MESUT YAR POSTA
HAFTANIN İŞİ İÇİN SON NOT
Dünya Güzellerim (Show TV) için söylenecek çok şey yok. Temenni edilecek birkaç şey var ama. Dilerim tüm bu yaşananlar kurgudur, bu bir...
Başından sonuna kadar ilk bölümü birlikte izlememişlerdir inşallah duygusu vermiştir, bu iki...
Renk mozaiği bir ülkeye “dünyada başka renkler de varmış, hem de ne renkler?” nasıl dedirtilir göstermiştir, bu üç... Televizyon üzerinden sosyoloji tespiti yapan kimilerine tespit çıkarmak için acayip malzeme verilmiştir, bu dört...
Yaz eğlencesi diye içi boş lakırdılar yerine ülkemizin kerli ferli isimlerinin içindeki lamba cini tak diye masaya vurulmuştur, bu beş! Dilerim son bölüm yayınlanmadan dört hatun birbirine kafa göz girişmez; şiddete karşıyız bu da altı!
Hadi ama bir tane milyoner görelim
Bu yıl da kimseyi milyoner etmeden sona erdi Kim Milyoner Olmak İster (atv). Geçenlerde Sina Koloğlu bu sezon 5 milyon liraya yakın bir ödülün dağıtıldığını yazdı...
Program sayısına vurunca ortalama da en fazla 100 bin liralık ödül, o da birkaç kişiye dağıtıldı. Bu da bir şeydir, doğru...
Ama ne bileyim 10 yılı geride bırakan bir yarışmada en az bir kere de olsa 1 milyonluk büyük ödülün birilerinin yüzünü güldürmesini isterdim. 1 koyup 1000 alan (reklam geliri olarak) bir ticari yatırımdan söz ediyorsak hele!
En az yarım sezon dinlenmeliler...
Bu yıl çok sayıda dizi final yaptı. Hepsinin içinde bizi rolüne fazlasıyla inandıran isimler vardı...
Mesela bir Cansu Dere, mesela bir Burak Özçivit, mesela bir Kıvanç Tatlıtuğ, mesela bir Kaan Urgancıoğlu, mesela bir Çağatay Ulusoy, mesela bir Aras Bulut İynemli, mesela bir Çetin Tekindor, mesela bir Gonca Vuslateri, mesela bir, bir, bir...
Hepsi çok değerli oyuncular. Hepsinin hayat verdiği karakterler gönül havsalamızda unutulmazlar arasında yerini aldı...
Ama nadasa yatmadan girişecekleri bir projede kendilerini bir önceki karakterleriyle değerlendirmekten kolay vazgeçemeyeceğimiz için dinlenmeleri şart! Haksız mıyım?
İnce bir sızı bıraktı!
Kara Sevda (Star TV) dizisinin final bölümünde yaşanan mayın sahnesi toplumsal vicdan üzerinde ince bir sızı bırakmıştır, bu net! Sonuç itibarıyla bu ülkede mayına basarak, bombalı saldırıda hayatını yitirerek geride onarılmaz bir acı bırakan çok sayıda terör kurbanı varken, böyle trajik bir sonu bir aşk dizisinde görmek fazla abartılı oldu...
Başından beri Kara Sevda’ya ilgisini hiç yitirmeyen beni bile derinden etkiledi bu son. Öyle ki “Bu dünyadan bir Emir Kozcuoğlu geçti” gibi ince zeka içeren diyalog bile soğutamadı içimi.
Neyse, bir kenara not düşülsün istedim!
Onlar da dönsünler
Diziler öznesinde durum “bit pazarına nur yağdı” gibi bir noktaya geldi. Yeni jenerasyonları çekilen eski dizilere her gün bir yenisi daha ekleniyor. Bu tamam...
Ama ne bileyim, bu meselenin sadece diziler ekseninde olmasına gönlüm razı değil. Ben bir Ateş Hattı’nın, bir Siyaset Meydanı’nın, bir Teksoy Görevde’nin, Pasaparola’nın, Objektif’in, bir Acun Firarda’nın, Bir yudum İnsan’ın tekrar ekranlara dönmesini istiyorum. Sizin de ekleyecekleriniz vardır elbette. Ekleyin gitsin!
Mutlu bayramlar dilerim
Sevgili okur yarın itibarıyla mübarek Ramazan Bayramı’nı idrak edeceğiz. Bayram ekranı şu ya da bu şekilde bir hayli renkli olacak. Günlerdir duyuruyorum bu köşeden...
Ben ekranın değil de hayatınızın bir hayli renkli olmasını temenni ediyorum bu bayramda. Acıların unutulup, hepsinin bir kurguymuş gibi dizilerde kalmasını mesela. Mutlu bayramlar; birkaç gün sonra görüşmek dileğiyle!
YÜKSEL AYTUĞ – SABAH
MİNİK’E YAZIK OLMASIN!
'Türk Malı' dizisindeki sevimli köpek 'Minik', kısa sürede hemen herkesin hayranlığını kazandı. Ancak okurumuz Lale Halimoğlu'nun bu konuda endişeleri var:
"Merhaba, dizinin geçen hafta yayınlanan bölümünde, Mehmet Ali Erbil piyano başında büyük bir gürültü ile tuşlara basıyordu. Minik köpeğin gerçek anlamda ödü patladı. Titredi, sonra gene titredi durdu korkudan. Bunu seyredenlerin, hele de kucağında sürekli 'Minik'i taşıyan Nergis Kumbasar'ın fark etmemiş olmaları mümkün değil. Bu cinsler cok narindir ve çekingen köpeklerdir, yani özgüvenleri tam değildir. Böylesi gürültülü patırtılı, curcunalı bir dizide senelerce yer mi alacak bu köpek? Gerçekten cok üzücü. Bu köpeğin düştüğü durumu görmemek için diziyi seyretmeyeceğim. Saygılarımla..."
ALİ EYÜBOĞLU – MİLLİYET
İKİSİ DE HAK EDİYORDU, KAZANAN OGEDAY OLDU
"Survivor 2017”nin finaline kadar tahmin-lerimin tümü tuttu. Adem Kılıççı ile Ogeday Girişken’in finalist olacağını da öngördüm. “Şampiyon kim olur?” diye soranlara, ilk kez bir finalde kesin şu kazanır diyemedim.
Çünkü “Survivor 2017”yi baştan beri takip eden biriyim. İkisinin de şampiyonluğu hak eden yarışmacılar olduğu kanaatindeydim.
Her yarışta olduğu gibi bunda da bir kazanan, bir kaybeden olacaktı.
Ogeday birinci, Adem ikinci oldu.
Fenerbahçe sporcusu dört finalistten üçü kaybetti, şampiyonluk ipini biri göğüsledi. Kutluyorum hepsini...
Kaybedenlerin kazananları kutladığı “Survivor 2017”den sonra, yarışmacıların fanları da aynısını yapmalı.
Maalesef öyle olmadı. Ogeday fanları ile Adem taraftarlarının kapıştığı sosyal medyada yazılanlardan biri de şuydu:
“Ogeday’ın sevgilisi Şeyma’nın (Şubaşı) arkadaşı. Acun, o yüzden Adem’i değil, Ogeday’ı birinci yaptı.”
Yapmayın, etmeyin; Ogeday’ın şampiyonluğuna gölge düşürmeyin.
Ayrıca Acun Ilıcalı gibi, muhabirlikten gelmiş, kanal patronu olmuş, yaptığı “O Ses” ve “Survivor”la Yunanistan’ın beşinci kanalını birinciliğe yükseltmiş, bu başarı üzerine Romanya ve Brezilya ile prodüksiyon anlaşması imzalamış biri, böylesine küçük hesaplar içine girer mi? El insaf!
ARKADAŞININ ADINI TEKNEDE YAŞATACAK
“Survivor 2017”nin şampiyonu Ogeday Girişken, yarışmadan kazandığı 500 bin liranın bir kısmını, geçen temmuz ayında trafik kazasında ölen kürek takımından arkadaşının adını yaşatmak için harcayacak. Ogeday, satın alıp, Sümerspor Kürek Takımı’na bağışlayacağı tekneye “Kardeşim” dediği arkadaşı Muhammed Canşi’nin adını verecek.
YARIŞMA ŞÖHRETİNİ FIRSATA ÇEVİRMEK!
“Survivor 2017”nin finalindeyiz... Dakikalar sonra yarışmayı Adem Kılıççı’nın mı, yoksa Ogeday Girişken’in mi kazandığı belli olacak.
Birkaç yıldır “Survivor” finalini birlikte izlediklerimize şunu sordum:
Geçen yılın birincisi Atakan finalde kiminle yarışmıştı?
Ben dahil, hiç kimse hatırlayamayınca hemen başvurduk Google Amca’ya...
Daha eski yılları boş verin, 2016’nın ikincisi Serkay’ın aklımızda yer etmemiş olması ilginç değil mi?
Finale doğru Acun Ilıcalı, birkaç yıl sonrası için “Şampiyonlar Şampiyonu”nun belirleneceği bir “Survivor” yapmayı düşündüklerini söyledi ve ekledi:
“Hilmi Cem, Turabi, Nihat gibi yarışmacılarla müthiş bir Survivor olur.”
Çok geçmeden stüdyo şefi, Acun’un eline bir not verdi. Acun, nota baktıktan sonra “Survivor’ın efsane şampiyonlarından biri Atakan’dı” dedi.
“Survivor” çok izlenen, haber olan ve çok konuşulan bir yarışma.
Sadece şampiyonlarına değil, yarışanlarına bile popülerlik sağlıyor, ama çoğu kez geçici oluyor bu...
Yarışmacıların “Survivor” bittikten sonra da popüler kalabilmesinin tek yolu var, gündemde kalacak işler yapmak...
Demek ki “Survivor”da iz bırakmak yetmez, devamını da getirmek şart... Bunu başaramayanlar çok geçmeden “Survivor eski yarışmacısı” olmaktan bir adım öteye gidemez.
“Popüler kültür”ün değişmeyen kuralıdır.
Yakaladığı şöhreti iyi değerlendiremez, kendinizi güncellemezseniz, arkadan yenileri gelir ve unutturur sizi...
GÜNÜN SÖZÜ
“Eskiden insanlar sevilir, eşyalar kullanılırdı. Gün geldi eşyalar sevilir, insanlar kullanılır oldu.”
