UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

MİLLİ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ: "SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN SİSTEMİNİ YENİDEN GETİRECEĞİZ!"..

MİLLİ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ: "SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN SİSTEMİNİ YENİDEN GETİRECEĞİZ!"..

MİLLİ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ: "SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN SİSTEMİNİ YENİDEN GETİRECEĞİZ!"..

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Güneydoğu’daki doluluk oranı yüzde 92, yüzde 93’lerdeyse Marmara’da yüzde 87’lerde. Dolayısıyla açıklar var. Bu açıkları kapatmamız için ne yapmamız lazım, sözleşmeli öğretmen sistemini yeniden getireceğiz. İlk öğretmen alımını Şubat’ta yapacağız" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Yılmaz, "Milli Eğitim’de gerçekten son 14 yılda çok büyük atılımların, çok büyük devrimlerin, adeta sessiz devrimlerin yapıldığını gördüm. Çok şey yapıldı, ama hala çok şeyin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Yani insanın olduğu yerde, insan yaşadıkça mutlaka onun talepleri ve istekleri güncellenir, günden güne değişir. Birisi sağılık, diğeri eğitimdir. Bu alanlarda yaptım bitti diyebilmek mümkün değil. Neler yapıldı son 14 yılda? Geçmiş dönemde 76 üniversite vardı ve Türkiye’deki üniversite çağındaki her 100 öğrenciden 14’ü üniversiteye gidebiliyordu, bugün 193 üniversite var, yani siz 76’ın üzerine üniversiteler eklemişsiniz. Ve üniversiteye gidebilecek 100 öğrencinin yüzde 39’unu üniversiteye kazandırmışlar; birisi 14, birisi 39, birisi 76, birisi 193, hala daha üniversite kuruyoruz. Sadece üniversiteler kurulmuş olması dahi, geçmiş dönemde Allah razı olsun üniversite alanında, eğitim alanında çok büyük bir devrim yaptılar. Hakkâri’ye üniversite götürüyorsun, Şırnak’a üniversite götürüyorsun, Ardahan’a üniversite götürüyorsun. Dolayısıyla da üniversitenin sadece kurulmuş olması dahi Türkiye’nin gelecek yüzyıla umutla bakması için yeterlidir; doğru mu? Doğru" diye konuştu.

"GEÇMİŞ DÖNEMLERDE ATANAN ÖĞRETMENLERİN TOPLAMINDAN DAHA FAZLASI ŞU ANDA GÖREV YAPAN BİR ÖĞRETMEN SAYIMIZ VAR"
Öğretmen atamalarıyla ilgili Yılmaz, “Geçmiş dönemlerde atanan öğretmenlerin toplamından daha fazlası şu anda görev yapan bir öğretmen sayımız var. Yani biz aldığımızdaki öğretmen sayısından daha fazla öğretmen atadık, ama hala atamayan öğretmenler var, onu da biliyoruz. Eğitimin en önemli ayağı, en önemli temeli öğretmen. Muhakkak ki müfredat da var, muhakkak ki altyapı da var. Tahta olacak, sınıf olacak, okul olacak, akıllı tahtalar olacak, tablet bilgisayarlar olacak, kitaplar olacak, ancak öğretmen hepsinden önemlidir. Çünkü diğerlerini işleyecek, kullanacak ve öğrenciye bilgi olarak aktaracak öğretmendir. Geçmiş dönemlerden aldığımız öğretmenlerden çok daha fazla öğretmen atadık mı? Bir başka hizmet; 3 milyara yakın kitabı ücretsiz dağıttık. Bizim zamanımızda biz okula giderdik, genelde de ilk gün giderdik ki niye? Öğretmenler kara tahtaya kitapların isimlerini, hangi yayın evinin ve hangi işte yayıncının ismini de yazar, biz de giderdik onu yazardık, getirirdik annemize, babamıza verirdik. Annemizle beraber veya babamızla beraber kendimiz kırtasiyeciye giderdik, kırtasiyeciye gittiğimizde, ‘bu kitap var, ama bu kitap daha gelmedi, bir hafta sonra gelecek, şu kitap 15 gün sonra gelecek’ derdi. Bazen 15 gün sonra bile gelmezdi. O zamana kadar siz ne yapardınız? Olanların veya arkadaşların veya bir kütüphanede varsa fotokopilerini alır, fotokopiler üzerinden dersi takip ederdin" ifadelerini kullandı.

“EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİNİ SAĞLADIK”
“Geçmiş dönemde çok iyi işler yapıldı denmesi için ücretsiz kitap dağıtılmış olması da yeterli midir? Kesinlikle yeterlidir" diyen Yılmaz, "Fırsat eşitliğini sağlıyorsunuz. Kitabı alamayanlar var; eskiden bu vardı biliyorsunuz, çocuklar okula başlıyor, ilave masraflar oluyor, ‘kitap, kırtasiyeye gücümüz yetmiyor, bunu nasıl karşılayacağız’ denirdi. Bir söz var lojistikle ilgili, ‘lojistik nefes gibidir derler, kesilince anlaşılır.’ Dolayısıyla hizmetler aksamadığı sürece hiç kimse farkında değil. Dolayısıyla biz fırsat eşitliğini sağladık, Türkiye’nin en ücra köşesindeki evlatlarımızın dahi aynı temel eğitim kitaplarına sahip olmasını sağladık. Bizim dönemimizde Amerikan sütü dağıtılırdı okula gittiğimizde. Marshall yardımı olarak süt tozunu kaynatırlardı önümüze getirirlerdi. Şimdi biz evlatlarımıza süt ikram ediyor muyuz, ücretsiz veriyor muyuz? Veriyoruz. Onun için hep diyoruz ki, Türkiye geçmişle kıyaslandığında eskiden evlatlarımıza Amerikan yardımı süt tozundan yapılmış süt verirken, şimdi kendi çiftçimizin ürettiği sütü kendi evlatlarımıza ücretsiz olarak veriyoruz. Bu da hizmet olarak yeterli mi, yeterli. Eskiden tablet bilgisayarlar hiç dağıtılır mıydı? Şu anda tablet bilgisayar dağıtmaya başladık, 1 milyonun üzerinde bir tablet bilgisayar öğrencilerimize ve dağıttığımız öğrencilerin öğretmenlerine olmak üzere ücretsiz bilgisayar dağıttık. Bu dahi yetmez midir?” açıklamasında bulundu.

uğrayacağından dedesi veya babaannesi geldiğinde odayı değiştirdiğini söylediler. Bu insan fıtratında doğaldır. Dolayısıyla bunlar somut gerçekler. Bu somut gerçekten hareketle kendi vatandaşlarımıza eğitim vereceğiz" dedi.

MÜFREDATIN SADELEŞTİRİLMESİ
Eğitimin temel ayağının öğretmen, altyapı, müfredat ve veli olduğuna dikkati çeken Bakan Yılmaz, "Müfredatta gereksiz bilgi var, ağırlıklı bilgi var. Değerler eğitimini de içine almış olacak şekilde bir müfredat. Yani biz gerçekten kurbağanın herhalde dolaşım sistemini gördük diye düşünüyorum. Biz işte Yunan kültürü veya Roma kültürünün bu mimari yapılarını, işte corcik tarzı, barok tarzı, İyon stili gibi bunları gördük. Muhakkak ki bunlar da görülse iyidir, ama isteyen görsün. Eğer arkeolojiye gidecekse, sanat tarihine gidecekse işte tarih bölümünü seçecekse, bunları görmesi iyidir. Tarihin bir yönü de sanat alakalıdır, görsün. Ama her öğrencimize daha öncelikli verilmesi gerekenler varken bunlar verildiyse o dönemdeki müfredatın doğru olmadığını düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde müfredatın sadeleştirilmesi ve öğrenciye verilmesi gerekenleri mutlaka vermek istiyoruz. Kişinin yeteneğini öne çıkaran, kişisel becerilerini öne çıkaran bir eğitimi vermek istiyoruz. Öğrenmeyi öğreten bir eğitim sistemi içerisinde öğrenmeyi öğretmeye çalışıyoruz ve kendine özgüvenli olması lazım. Geçmişten bir imparatorluğun bakiyesiyiz biz bu dünyanın lideriydi, bu coğrafyada bütün mazlumlara kucak açtık, sahipsizlere sahip çıktık. Şimdi aynı misyonu üstlenmek için, yani kimsesizlerin kimsesi olmak için, fakir-gurebanın bakıcısı olmak için, senin kapını çalanlara kapını açmak için bunla ulvi hasletlerdir ve insanı zenginleştirir. Ama bunları kişiye küçükken vermek lazım. Bu değerleri verirsen gelecek yıla güvenle bakar" şeklinde konuştu.

2023 hedeflerini yakalayacak bir nesil yetiştirmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Nesil yetiştirmek, medeniyet inşa etmektir. Bizim bir medeniyet iddiamız var, inşallah bunu gerçekleştireceğiz. Öğretmenler, en önemlisi odur. Çok öğretmen atadık, ancak yeter mi? Yetmez. Ne yapmamız lazım? Bakın, 2003 yılında biz geldiğimizde 540 bin civarında bir öğretmenimiz bulunmaktaydı. 2003 yılından bugüne kadar ne kadar öğretmen atadık? 542 bin 120 öğretmen atadık. Şu andaki bizim atadığımız öğretmenlerin sayısı yüzde 58,7 yani yüzde 60’ı. Demek ki sokakta gördüğünüz her üç öğretmenden ikisi bizim dönemimizde atanmış" ifadelerini kullandı.

GÜNEYDOĞU'YA SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİK
Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
“Güneydoğu’ya gönderdiğimiz her öğretmenin tek tek rakamını verebilirim çoğunluğu geri tekrar dönüyor eş durumundan, mazeret atamasından, sağlık nedeniyle dolayısıyla bizim Güneydoğu’da öğretmen tutabilmemiz lazım. Öğretmen açığımız en fazla nerede şu anda? Marmara’da öğretmen açığımız çok fazla. Güneydoğu’daki doluluk oranı yüzde 92, yüzde 93’lerdeyse Marmara’da yüzde 87’lerde dolayısıyla, açıklar var. Bu açıkları kapatmamız için ne yapmamız lazım: Sözleşmeli öğretmen sistemini yeniden getireceğiz. Ve diyeceğiz ki, kanuna da koyacağız sözleşmeli öğretmen de bu aile ataması öğretmenin olduğu yere yapılır diyeceğiz, yani sözleşmeli öğretmen benim eşim Ankara’da çalışıyor lütfen tayinimi Ankara’ya yapın demeyeceğiz Aile birleştirmesini sözleşmeli öğretmenin olduğu yerde. Eşiniz Ankara’da mı işte diyelim ki neredesiniz? Batman’da. O halde sizi Batman’da birleştirelim, yani Ankara’da önemli olan aile devlet aileyi korur anayasanın hükmü doğrudur aileyi koruyacağız, ama evlatlarımıza eğitimi de eksiksiz vermemiz lazım, kaliteli vermemiz lazım, bunun için de Batman’da olmanız lazım. Dolayısıyla, sözleşmeli öğretmen getireceğiz beş yıl. Beş yıl sonuçta performansına bakılarak bu öğretmenlerimizi kadroya alacağız performansı iyi olanları ve üç yıl da kadrolu olarak çalışacak ondan sonra 8 yıl. 8 yıldan sonra artık Türkiye’nin dört bir tarafı kendi tercihine göre serbesttir diyeceğiz. Kaliteli eğitim vermenin öncelikli yolu öğretmenden geçiyor. İlk öğretmen alımını Şubat’ta yapacağız. Millî Eğitim Bakanlığı isteyen vatandaşların talepleri doğrultusunda istediği eğitimi vermeye, istediği kursu vermeye de hazır. Dolayısıyla matematikten, fenden, Türkçe'den veya ilgili bölümlerden kendi evlatlarının veya velisi olduğu kişilerin eğitimde bir eksiklik veya noksanlık olduğunu düşünen her velimizin talebini, her öğrencimizin eğitimle ilgili destekleme talebini karşılayacağız, yaz boyunca bütün okullarımız bu hizmeti vermek için açık kalacaktır.”

İHA

 

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13