UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

GÜLBEN ERGEN BUGÜN KELEBEK'TE 'ATLARLA GELEN MUTLULUĞU' YAZDI!..

GÜLBEN ERGEN BUGÜN KELEBEK'TE 'ATLARLA GELEN MUTLULUĞU' YAZDI!..

GÜLBEN ERGEN BUGÜN KELEBEK'TE 'ATLARLA GELEN MUTLULUĞU' YAZDI!..

Sen çare bulamazsan, doğa sana çareler buluyor, çözümler üretiyor. Bu kez başka bir yaşama sevinci merkezindeyim. Türkiye Jokey Kulübü’nün AtlaTerapi Merkezi’nde fiziksel ve zihinsel engelli çocuklar için ücretsiz eğitim veriliyor. Kapıdan içeri girdiğim andan itibaren herkesin yüzünün güldüğü bir ortamın içinde buluyorum kendimi. Anneler, babalar, ablalar, çocuklar, eğitmenler ve tüm asilliği ile atlar... Sağ kolu kilitlenmiş ve yıllarca elinin yumruğunu açamayan Batuhan artık sağ elini kullanabiliyor. Babasının ölümünden sonra bir yıl hiç konuşmayan, konuşmaya başlayınca uzun süre kekeme olarak yaşayan Kaan, bir hatip gibi konuşuyor şimdi benimle...Disleksi, depresyon, epilepsi ve birçok sağlık problemi yaşayan, tüm yazıları tersten okuyan, yaşının üstündeki çocuklarla eş değer bir zekaya sahip olan küçük dahi Arda, kullanmak zorunda olduğu ilaçları yarıya indirmiş durumda. Merkezin tüm çalışanları çocuklarla arkadaş olmuş ama bir de dostluk var ki... İşte o dostlukta akan sular duruyor. Çocuklar ve atların dostluğu. At binene kadar tekerlekli sandalyesinde, çiçekli şapkasıyla suratı asık olan Selin’in, atına dokunduğu ve bindiği andan itibaren nasıl yüzü gülüyor, nasıl kendine güveni geliyor bunu gördüm...Sevginin lisanı da, bedeni de yok, sevginin sadece ve sadece kirlenmemiş bir çift kalbe ihtiyacı var. O da sokaktaki insanda değil Zencefil atın yüreğinde...

Arda Cem Tunç

AYAĞA KALKTIM VE TEKERLEKLİ SANDALYEMİ BAĞIŞLADIM

Atlarla aran nasıl?

-Arda: Çok iyi. At bindiğimde atın duygularını hissediyorum.

Ben de bindim ama atın duygularını hissedemedim. Nasıl olur atın duygusu?

-Mutlu olup olmadığını hissedebiliyorum. Biz atlarla aile olduk. O yüzden her şeyi hissediyorum.

Arda, bilinçli bir çocuk olduğun için rahatsızlığını sana sormak istiyorum...

-Disleksi, tersten okumak gibi garip şeyler. Yazım çok dağınık. Bununla ilgili

çalışıyoruz.

-Annesi Zümrüt: Özel öğrenme güçlüğüdür bu hastalığın adı. Aynı zamanda dikkat eksikliği ve hiperaktivite de var. Arda atın üzerinde 20 dakika kaldığı zamanlarda odaklanmayı öğrendi. Şu an hiperaktif çocuklara nazaran çok daha sakin. Bir de epilepsi hastası. Buraya gelmeye başladıktan sonra kasılmaları çok azaldı.

-At üzerindeyken bütün sinir sistemi uyarıldığı için epilepsisine çok iyi geldi.

Neden garip olsun, hiç de öyle değil... Sana en çok neyin faydası oldu?

-At binmek bana çok iyi geliyor.

-Zümrüt: Biz psikoloğa, psikiyatriye, terapilere de gidiyoruz ve bunlarla birlikte atların inanılmaz faydasını gördük. Arda kalçasından ve bacaklarından ameliyat oldu. İki bacağına platin takıldı.

-Aslan gibi yürüyor...

-Zümrüt: Aslan gibi yürümek için at gibi güçlü arkadaşlara ihtiyacımız oldu. Sonra kararlı bir şekilde ve pes etmeden fizik tedaviye gittik. Tüm egzersizleri bıkmadan yaptık. Ben makyajlar yapıp Arda’nın yüzünü güldürdüm. Birlikte gülmeye ihtiyacımız vardı. Bir de inanmaya ihtiyacımız vardı. Bu hasta yatağı evimizden gidecek dedik. Arda, “Tekerlekli sandalyemi bağışlayacağım, başkası ayağa kalksın, benim ihtiyacım olmayacak” dedi.

Arda bağışladın mı peki sandalyeni?

-Ben ayağa kalktıktan sonra annemle Türkiye Engelliler Derneği’ne bağışladık.

YÜKSEKLİK KORKUSUNU ATLAR SAYESİNDE YENDİM

Kardeş eksikliği hissediyor musun?

- Kardeşim yok ama bu yaştan sonra olmasını da istemem. Benimle aynı yaşta bir kardeşimin olmasını isterdim. Birlikte benim oynadığım oyunları oynayabilirdik. Yoksa benden küçük olsaydı odamı dağıtırdı, ödevlerimi yırtardı. İkizim olmadığına göre ailemize çocuk yuvasından bir kardeş alabilirdik.

Atların sence iyileştirici özelliği var mı?

- Bence var. Ben sağı solu bilmiyordum. Yüksekten korkuyordum. Atlar sayesinde sağı solu öğrendim ve yükseklik korkumu ikinci seansta yendim.

Ne kadar faydalı olmuş... Annen, sen benim elimi tuttuktan sonra dedi ki Arda herkesin elini tutmaz...

- Evet. Ben içime kapanığımdır. Bilgisayar başında oyun oynarım genelde.

Peki bir şeye kızdığın zaman ne yaparsın?

- Bir şeye kızdığım zaman genelde küfrediyorum. Ama artık hafif geçmeye başladı.

Ben de bunun iğrenç olduğunu biliyorum. Okuldaki arkadaşlarımın da iğrenç bir şey olduğunu söylemelerinden bıktım. Küfür alışkanlığımı bırakmak istiyorum. Çaba gösteriyorum.

Nasıl başladın küfür etmeye?

- Ameliyat olduktan sonra internette bilim insanlarının ağrıyla ilgili bir açıklamasını

okudum. Ağrıların küfür ederek azaldığı yazmışlardı. O yazıyı okuduktan sonra küfüretmeye başladım.

Peki ağrıların gerçekten azaldı mı?

- Küfür etmek beni rahatlatıyor.

Zümrüt: Artık eskisi kadar etmiyor.

- Ediyorum anne ama içimden. O yüzden sen bilmiyorsun.

Siz bir anne olarak nasıl bu kadar güçlü kalabiliyorsunuz?

-Zümrüt: Bana en büyük destek, Arda’ya bakmak oluyor. Geleceğiyle ilgili hayallerini söylüyor ya Arda, biliyorum onun hayallerini gerçekleştirmek için bir araç olarak sadece annesi var.

EN ÇOK İSTEDİĞİM ŞEY DERSTE KİTABIN DOĞRU SAYFASINI KENDİM AÇABİLMEK

Hayatta yapmak istediğin ama yapamadığın neler var?

-Derste kitap çıkarabilmek. Doğru sayfayı açmak ve sesli okuma yapabilmek.

-Zümrüt: Arkadaşlarıyla aynı standartta yapamadığı için strese giriyor ve derslerde elindeki yaralarla oynuyor. Arkadaşlarıyla aynı hızda okuyamıyor. Öğretmeni “Sayfa 84’ü açın” dediğinde Arda tersten okuduğu için sayfa 48’i açabiliyor. Sınıfta öğretmeni okuma yaptırdığında karışık okuyabiliyor. Arkadaşlarıyla aynı hızda da yazamıyor.

Derslerin nasıl, mesela matematiğin?

-Arda: Matematiğim çok güzel.

-Zümrüt: Örneğin çarpım tablosunu ritmik olarak ezbere bilmez. Ama siz TEOG sınavının sorularını sorun size çözüm yolunu söyler. Haftanın yedi gününü sıralı olarak söyleyemeyebilir ama yeni bir yabancı dili çok hızlı öğrenebilir.

Burayı nasıl buldunuz?

-Zümrüt: Türkiye Jokey Kulübü burayı açınca İstanbul’daki tüm rehabilitasyon merkezlerine bildirmiş. Biz de Arda’nın gittiği rehabilitasyon merkezi aracılığıyla öğrendik. Ücretsiz olduğunu öğrendikten sonra gelmeye başladık. Buradaki herkes özveri ve mutlulukla yaklaşıyor.

BİR GÜN İYİLEŞECEĞİM VE FUTBOL OYNAYACAĞIM

Batuhan, kaç ay oldu buraya başlayalı?

- 6 ay oldu.

Hayatında ne gibi değişiklikler oldu buraya geldikten sonra?

Ablası Tuğba: Ben anlatayım. Batuhan devamlı sağ elini sıkardı. Şu anda o elini çok rahat kullanabiliyor. Buraya çok isteyerek geliyor. Fizik tedaviye ve havuza da gidiyor.

Batuhan, atlarla iletişimin nasıl?

- Çok iyi. İleride jokey olmak istiyorum.

Ne güzel. Bana at üzerindeyken ne hissettiğini anlatabilir misin? Benim daha önce hiç atla bir ilişkim olmadı...

- Bindiğim at beni tanıyor. Benim onu sevdiğimi anlıyor. Ben de onun beni sevdiğini

anlıyorum.

Evinde hayvanın var mı?

-Batuhan: Köpeğimiz vardı ama kaybettik.

-Tuğba: Yeniden bir köpek almak istemedik çünkü çok üzülüyor kaybedince. Hayvanlara aşırı bir sevgisi var.

Hayvanlarla hiç konuşamasan da ilişki kurabiliyorsun, sen de bunu hissedebiliyor musun?

-Evet, buraya her geldiğimde değişik atlara biniyorum ve hepsinin beni anladığını

düşünüyorum.

Peki gönlünün en çok kaldığı at hangisi?

-Güneş. Onu çok seviyorum.

Neleri yapabildiğini ispat ettin, ailene ve arkadaşlarına?

-Derslerim çok iyi. Arkadaşlarımla oyun oynayabiliyorum.

Yapmayı çok istediğin ama yapamadığın neler var?

-Futbol oynamak isterdim arkadaşlarımla.

 Belli mi olur, ayakların iyileşir ve o çok istediğin maçı yaparsın arkadaşınla...

-Benim umudum var zaten.

Geleceğe dair ne hayallerin var jokey olmaktan başka?

-İmkanım olsa bilgisayarda her şeyi yapabilirim.

Öyle mi? Neler yapıyorsun bilgisayarda?

-Yazılım bile yapabilirim. Microsoft’u da inceledim.

Bravo sana... Peki attan korkan çocuklar için ne tavsiye edersin?

-Korkmasın, atları sevsinler.

ÇOCUK SUÇLARI MASASINDA GÖREVLİ POLİS BABA ANLATIYOR

Oğlum 7 gün 7 gece atını bekliyor

Eğitmenlerle aran nasıl?

Batuhan: Hepsini çok seviyorum, çok iyiler.

Batuhan’ın ne zamandan beri rahatsızlığı var?

-Tuğba: Doğduğundan bu yana.

Batuhan’ın babası olarak buraya geldikten sonraki değişimini nasıl görüyorsunuz?

-Babası Atilla: Batuhan’ın daha huzurlu ve daha güvende hissettiğini gördüm. Buradaki terapiden sonra eve gelince “Pazartesi gelsin de hemen atlara gidelim diyor.”

Haftada bir gün mü geliyor?

-Atilla: Haftada bir gün geliyor. Okula gidiyor. 7. sınıfta.

Batuhan’ın tam olarak rahatsızlığı nedir?

-Atilla: Yürüme engelli ve glutarik asidüri tip 1 hastası.

Tedavisi için devletten yardım alıyor musunuz?

-Atilla: Polis memuru olduğum için tedavi ile ilgili bir sıkıntı yaşamıyoruz.

 Bir polis olarak dışarıda engellilere uygun davranıldığını düşünüyor musunuz?

Atilla: Ben 15 yıldan beri Çocuk Suçları Bürosu’nda çalışıyorum. Engellilere uygun davranıldığını çok düşünmüyorum.

ATLARLA KONUŞAN ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİ ARTAR

◊ Kendine güven duygusunu geliştirir.

◊ Duyguların kontrol edilmesini ve öz disiplin kabiliyetinin geliştirilmesini sağlar.

◊ Kişiye gevşeme duygusunu kazanmasında yardımcı olur.

◊ Dış dünyaya ve kendi hayatına olan ilginin artırılmasına katkı sağlar.

◊ Risk alma kabiliyetinde artış sağlar.

◊ Sabrın gelişimine etki eder.

◊ Sosyal iletişimi artırır.

Gülben ERGEN / KELEBEK     

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13