UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

"FİLİNTA" DİZİSİNİN BAŞARILI OYUNCUSU ONUR TUNA'DAN SAMİMİ AÇIKLAMALAR! " İNSAN HE DEYİNCE AŞIK OLAMIYOR!.."

"FİLİNTA" DİZİSİNİN BAŞARILI OYUNCUSU ONUR TUNA'DAN SAMİMİ AÇIKLAMALAR! " İNSAN HE DEYİNCE AŞIK OLAMIYOR!.."

"FİLİNTA" DİZİSİNİN BAŞARILI OYUNCUSU ONUR TUNA'DAN SAMİMİ AÇIKLAMALAR! " İNSAN HE DEYİNCE AŞIK OLAMIYOR!.."

Oyuncu Onur Tuna, ‘Filinta’ dizisinde canlandırdığı polis Mustafa karakteri ile mesleki kariyerindeki zirveye ulaşmış durumda. Canlandırdığı karakteri ve kendisini daha yakından tanımak için buyrun röportajımıza...

Mesleğindeki başarısı kadar, kendisini yakışıklı bulan hayranlarının ilgisiyle de son yılların en popüler oyuncularından biri olan Onur Tuna, bir de bekar olunca, kadınların en çok merak ettiği isimler arasında yer alıyor. Eğer Tuna’nın oyunculuk başarısının yanı sıra müzik alanındaki çalışmalarını da merak ediyorsanız, ‘Acın Verdi’ ve ‘Tıpkı Sen’ adlı şarkılarını YouTube üzerinden dinleyebilirsiniz. Yer aldığı ‘Filinta: Bir Osmanlı Polisiyesi’ ise halen TRT1’de yayınlanan, senaristliğini Altuğ Küçük’ün yaptığı ve Ömer Gökhan Erkut’un yönettiği bir Osmanlı polisiyesi dizisi. Adını bir tür küçük tüfek ve güzel, yakışıklı anlamına gelen filintadan alan yapımda, Onur Tuna da hem oyunculuğu hem de yakışıklılığı ile göz dolduruyor. Hatta, bu yüzden bir dönem magazin basınında “Yeni Kıvanç Tatlıtuğ” diye hakkında haberler bile çıktı. Sevgili Onur Tuna’yı bu hafta siz Hafta Sonu okurlarına daha iyi tanıtmak için sayfalarımıza konuk ediyoruz...

Daha önce başka yapımlarda da yer aldın ama hem kendin hem de oyunculuğun ‘Filinta’ dizisinde çok dikkat çekti. Bunu neye bağlıyorsun?

İş yaptıkça öğrenilen bir şey ve yaptığım işi severek yapıyorum. Zamanla tecrübelerim, karakter ve analiz yöntemlerim değişti ve tabii ki gelişti. Bunların yanında ilk kez bir projenin başrolünü üstleniyorum. Bu daha fazla fırsat demek ve sorduğunuz soru doğru yolda olduğumu gösteriyor bana.

‘Filinta’ dizisi çok beğenilen bir yapım. Bu diziyi diğerlerinden ayıran nedir?

Çok büyük bir prodüksiyon, aksiyonel anlamda Türkiye’de denenmemiş sahneler denendi ve başarıyla sonuçlandı. Konu olarak bir feodal düzenden uzak, fantastik bir polisiye. Yurt dışında kendini kanıtlamış birçok ünlü eğitmenleri ve yönetmeni danışman olarak kullanmış bir projemiz var. Bütün işler emek barındırıyor, o yüzden bizi ayıran şey sadece konu ve teknik diyebilirim.

Dizide canlandırdığın karakteri bize biraz anlatır mısın?

Mustafa, 19’uncu yüzyılın ikinci yarısında yaşayan bir Osmanlı polisi. Eğitimini Londra’da tamamlamış, genç yaşta devlet nişanı almış, dövüş ve silah kullanımında usta bir adam. Herkesten bir adım önde düşünmeyi seven biri...

BENİ TATMİN EDEN HER İŞE AÇIĞIM

Ekranda şu anda kıyasıya bir dizi rekabeti var. ‘Filinta’ rakipleri arasında sence nerede duruyor?

Rakiplerimiz diye bir durum kafamda hiç yok! ‘Filinta’ için verdiğim emeğin karşılığını, ekranda izlediğim zaman görmem yeterli oluyor. Bütün projelerde aynı emek ve arkadaşlarımız var. Rekabet ortamında değil, yan yana duruyoruz.

Dizi setinde neler yapıyorsunuz? Çok eğleniyormuşsunuz diye duydum. Özellikle seni herkes çok seviyormuş; “Burnu büyük değil” diyorlar...

Oyuncu büyüklerimiz ve arkadaşlarımızın hepsi aynı mütevazılıkta insanlar ve gerçekten neşemiz eksik olmuyor. Egosal yaklaşımlar gerçekten sıfır durumda ve bu oluşan atmosferi etkiliyor. Hakkımda böyle şeyler duymanız beni çok mutlu etti.

Dizi oyunculuğuna devam edecek misin?

 

Dizi oyunculuğu gerçekten mesai anlamında çok zor bir iş ama ülkemizde de artık dünya standartlarında işler çekilebiliyor. O yüzden senaryo ve prodüksiyon anlamında beni tatmin eden her işe açık olmak istiyorum.

İzmir’de yaşarken, bir gün gelip bu kadar ünlü olacağını hiç düşündün mü?

İzmir’deyken bir yere gittiğimde mönü 5-10 dakikada geliyordu ama şu an hemen geliyor! Şükür, hayatımda bana ünlü olmadığım zamanları hatırlatan insanlar çok. Dostlarım hiç değişmedi benim. Çok şanslı hissediyorum kendimi o yüzden. Bu konudaki dilemmayı bana yaşatanlar olduğu için gençken ünlü olmak aklıma gelmiyordu. İşini doğru yapmaya devam etmek hep daha tatmin edici olmalı.

‘AİLE BASKISI OLMADAN BÜYÜDÜM’

Röportajlarında dikkat ettim, hep “Ruhum özgür” diyorsun. Bu manada sence ruhun özgür olması ne demek?

Kalıplara, müfredatlara bağlı kalmadan, nakille değil, akılla büyüyen herkes hem ruhsal hem fiziksel olarak özgür insanlardır. Benim çocukluğum da yaramaz geçti. Aile baskısı olmadan büyümüş biriyim; 16 yaşımdan beri ailemden ayrı yaşıyorum. Bu sebeplerden ötürü siz zaten uzun vadede kendinizi özgür kılıyorsunuz.

Zamanında besteler yapıp, şarkı söylemişsin ama biz onları pek duyamadık. Ben senin şarkı söylediğini bile yeni öğrendim. Orada bir şeyler ters gitmiş olmalı. Sence hata nerede yaptın?

Hiçbir şey ters gitmedi çünkü işi maddi-manevi profesyonelliğe dökmedim hiç. Evimde gitarlarımla uğraşan ve şarkı besteleyen biriydim sadece. Oyunculuk hep önde olan bir yetiydi benim için. Bu konuda bir girişimim olursa da müziğimin, oyunculuğumun yanında bir hobi olarak anılmasından öteye geçmesini istemiyorum. İyi bir dinleyiciyimdir. Fazla müzik grubu bilirim, farklı ülkelerden değişik tarzlarda müzisyenler keşfetmeyi, onların diskografilerini araştırmayı severim.

‘KIVANÇ’LA KIYASLANDIĞIMI BİLMİYORDUM’

Kimleri dinlersin, müzikte idolün veya çalışmayı hayal ettiğin bir müzisyen var mı?

Çok müzisyen var. Birini söylemesem üzülürüm ama bazı özel insanlar var tabii ki; David Grohl, Trent Reznor, Philip Glass, Ludovico Einaudi... Ve tekrar dediğim gibi müzik hayatımda bu kadar yer aldığı için, size mesela Şener Şen’le oynamak isterim gibi bir örnek veremiyorum.

Sakalsız neden hiç fotoğrafın yok? Herkes senin o halini çok merak ediyor?

Sakalsız fotoğrafım çok. ‘Bir Küçük Eylül Meselesi’nde sakalsız oynadım denebilir. O zaman sakalım yok denecek kadar azdı.

Seni neden hep Kıvanç Tatlıtuğ ile kıyaslıyorlar?

Ben hiç kıyaslandığımı duymadım (gülüyor). En azından bana kıyaslamadı hiç kimse! Herkesin kariyeri, hayalleri kendine. Kıvanç başarılı bir oyuncu bence.

MODAYLA İLGİLİ BİR TREND ARAYIŞIM YOK

Çevremdeki bir sürü genç kız sana hasta!

Günde 18 saat çalışırken isteseniz bile aşk meşk olmuyor. Arkadaşların ilgisi için teşekkürler!

Peki fanların seni nerelerde bulabilir?

Setim İzmit’te, SEKA parkta ve oradan çıkmıyorum diyebilirim. İstanbul’daki evimi özlüyorum ve her boş vaktimde orada yakın dostlarımla olmaya çalışıyorum. Aileme elimden geldiğince vakit ayırıyorum. Sosyalleşmeye vaktim olduğunda sevdiğim müzisyenler kendi ülkelerinden konsere nereye geliyorsa, onları takip etmeye çalışıyorum. O yüzden sabit bir yerim yok (gülüyor). İKSV, Nublu, Babylon en sık gittiğim mekanlar...

Kitaplarla aran nasıl; sık sık okur musun?

Okumayı severim. Ama seneler içinde okuduğum şeyler değişmeye başladı. Vakit bulamamaktan ötürü kitap keyiften çıkıp ihtiyaç halini almaya başladı. Siyasi ve sosyal psikolojiyi konu edinen kitaplar genelde tercihim oluyor. Betimlemeden ziyade, mutlak bilgiler içeren şeyleri okumayı daha çok seviyorum.

Kendini yakışıklı mı buluyorsun, seksi mi?

İkisi de değil! Ben sadece haftanın dört günü kendimi iyi hissediyorum. Güzellik herkese mahsus bir durum ama bir yandan da göreceli. 30 senedir kendimleyim ve bana bir farklılığı yok fiziksel özelliklerimin... Alıştık birbirimize (gülüyor)...

Çok bakımlı ve şık bir havan var. Modayı takip eder misin?

Öncelikle teşekkür ederim (gülüyor). Bazı sponsorlarım dışında tüm alışverişlerimi kendim yapıyorum. Takip ettiğim bir modacı ya da modaya dair bir trend arayışım yok. Bir insan kendini giydiklerinin içinde rahat ve özgüvenli hissediyorsa, ne giydiğinin önemi yok. Şık, radikal, karizmatik, vintage vs. gibi kavramlarla sıfatlandırılırsınız zaten.

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERonur tuna  filinta