Fulin, “Keyf-i Halik” şarkısıyla girdi birçoğumuzun hayatına. “Aman Tanrım bu nedir” diye ilk başta eleştirilen şarkı dilimize dolandı, listelerde üst sıralara yerleşti. Neden böyle bir şarkı söylemek istediğini düşünürken kendimi Fulin ile aynı masada konuşurken buldum. Şarkının hikayesini anlatan şarkıcı, bir de itirafta bulundu: “Teenage (ergen) pop star yaratılmaya çalışılıyor bazı kişilerden. Bu konuda mütevazı olamayacağım, bunu başardığımı düşünüyorum.
*2014’te maxi single çıkarmıştınız. Sizden albüm beklenirken bir single daha geldi...
- Tek tek birkaç şarkı daha çıkarmak istiyorum. Sonra albüm çalışması olacak.
*İlk çalışmada yanınızda Emrah Karaduman vardı. Şimdi ise Alper Narman, Onur Öztürk, Ozan Çolakoğlu var. İçinizdeki müzik aşkı etkiliyor olacak ki bu isimleri buluyorsunuz.
- Kesinlikle öyle. Müzik benim için bambaşka bir şey, tarif edemiyorum. Müzik yapmayı o kadar istiyorum ki, en iyilerle karşılaşıyorum. Hep dualarımda bu isimler vardı.
AYRILIKLA DALGA GEÇTİK
*Şarkı sözleriniz de enteresan. “Keyf-i Halik”in sözlerini yarım saat anlamaya çalıştım! “Ayrılık fantastik, keyf-i halik bombastik” diyorsunuz mesela. Bombastik nedir, ayrılık nasıl fantastik olabilir?
- Genelde şarkılara baktığınız zaman ayrılığı acı tarafından ya da atarlı giderli anlatıyorlar. Laf göndermeler oluyor. Biz bu sefer ayrılıkla dalga geçtik. Keyf-i halik Arapça’da “Ne haber” demek. “Ne haber bombastik” diyor kadın. Birkaç kere ayrılıp barışmışlar, hep üzülmüş ama bu sefer o ayrılık ona iyi geliyor gibi. Durum bundan ibaret.
*Ayrılırken bu kadar mutlu olanını görmedim henüz. Klip bile rengarenk.
- Onur’u (Özdemir) buradan da tebrik edeyim. Hangi kafayla, ne düşüncelerle yazdı acaba... (Gülüyor)
*Bu şarkıyı alma hikayeniz nedir?
- Başka bir sanatçıya yapılmış. Bir müzisyen arkadaşımla Sezen Aksu’nun stüdyosuna gitmiştik. O gün şansıma Alper ve Onur oradaydı. Onlar da önceki işlerimi dinleyip beğenmişler. Ben “Beste var mı” diye sorunca Alper, “Bir şarkımız var onu sana dinletelim” dedi. Başladılar söylemeye, fantastik bombastik diyorlar, benim yüzüm düşüyor! Bir daha dinlemek istedim ve sonra şarkı bir yerde beni yakaladı. Sözü, melodisi farklı, dikkat çekiciydi. Ozan Çolakoğlu’nun da şarkıda payı büyük. Çok iyi bir aranje yaptı.
*Daha önce elektronik müzik yapmıyor muydunuz?
- Öyleydi. Yine aynı türde bir iş bekliyorlardı benden. Sonra daha önce yaptığım tarzla ters köşe olmasını istedim. Beni tanıyan kitlem ve arkadaşlarım şaşırdı. Ama sonra telefon açıp, “Nasıl bir nakaratı var, dilimize dolanıyor” dediler. Hem farklı bir iş hem de sinir bozucu şekilde dile dolanıyor. Bizim istediğimiz de buydu zaten.
ŞARKI İLK ÇIKTIĞINDA ÇOĞU FANIM BEĞENMEDİ
*Dikkat çekti, onda netiz. Sadece slogan değil ki, sosyal medyada da dikkat çekiyorsunuz.
- Sen de farkındasın değil mi. Bir süre sonra kabulleniyorsun, “bombastik” ya da “fantastik” kelimesini kullanıyorsun. Şarkıyı ilk çıkardığımda eski fanlardan bir tanesi “Bu nasıl şarkı, iğrenç, kulaklarım kanıyor” ifadesini kullanmıştı. Şimdilerde ise, “Yeni anladım Fulin, dilimden düşmüyor” diyor. Bunları okumak da muhteşem. İlk on gün kötü yorumlar geldi zaten.
BİR SONRAKİ ŞARKIM HAZIR
*İmajınız sizi yansıtıyor mu?
- Bu benim. Evde de öyleyim. Bazen moralim bozuk anlarım da oluyor, işte o zaman gotik oluyorum. Teenage (ergen) pop star yaratılmaya çalışılıyor bazı kişilerden. Bu konuda mütevazı olamayacağım, bunu başardığımı düşünüyorum. Klibi izlemeden uyumayan, yemek yemeyen çocuklar varmış.
*Sıradaki hedefiniz nedir?
- Öncelikle bu şarkının bir gidişatına bakalım, kaç kişiyi fantastik, bombastik ayırırsak, duruma göre bakacağız. (Gülüyor) Bu şarkı süresini doldurdu dedikten sonra yeni şarkıya geçeceğiz. O da hazır. Bu kez evlenmek isteyen insanlara yönelik bir şarkı olacak.
YARATICILIK RUHUMDA VAR
*Farmakoloji okuyup hatta yüksek lisans yapıp şarkı söylemek nasıl oluyor peki?
- Adanalı’yım. 5 yaşımdan bu yana klavye, gitar çalıyorum. 4-5 sene dışarıdan eğitim aldım. Ailem konservatuvar okumama karşıydı. Babam doktor, annem de öğretmen. Çok hiperaktif bir çocuktum. Okuma yazmayı kendim öğrendim. 5 yaşında okula başladım. Çok zekiydim, onu bile manipüle etmeye çalışırlardı. Sonunda okulumu bitirdim, yüksek lisansımı yaptım, İstanbul’a gelip hayalimi yaşamak için işi buradan buldum. Kimyagerlik çok güzel bir meslek ama bana göre değildi. O dönemde moda tasarımı okudum. Mesela klipteki tasarımlar da bana ait. Kendi bestelerim de var. Yaratıcılık benim ruhumda var, onu da bir şekilde yansıtmam gerekiyordu.
Sinem Vural - KELEBEK
