar, hatta dava açardım. Çünkü 'İçerde'nin o taviz vermez, dimdik duran, dominant kadını 'Yeşim'in karizması bu şaka yüzünden yerlerde sürünür hale gelmişti. Şimdi ben de pek çok 'İçerde' izleyicisi gibi 'Yeşim'i her gördüğümde arabanın altına girmeye çalışan o perişan halini hatırlayacağım...

Bu arada 'şakacı'(!) Demet Akbağ da yıllardır biriktirdiği güven ve sempatisini her hafta biraz daha eritip duruyor, haberi ola! Umarım programdan aldığı para buna değiyordur... 



Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERTV YAZARLARI  UÇANKUŞ TV