Merhamet’te Narin’in annesini canlandıran Ayşegül Cengiz Akman’ın Kelebek’ten Gülbahar Karakuş’a verdiği röportajda doktor olduğu ortaya çıktı.
İşte o Röportaj:
Ayşegül Cengiz Akman, Kanal D ekranının sevilen dizisi “Merhamet”te Hatice karakterini canlandırıyor. Akman’ın asıl mesleği ise doktorluk. Lise sıralarında başlayan oyunculuk aşkından hiç vazgeçmeyen, tıp fakültesinde de tiyatro sahnesine adım atan Akman, şimdi iki işi bir arada yürütüyor.
* Doktorluk ve oyunculuk, yan yana gelemeyecek iki meslek gibi. Siz nasıl oldu da bu iki işi buluşturdunuz?
- Haklısınız, gerçekten dışarıdan bakıldığında öyle gözüküyor ama ben tiyatroyla İstanbul Tıp Fakültesi’ne başladığımda tanıştım. Hem tıp okudum hem de tiyatro koluna devam ettim. Altı yıl boyunca her sene mutlaka sahnedeydim. Sonrasında da vazgeçemedim.
* Şahika Tekand’la yollarınız nasıl kesişti?
- Son sınıftayken Dario Fo’nun “Klakson, Borazanlar ve Bırtlar” adında çok güzel bir oyununu oynadım. O dönem Dario Fo oyunlarını çeviren Füsun Demirel’le tanıştım. O beni oyunculuk konusunda yüreklendirdi ve Şahika Tekand’ın okuluna yönlendirdi. Çok doğru bir adres olduğundan emindim. Hâlâ da Şahika’yla birlikte tiyatro yapıyoruz.
HASTALARIM TEBRİK EDİYOR
* Oyunculuğa başlarken “Doktorluğa da devam ederim” diye mi düşünüyordunuz?
- Evet, daha en başından ikisini birden devam ettiririm diye bir formül çizmiştim kafamda.
* Dizi sektörüne nasıl geçtiniz?
- Ben hep tiyatro ve doktorluk olur diye düşünüyordum. Ama içten içe kamerayı da merak ediyordum. Sonra Ali Sabuncugil’le tanıştım, o birtakım projelerde bana yer buldu.
* Doktorluk yaparken çekimlerde aksamalar olmuyor mu? Ya da çekimler yüzünden hastanede?
- Şimdi yaptığım iş, nöbet usulü. Öyle olunca bana boş zaman kalıyor. Boş zamanlarımı da set ve tiyatroyla organize edebiliyorum.
* Sizi televizyonda izleyen hastalarınız ne diyor bu duruma?
- Bugüne kadar hep çok güzel geri dönüşler aldım. Şu ana kadar tüm hastalarım tebrik etti, birçoğu da diziyi beğenerek izlediklerini söyledi.
* Bu yoğunlukta ıskaladığınız şeyler var mı?
- Tabii ki... Arkadaşlarıma yeterince zaman ayıramıyorum mesela. Eşime de öyle. Uzun süredir evliyiz. Eşim de doktor, akademisyen. O da çok çalışıyor. Benim işim zaman zaman ferahlıkları da olan bir iş ama eşiminki öyle değil.
* Eşinizin de tiyatroya merakı var mı?
- Biz onunla tiyatro kolunda tanıştık zaten. Bir fırsat çıksa hemen oynar. Tiyatroda ya da ekranda oynamayı çok ister. O yüzden de beni anlıyor. Bu, çok büyük bir şans.
HAYATIMIN İLK ÖNEMLİ DİZİSİ
* “Merhamet” nasıl gidiyor? Dizide duygusal yoğunluğu fazla bir karakteri canlandırıyorsunuz...
- “Merhamet”, hayatımın ilk önemli dizisi. Bugüne kadar çok severek oynadım, heyecanımı da hiç kaybetmedim. Rol, bir kadın oyuncu için zorlayıcı, bu yüzden kendimi şanslı hissediyorum. Hatice, o yoğun sahnelerde insanı çok etkiliyor. Üzülüyorsunuz, kızıyorsunuz... Onunla kurduğum ilişki, hep bir didişme hali. Bir taraftan da çok acayip bir inadı, tutkusu ve bağı var. Bu da insanı hayrete düşürüyor. Hayrete düşmekle kızmak arasında gidip gelen bir ilişkimiz var Hatice’yle.
* Tıbbi açıdan bakarsak, Hatice ne durumda?
- İnsan, sevgiyi çok iyi yaşayamadığında, karşısındakine patolojik bir bağlanma yaşıyor. Sanki öyle bir durumu var.
