UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

GÖZLERİMİZ, MİLLETİN GÖZLERİ ONLARI; TARKAN’I, SEZEN AKSU’YU, CEM YILMAZ’I ARAYACAK!.. 7 AĞUSTOS’LA İLGİLİ MUTLAKA OKUNMASI GEREKEN BİR YAZI!..

GÖZLERİMİZ, MİLLETİN GÖZLERİ ONLARI; TARKAN’I, SEZEN AKSU’YU, CEM YILMAZ’I ARAYACAK!.. 7 AĞUSTOS’LA İLGİLİ MUTLAKA OKUNMASI GEREKEN BİR YAZI!..

GÖZLERİMİZ, MİLLETİN GÖZLERİ ONLARI; TARKAN’I, SEZEN AKSU’YU, CEM YILMAZ’I ARAYACAK!.. 7 AĞUSTOS’LA İLGİLİ MUTLAKA OKUNMASI GEREKEN BİR YAZI!..

Haklı olarak, hep övündüğümüz bir savaştır Kurtuluş Savaşı...

Top yekün milletimizin verdiği inanılmaz bir mücadelenin adıdır, Kurtuluş Savaşı...

Ve daha “büyüklüğü” yeni yeni algılanan 15 Temmuz Savaşı!..

O da, bir Milletin kurtuluşudur.

Biz, bu nedenle, bu mücadelenin isminin 2.Kurtuluş Savaşı olarak konulmasını öneriyoruz.

1.Kurtuluş Savaşımızda yaşadığımız, Türk halkanı armağan olan efsaneler, bu 2. Kurtuluş Savaşı’nda da yaşanmıştır. Bu durum gün geçtikçe daha da anlaşılacaktır, algılanacaktır.

Hele hele...

Diğer savaşta düşman belliyken, bu savaşta içimizdeki düşmanla boğuşmak!.. İşte böylesine zor bir mücadeleden, eşi görülmemiş bir başarıyla çıkmıştır Millet...

Ve bu millet, torunlarına övüne övüne anlatabilecekleri destansı olaylara şahit olmuştur.

2.Kurtuluş Savaşı sadece bir gece sürmemiştir. Günlerce süren nöbetlere, eşi görülmemiş bir halk iradesine, halk cesaretine sahne olmuştur.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın TV’lerde yayınlanan bir cümlesiyle, hiç düşünmeden kendisini tankların önüne atmış ve yok olabilecek bir ülkenin kaderi değişmiştir.

Hala tehlikenin büyüklüğünün farkında olmayanlar var.

Başarılı olsalardı, nasıl bir Molla rejimiyle ülkenin ne hale gelebileceğini hala düşünemeyenler var.

Ve ülkenin muhalefetteki siyasi partilerinin de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım’la aynı safta, aynı mücadele içinde olmasından dolayı da halkın nasıl bir birliğe doğru koştuğuna hepimiz büyük mutlulukla şahit olmaktayız.

Gerçeği hepimiz kabul edelim... Bu ülke, 15 Temmuz öncesi görüş açısından feci halde ikiye bölünmüştü.

Ve bu bölünme Erdoğan-AK Parti ve diğerleri olarak nitelendiriliyordu.

Şimdi görüldü ki...

Bunu, birileri bilinçli yapmış.

Bu ülke bölünmüş de, yüzde 98’i ülkesini seven, yüzde 2’i Feto’cular olarak!..

Ama o yüzde 2(Feto ihanet şebekesi) kendisini öyle güzel saklayarak, bölmeye çalışmış ki ülkeyi...

Ancak... Duvara tosladılar ve 2. Kurtuluş Savaşı’ndaki muhteşem bir zaferle denize dökülmekten beter oldular.

İşte bu görüntü içersinde...

Toplumun önder isimleri de layıkıyla gereğini yapıyorlar.

Günlerdir süren nöbetlerde, özellikle de sanatçılar, kendilerini o noktaya taşıyan halkın önüne çıkarak, hem moral veriyor, hem de 2. Kurtuluş Savaşı’nda sadece seyirci olmadıklarını gösteriyorlar.

İsimleri say say bitmez...

Her gün oradan oraya, şehirden şehre dolaşıyorlar.

Tabi ki sanatçı diyince, doğal olarak yaşamları boyunca onlara bu duygularını gösterme konusunda yardımcı olan, yardımcı olması gereken, yapımcı-menajer isimler de çok çok önemli...

Mesela, her gün Türkiye’nin bir başka şehrinde Polat Yağcı isimli bir yapımcı çıkıyor karşımıza... Her şehre nasıl yetiştiğini anlamak bile imkansız...

Araştırdık, birlikte gittiği sayısız sanatçıların uçak ücretleri v.s hepsini kendi ödüyor. Devletten, hükümetten kimseden almadan...

Hemen, “Menfaati olması yapar mı?..” diye dedikodu yapanlara, cevabımız hemen hazır:

“Doğru, tabi ki menfaati için yapıyor!.. Çünkü ülkesini devletini vatanını seviyor. Bundan büyük menfaat olur mu?.. Bu ülke varsa, Polat da var, siz de, biz de... Ne olur o niye yapıyor demeyelim, hepimiz bir şeyler yapalım. Sonra üzülürüz, vicdan azabı çekeriz. Çünkü ısrarla vurgulamaya çalışıyoruz. Hala olayın büyüklüğünün tam farkında değiliz. Ama bu yaşadıklarımız, ülkenin 2. Kurtuluş Savaşı’dır”

Peki ne yapılmalı?..

Biz UçanKuş TV olarak bir sosyal yaşam kanalıyız.

Birileri, bizim için de diyebilir:

“Yahu size mi kaldı bunları yazmak diye?.. Bırakın haber kanalları yazsın diye...”

Bakın bu ülke hepimizin...

Kanalımızın her saat haber bülteni var, saat 19.30’da da Ana Haber Bülteni... Kimse şu an(zaten daha önce de öyle değildi) lay lay lom beklemesin.... Ve biz tüm bu bültenlerde, sürekli bu haberleri veriyor, ülkemizin, devletimizin verdiği bu mücadeledeki kararlılığı, bizim daha farklı olan izleyici kitlemize iletiyoruz.

Ayrıca sosyal yaşam kanalı dedik ya...

Bu olaylarda verilen mücadele ve şu anda da yaşananlar, nöbetler, nöbetlerde yapılan konuşmalar, oralarda söylenen şiirler, şarkılar var ya... Sosyal Yaşamın ta kendisidir. Hatta sosyal yaşamın dibidir!..

Olmasa ne olurdu ki...

Tabi ki yine dibine kadar 2. Kurtuluş Savaşımızın yanında, içinde olurduk.

Sonuçta, medyamız bu sınavdan tümüyle başarıyla geçmiştir.

Medya’nın şu andaki görevi, on binlere hitap edilen bu meydanlardaki konuşmaları, halkın bütünlüğünü, çok geniş kitlelere, milyonlara iletmektir.

İşte UçanKuş TV de Pazar günü 2.Kurtuluş Savaşı’nın finalini saat 17.00’den itibaren canlı olarak ekrana getirecektir.

Medya olarak bizim görevimiz bu...

Peki, biz sosyal yaşam kanalı olarak ve oldukça fazla, ünlülerle ilgili haberler veren bir kanal olarak, diğer kesimler ayrı ama biz sanat dünyasına seslenmeyi bir borç biliyoruz.

Medya nasıl tüm bunları tüm ülkeye yayarak, yayınlayarak görevini yapıyorsa, sanatçılar da her ne olursa olsun, orada olmalı, tüm Türkiye’yle bu duygularını paylaşmalıdır.

Sanatçılar toplum önderidir.

Onların yeri sahnedir.

Sahneye, ekrana çıkarak halkın beğenisiyle para kazanırlar.

Bu kez 7 Ağustos büyük Yenikapı Mitinginde yine sahne var.

Tek farkı şudur:

Bu kez belki para almayacaklar ama onlara yıllardır bu kazancı ve şöhreti sağlayan halkın yanında olmaları gerekmektedir.

Sanatçılar hep anlatır ya; “Babam öldü, yine de gittim o akşam sahneye çıktım” diye... İşte bugün öyle bir gündür... Bahanesi olmamalıdır. Tam tersi yarın öbür gün anlatacakları “40 derece ateşim vardı ama 2. Kurtuluş Savaşı’nın en önemli anında sahneye çıktım” diyebilmek için Pazar günü orada olmalıdırlar.

Bugün gazetelerde sözü edilen isimlere bakınca da çok ciddi bir katılım olacağını gözlemliyoruz zaten...

Ancak ismi yazılmayan dikkatimi çeken önemli isimler var.

Tarkan’ın, Cem Yılmaz’ın, Sezen Aksu’nun ismini göremedik henüz... Belki de daha duyulmadı, günahlarını almayalım.

Ama Sezen Aksu, hayatında her şeyden çok sevdiği annesi vefat ettiğinden kısa süre sonra bile Almanya’da sahnesini bırakamadı, gitti. Çünkü O’nu bekleyenler vardı. Ve Büyük takdir topladı.

İşte öyle bir gün...

Ve “Nasıl gideceğiz, o kalabalığa nasıl girebileceğiz” diye düşünmelerini bile ortadan kaldıran, az önce sözünü ettiğimiz bu davaya gönlünü veren Polat Yağcı’nın bir girişimi var ki...

Tabi ki ünlü insanların elini kolunu sallayarak kalabalığa girmeleri zor.

Ama Polat Yağcı, Bebek’ten kalkacak bir sürü yat-tekne hazırlamış. Tüm sanatçılar rahat rahat gidebilsin, Yenikapı’daki meydana rahat çıkabilsin diye... Hatta tekneye gelen sanatçılara otopark-vale hizmetinden, arabasıyla Bebek’e gelmek istemeyenlerin evinden özel servise kadar!..

Fatih’in gemileri karadan nasıl İstanbul’a sürdüğünü bilen bir millet olarak, Bebek’ten yata binip, Yenikapı’da sahneye çıkmayı zor gören olursa, buna; bu Millet darılacağına eminiz!..

Bazı sanatçıların diğer bazı sanatçılarla yan yana gelmeyi de pek istemediğini bilip, saygı duyanlardanız. Ancak duyduk ki, Polat Yağcı, yalnız gitmek isteyenlere tek kişiye özel yat’lar bile ayarlamış.

Daha ne diyelim?..

Gelen isimlerden okuduklarımıza baktığımızda, İbrahim Tatlıses’ten, Orhan Gencebay’a, Kenan İmirzalıoğlu’dan Yılmaz Erdoğan’a, Hande Yener’den Murat Dalkılıç’a, Ata Demirer’den Kıvanç Tatlıtuğ’a kadar herkes yol çantasını hazırlamış bile!.. Ama bu isimlerin yanında Tarkan, Cem Yılmaz ve Sezen Aksu gibi isimleri de görmek hepimizi çok mutlu edecektir.

Şu ana kadar isimleri yazılmasa bile tabi ki onların da orada olacağına inanarak, 2. Kurtuluş Savaşımızın hepimizi onurlandırdığını, gururlandırdığını ifade etmek istiyoruz.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13