UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! MESUT YAR, OYA DOĞAN, YÜKSEL AYTUĞ, ALİ EYÜBOĞLU VE FUNDA KARAYEL BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! MESUT YAR, OYA DOĞAN, YÜKSEL AYTUĞ, ALİ EYÜBOĞLU VE FUNDA KARAYEL BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! MESUT YAR, OYA DOĞAN, YÜKSEL AYTUĞ, ALİ EYÜBOĞLU VE FUNDA KARAYEL BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

MESUT YAR – POSTA

 

KASIM AYININ AYRINTILARI…

Bugün köşemizde istatistik günü olsun. Sizi rakamlara boğmayacağım. Ama iyi bir TV izleyicisiyseniz başkalarının da ne izlediğini bilmek hakkınız. Buyurun bakın… Geride bıraktığımız kasım ayında en çok izlenen kanal sıralaması belli oldu. Buna göre tüm gün toplam izleyicide birinci atv. Yani 7/24 herkesin izlediği kanal diye bir şey varsa zirve bahsi geçen kanalın oldu. Peki, sıralamaya göre diğer kanallar kendine nasıl bir yer buldu? Onu da şöyle sıralayalım; Show TV, Star TV, Kanal D, FOX, TRT 1, tv8, Kanal 7, TRT Çocuk, A Haber… Bunun bir de AB izleyici grubu sıralamsı var tabii. Orada da tüm gün galibi atv. Ve zirve sıralaması aşağıya doğru şöyle akıyor; Star TV, Kanal D, Show TV, FOX, TRT 1, tv8, TRT Çocuk, CNN Türk ve Kanal 7…

İki grupta da haber kanallarının listeye girdiği gözünüzden kaçmamıştır değil mi?

KUMANDADA KADIN ELİ…

Kabul etmek gerekir ki kumanda ağırlıklı olarak kadın izleyicinin elinde. Peki, kadın izleyici trendleri nasıl belirliyor? Daha doğrusu hangi kanalın kuşak ya da dizilerini beğeniyor? Kadın izleyiciler prime time denilen dizi kuşağında Star Tv’nin yeni dizileri Anne ile Cesur ve Güzel’i beğenmiş olmalı ki kanalı zirveye taşımışlar. Sıralamada yer alan diğer kanallar da yukarıdan aşağı doğru atv, Kanal D, FOX ve Show Tv olmuş…

KİMİN DİZİLERİ İŞ YAPTI?

Bu sorunun yanıtını prime time denilen 20.00 ila 23.00 arasında yayınlanan kuşakta aramak gerekiyor. Arıyoruz ve görüyoruz ki bu kuşakta toplam izleyici grubunda Star Tv birinci…

İkinci sırada Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz ve Kırgın Çiçekler dizilerinden aldığı rüzgarla atv duruyor. Vatanım Sensin ve Babam ve Ailesi, Kanal D’yi bu ay üçüncülüğe taşımış. İçerde ile müthiş bir rüzgar yakalayan Show TV dördüncü sırayı almış ve bu yıl dizileriyle yüzü gülmeyen FOX beşinci olarak kendine yer bulmuş…

Prime time kuşağında AB grubu izleyici ise izlediklerini şöyle sıralamış; Star TV, Kanal D, TRT 1, atv ve Show TV…

KASIMDA KİM EN ÇOK İZLENDİ?

Ortalama bir matematik hesabıyla kimin neden izlendiğini bulabiliriz. Ama istatistiki veriler daha gerçekçi… Kasım ayında en çok izlenen dizi Diriliş Ertuğrul olmuş. Şaşırdık mı, elbette ki hayır. Bu iki sezondur elimizde duran ve değişmeyen bir sonuç… En çok izlenen izdivaç programı atv’den çıkmış. Esra Erol rakipleri Seda Sayan ve Zuhal Topal’ı reytinglerde bir hayli geride bırakmış…

En çok izlenen yarışma O Ses Türkiye olmuş. Bu formata tv8’in kurtarıcısı da diyebiliriz. Ama iş bilgi yarışması olunca Kim Milyoner Olmak İster yerini kimseye kaptırmamış… En çok izlenen kuşak programı sabah saatlerinde akşamın reyting rekortmeni dizilerine bile kafa tutacak kadar izlenen Müge Anlı İle Tatlı Sert olmuş… En çok izlenen magazin programı, Kanal D’de sabahları yayınlanan Renkli Sayfalar olurken, en çok izlenen talk Show da Beyaz Show olarak belirlenmiş…

HABER BÜLTENLERİNDE DURUM NE?

Kasım ayında toplam izleyici grubunda liderlik koltuğunda geçtiğimiz ay olduğu gibi bu ay da Show Haber oturuyor. Bu sıralamada yukarıdan aşağıya doğru şöyle bir seyir izliyoruz; Fatih portakal ile FOX Haber, atv Ana Haber, Kanal D Ana Haber ve Star Ana Haber…

Haber takipçisi AB grubu ise FOX Haber’i zirveye yerleştirirken onu sırasıyla Show Ana Haber, atv Ana Haber, Kanal D Ana Haber ve Star Ana Haber izlemiş…

EN ÇOK İZLENEN BEŞ DİZİ HANGİSİ?

Aslında kanalların girdilerini bu diziler belirliyor desek yeridir. Buna göre toplam izleyici grubu en çok Diriliş Ertuğrul’u izlemiş. Ardından gelen diziler ise şöyle sıralanıyor; İçerde, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, ve Kırgın Çiçekler…

AB grubunun zirvedeki beş dizisi ise şunlar; Diriliş Ertuğrul, İçerde, Anne, Vatanım Sensin ve Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz…

 

OYA DOĞAN – VATAN

DELİ AŞK’IN VEDA GÜNÜ…

 

Emrah-Murat Kaman kardeşlerin senaryosunu kaleme aldığı, Murat Kaman’ın yönetmen koltuğuna oturduğu, Emrah Kaman’ın ise başrolünü oynadığı Deli Aşk filminin çekimleri sona erdi. CMYLMZ Fikir Sanat ve Nu Look-Muzaffer Yıldırım’ın yapımcılığını üstlendiği filmde Emrah Kaman, Pelin Akil, Nilperi Şahinkaya, Toygan Avanoğlu, Şafak Pekdemir, Gülhan Tekin, Zafer Algöz, Yasemin Öztürk, Abdullah Şahin, Burak Çelik, Hakan Altun ve Cem Yılmaz rol alıyor. Filmin son çekim gününde ziyarete gittim. Filmde Neşe karakterinin annesi rolüyle karşımıza çıkacak olan Gülhan Tekin’in gün konseptiyle karşılandım. Börekler, kısırlar ve tatlıları görünce de oyuncuları unuttum. Karnımı güzelce doyurduktan sonra tüm ekiple salonda oturduk. Can Yılmaz’ın tabiriyle kız istemeye gitmiş gibiydik. “Nasılsınız?, Efendim siz nasılsınız?” sohbetlerinin ardından oyuncuların film heyecanını dinledim. Öncelikle Abdullah Şahin evin babası olarak söze başladı. Uzun yıllar sonra bir sinema filminde rol alan Şahin, filmde Nilperi Şahinkaya’nın babasını canlandırıyor. Keyifli bir sette olduklarını söyledi. Emrah Kaman filmin başrolü... Bir Maraş dondurmacısı olan Ekrem’e hayat veriyor. Onu terk eden sevgilisi Neşe’yi yeniden elde etmek için film boyunca kendisini ispatlamaya çalışıyor.

Delilik pes etmemekte

Emrah Kaman’a “Bu aşkın delilik neresinde?” diye sordum. Kaman, “Filmin isim babası Cem Yılmaz. Karakter deli ve aşık. Delilik ise bu tiple F-16 pilotu ve yakışıklı Jeremey’e karşı pes etmemesinde. Bir bana bak, bir de Burak Çelik’e” cevabını verdi. Ekrem’in aşık olduğu Neşe’ye Pelin Akil hayat veriyor. Toygan Avanoğlu ve Nilperi Şahinkaya, Ekrem’in en yakın arkadaşları Fuat ve Melodi’yi canlandırıyor. Filmin en deli karakterlerinden olduklarını söylüyorlar. “Kahkaha fırtınasına

hazır olun” demeyi de ihmal etmiyorlar. Gülhan Tekin’in filmde bir karakter adı yok. Neşe’nin annesi olarak rol alıyor. Ancak “Bugüne kadar türlü türlü anne, abla, yenge olarak izlediniz beni. Bu defa ilginç bir anne oldum. Kendimde yüksek bir performans keşfettim. Bundan sonra aksiyon filmlerinde boy göstereceğim” diyor. Zafer Algöz sürpriz bir karakteri canlandırdığı için tüyo vermiyor ama “Bugüne kadar izlediğiniz en dişi karakter oldu” demeyi de ihmal etmiyor.  Biz kısa sohbetimizin fonunda hep kahkaha vardı. O nedenle filmi merak ediyorum. Emrah ve Murat Kaman komşumdur. İkisinin de ne kadar eğlenceli ve bu işe emek veren akıllar olduğuna da şahidim.

Cem Yılmaz: ‘Destek olmak yaşımız geldi’

Kaman’ların ilginç bir hikayesi de var. Bir Maraş dondurmacısının eski sevgilisini F-16 pilotundan geri alma çabasını anlatan filmin son sahnesini 15 Temmuz gecesi yazıp bitirmişler. Noktayı koydukları anda da üstlerinden F-16’lar geçmeye başlamış. O anda “Bitti” diye düşünmüşler. Kimse bu ortamda film yapmaz. Ancak Zafer Algöz sayesinde tanıştıkları Cem Yılmaz’la bir araya gelmişler. Sonuç, film martta vizyona giriyor. Sette Cem Yılmaz’la da sohbet etme fırsatı bulduk. Genellikle kendi filmlerini yapan Yılmaz’a neden bu defa yapımcılığı seçtiğini sorduk. “Emrah ve Murat televizyonda kendilerini ispatlamışlardı ama bu kabiliyetlerden herkes haberdar olsun istedik. Önceki filmlerinde çok gülmüştük. İnsan anladığı konuda konuşabiliyor. Bu senaryoda kendilerine ait bir şey yakaladıkları için dikkatimi çekti. Okuduğumda dakomik buldum. İnsanlar her zaman yapmak istedikleri için fırsat bulamıyor. Bizim de güzel şeylere destek olma yaşımız geldi” dedi.

Gora 2 geliyor

Filmde bir psikoloğa hayat veren Cem Yılmaz, “Bana özel bir şey yazılmadı. Eğlenceli karakterler vardı. Ben de sevdiğim için psikolog karakterini oynadım. Bu filmde kendi filmimiz gibi çalıştık, standartlarımızın altına düşmedik” dedi. Güzel filmlere destek olmaya devam edeceğinin de altını çizdi. Bu arada duyanlar duymayanlara söyledin. Gora 2 geliyor. Mayıs ayında çekimleri başlayacak olan film için Cem Yılmaz, “Prodüksiyon anlamında daha kaliteli bir film geliyor. Sinemaya gitmeye sebep olacak şeyler yapmak istiyorum ben. Fantastik komedileri de seviyorum. Görkemli bir Gora devamı izleyeceksiniz” diyor. Biz de merakla bekliyoruz. 2017 Aralık’ta vizyona girecek.

Gora 2’de oğluyla oynayacak

Biz sohbet ederken Cem Yılmaz’ın oğlu Kemal yanımıza geliyor. Baba oğul tatlı bir röportaj yapıyorlar. 

Oğlum, hiç sinemaya gittin mi?

Hayır.

Gora’yı izledin mi?

Hayır. 

Peki, hiç benim filmimi izledin mi?

Hııı, unuttum. Küçükken izledim. 

Bundan sonra sinemaya gidecek misin?

Aaaa, evet.

Beraber hangi filmde oynayacağız?

Gora.

Söz veriyor musun?

Söz veriyorum, oynayacağım.


YÜKSEL AYTUĞ – SABAH

BUTONA BASMAYI SAKIN UNUTMAYIN!

 

Ekranda rastladığı iyilik ve güzelliklerin altını çizmeyi çok seven değerli okurumuz Doruk Şahin, bu kez de bir O Ses Türkiye izlenimini paylaşmış:

"Değerli Yüksel Ağabey, O Ses Türkiye'de Osman isimli yarışmacı, stüdyodakileri ve ekran başındakileri duygulandırdı.

Jüriden kimse yarışmacıya dönmedi; biri hariç. Acun Medya daha önce onu zaten hayata döndürmüştü.

Aylar öncesinde Osman isimli yarışmacı, arabasıyla birlikte yanmış, yüzü ve ellerini kullanamaz duruma gelmiş.

Doktorlar bile umutlu değilken 'Her zaman bir umut vardır' diye hayata tutunmaya devam etmiş. Haberlere çıktıktan sonra Acun Ilıcalı onu hastanede ziyaret etmiş. Detaylara girmediler ama maddi ve manevi desteğini esirgememiş Osman'dan. Osman'ın iyileşmez denilen yaraları kapanmış, yanıkları geçmiş.

Yüzünü ve kolunu eskisi gibi kullanabiliyor artık. Tek hayali, sahnelere dönebilmekmiş. Aylar sonra O Ses Türkiye sahnesinde kendisine dönmeseler de Murat Boz ona bir konserinde birlikte şarkı söyleme sözü verdi.

Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu. Güzel bir söz vardır.

'Mutluluk her an vardır.

Yeter ki en karanlık anlarınızda ışığı açmayı unutmayın.' Acun Ilıcalı, Osman için bir ışık yakmış. Osman da o ışığa tutunup hayata dönmüş. Sözün bittiği yerdeyim.

Tebrikler sevgili Acun Ilıcalı ve sevgili Murat Boz..."

YAZAR NOTU: Bir insanın hayatını değiştirmek için bazen jüri masasında butona basmak yetmez. Yukarıda olduğu gibi 'elektrik düğmesine' dokunmak gerekir.

 

FUNDA KARAYEL – SABAH

‘BALKANLARDAN GELEN SOĞUK’ SANAT

 

Tüm hafta soğuk ve yağmurun etkisiyle evlere kapandık. Yağmurda yapılacaklar listelerinde genelde film izle, arkadaşlarını eve çağır, oyun oyna, uyu, kahve iç, bol bol kitap oku, sevdiğin şarkıları dinle gibi maddeler yer alır, özetle ev keyfidir. Uzmanlar altını çizerek, 'Kapalı hava insan psikolojisini bozuyor' diyorken bu listelerin psikolojimizle alıp veremediği nedir diye düşünerek yeni bir 'yağmurda yapılacaklar listesi' yapmaya karar verdim.

Hem 'Seratonin seviyem düşmesin', hem de 'Yağmurlu havada dışarıda ne yapacağım?' diyorsanız listemizin ilk sırasına hava durumumuzun anlam ve önemine uygun bir sergi keşfini yazıyoruz.

Meğer balkanlardan gelen soğuk haberi, bu kez meteorolojiden değil Pera Müzesi'nden gelmiş. 'Balkanlardan Gelen Soğuk Hava' sergisi ile Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Karadağ, Kosova, Romanya, Sırbistan ve Slovenya'dan çağdaş sanatçıların eserlerine yer veriyor. Sergiyi gezerken insanın hafızasında Balkan kültürü ve sanatının etkileri yeniden canlanıyor. Sanatçıların kendilerini çevreleyen sosyal, politik ve kültürel izlenimlerine yer veren sergi; videodan fotoğrafa, çizimden yerleştirmeye farklı mecralardan çarpıcı eserleri bir araya getirmiş. Pera Müzesi Müdürü Özalp Birol, yine çok başarılı bir sergiyi sanatseverlerle buluşturmuş.

CUMA GÜNLERİ ÜCRETSİZ

Lübliyana Müzesi ve Galerileri'nde sanat yönetmeni olarak çalışan Alenka Gregorie ile Ali Akay'ın küratörlüğünde düzenlenen serginin rüzgar üzerinden kurulan teması, aynı zamanda kışın gelişine işaret eden 'Balkanlardan gelen soğuk hava dalgası' söylemine gönderme yapıyor.

Rüzgarı, coğrafya ve sanatla ilişkilendiren Ali Akay, 'Neden insan merkezli bir dünyaya bakalım da doğa merkezli bir insan-oluşa bakmayalım?' sorusunu gündeme getiriyor. 'Balkanlardan Gelen Soğuk Hava' sergisi, 7 Mayıs 2017 tarihine kadar ziyaret edilebilir. Pera Müzesi salıdan cumartesiye 10.00- 19.00 saatleri arasında, pazar günleri ise 12.00-18.00 saatleri arasında sanatseverlere açık. Müzede cuma günleri hem uzun, hem de ücretsiz. Uzun Cuma'larda müze, 18.00-22.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. Çarşamba günleri ise Genç Çarşamba. Genç Çarşamba günleri tüm öğrenciler, müzeyi ücretsiz ziyaret edebilir. O zaman cuma ve çarşamba günleri kaçmaz. Sanatla kalın...

 

ALİ EYÜBOĞLU – MİLLİYET

KARA HAFTA FESTİVALİ VE DENİZBANK SÜRPRİZİ

 

Bu yıl Pera Palace Hotel Jumeirah’ta ikincisi yapılan “Kara Hafta İstanbul Festivali”, şehir ve edebiyat arasındaki ilişki üzerine kurulu bir etkinlik. 

Yazarlarla okurlarını buluşturan festivalin ilki, Pera Palace’ta kalmış ünlü yazar Agatha Christie’nin 125’inci doğum yılı şerefine yapılmıştı. 2. Kara Hafta İstanbul Festivali ise Pera Palace’ta konaklamış ve konusu Türkiye’de geçen iki kitap yazmış Georges Simenon anısına düzenlendi. 

Denizbank’ın sponsorluğundaki festivalin yerli ve yabancı polisiye roman yazarları, önceki gün bankanın genel müdürü Hakan Ateş’in öğle yemeğinde buluştu.  

Festival Komitesi üyesi yazarlar Ahmet Ümit, Metin Celal, Adnan Özer’in yanı sıra Amerikalı yazar David Walton, Güney Afrikalı yazar ve yönetmen Sam Wilson, Sevin Okyay, Başak Sayan, Elçin Poyrazlar, Ömer Erdem, Taner Ay ve Pera Palace Hotel Jumeirah Genel Müdürü Pınar Kartal Timer’in de katıldığı yemeğin ardından Ateş, misafirlerine Denizbank’ın 5 bin kişinin çalıştığı 33 katlı binasındaki yaşam alanlarını gezdirdi. 

Küçük çaplı bir AVM

 “Deniz Çarşı” katında havuz ve bar dışında her şey var. 

Carrefoursa, Simit Sarayı, Sardunya, İnkılap Kitabevi, telefon bayisi, çiçekçi, kuru temizlemeci, terzi, lostra salonu, 5 doktor 1 diyetisyenin çalıştığı 8 yataklı klinik, spor salonu, sauna, buhar odaları, kafeler ve bankanın şubelerinde yayın yapan Deniz TV stüdyoları...

Ardından, Ahmet Ümit’in “Para ve Suç” üzerine söyleşi yapacağı salona geçtik. 

Söyleşiden önce davetlilere, Denizbank’ın tepe yöneticilerinin oynadığı 10 dakikalık film gösterildi. İzleyen herkesi kahkahaya boğan bir filmdi bu...  

Çünkü film, Genel Müdür ve yardımcıları başta olmak üzere Denizbank’ı yönetenler, çalışanları hastalanan şubede işleri devir alınca  ortaya çıkan tabloyu çok komik bir dille anlatıyordu. 

Görev dağılımında kendine veznedarlığı uygun gören Genel Müdür Hakan Ateş, yardımcısını şubenin güvenlik görevlisi, bilgi işlem müdürünü de çaycı yapınca ortaya çıkacakları hayal etmek hiç de zor olmasa gerek. 

HAYALLER ŞAMPİYONLUK, GERÇEKLER MAĞLUBİYET

Trabzonspor, sportif açıdan kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Trabzonspor, Süper Lig’deki kötü sonuçlardan sonra Ziraat Türkiye Kupası’nda da taraftarının yüzünü güldürmedi.  

Gümüşhanespor’a kendi evinde 2 - 1 yenilen bir takımın yakın vadede taraftarlarının yüzünü güldürmesi mümkün mü? 

“Menajerlerin esiri olmadık. Scout ekibimizin izleyip, beğendiklerini aldık” diye övünen yönetimin transfer ettiklerinden biri bile giydiği formanın hakkını veremedi. 

O yüzden ümidim yok bunların yapacağı “ara transfer”den… 

50’nci yılında Trabzonspor’u şampiyon yapmak için yola çıkanlar, takımı küme düşme hattına kadar gerilettiler.

ÖDÜLÜNÜ ALAN, KAÇAR!

CY Paparazzi’nin düzenlediği Kıbrıs Türkiye Yılın En İyileri Ödül Töreni’nin ikincisi Fulya Sanat Merkezi’nde yapıldı.  

Sağ olsunlar, bu yıl beni de “Yaşam Boyu Basın Meslek Ödülü”ne layık gördüler.

Ödülümü almak için gittiğim törende bir kez daha şunu gördüm: 

Ödülünü aldıktan sonra yerine oturup, gecenin sonuna kadar ödül alanları alkışlamak diye bir kültür yok bizde. 

Peki, ne var onun yerine? 

Ödülünü alan bir bahaneyle ayrılıyor, daha doğrusu, kaçıyor salondan.

GÜNÜN SÖZÜ

Elinden geleni yaptıktan sonra, hâlâ olmuyorsa, sıra ayağından geleni yapmakta; gitmek gibi mesela! (Sunay Akın) 

 

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13