Mesut Yar Posta
RÜZGAR DEĞİL FIRTINA VALLAHİ
No:309 (FOX) dizisinde Onur’un şoförü Samet, Lale’nin kız kardeşi Nergis’e kendisini zengin bir iş adamı olarak tanıttı. Böylece Nergis ve Samet arasında duygusal bir ilişkinin başlaması daha kolay oldu. İlişkinin bu yalandan doğan komedi unsurlarını hep birlikte izliyoruz zaten… Aşk Laftan Anlamaz ( Show TV) ve Yüksek Sosyete’de ( Star TV ) gerçek kimliğini saklayıp başkasının kimliğine bürünme temel hikaye olarak alınırken, bu dizide yan hikaye oldu. Kısacası No:309’da bu yazın yalan rüzgarı modasına 309. Sıradan girmiş oldu!
Sina Koloğlu Milliyet - Cadde
MUTSUZLUK TARİFİ
Bana Sevmeyi Anlat’da; Leyla, (Seda Bakan) üvey kardeşi Simge için şunları söyledi: “Kardeşimin mutsuzluğu odanın yüz ölçümünden fazla olunca.” Böyle anlatımları severim ve bizim dizi senaryolarında az rastlanır.
Ali Eyüboğlu Miliyet - Cadde
GAYRİMÜSLİM KAHRAMANLAR ‘YÜZYILLIK MÜHÜR’LE TRT 1’DE
TRT 1’in salı akşamları yayınlanan ‘Yüzyıllık Mühür’ adlı bir dönem dizisi var.
‘Genç Kahramanlar’, ‘Kadın Kahramanlar’ ve ‘Milel - i Selase (Gayrimüslim) Kahramanlar’ olmak üzere üç farklı başlık altında beşer bölümlük ‘Yüzyıllık Mühür’, Çanakkale Savaşı’nı insan hikayeleri üzerinden ekrana taşıyan bir yapım. Üstelik bir bölümü saatlerce sürmüyor, 60 - 70 dakikada bitiyor ve iyi de reyting alıyor.
“Yüzyıllık Mühür, Çanakkale Öyküleri’, iki seneden fazla süren yoğun bir emeğin ürünü. Dizimiz, ele aldığı öyküleri, tarihsel iddiasının yanında, işleniş biçimiyle de özel bir yere sahip. Alışılagelmiş, hamasi ve kolaycı bir anlatım yerine, tarihi gerçekliklerden hareketle dönemin ruhunu anlatmaya çalıştık.
‘Gayrimüslim Kahramanlar’da Çanakkale Savaşı’nın bu tür tarihi gerçeklerini anlattık. Çünkü etnik ve dini kökeni ne olursa olsun, bu topraklarda yaşayan insanların hep birlikte yazdığı bir destandır Çanakkale.”‘Çocuk Kahramanlar’ın anlatıldığı dördüncü bölümü 30 Ağustos akşamı ekrana gelecek...
Oya Doğan Vatan
“BANA SEVMEYİ ANLAT”AMADI
Ay Yapım- Pelin Diştaş Yaşaroğlu ve Kerem Çatay’ın yapımcılığını, Deniz Akçay Katıksız’ın öykü ve senaryosunu, Toygar Işıklı’nın müziklerini, Mesude Erarslan Tekin’in yönetmenliğini üstlendiği “Bana Sevmeyi Anlat”, cuma akşamı Fox TV’de ilk bölümüyle ekrana geldi. Kadir Doğulu, Seda Bakan, Mustafa Üstündağ, Dolunay Soysert, Kadir Çermik, Mahperi Mertoğlu, Cemil Büyükdöğerli, Bihter Dinçel, Serdar Özer, Aslı Orcan, Batuhan Vatanoğlu, Mine Kılıç, Emir Çubukçu, Gülper Özdemir, İlayda Alişan, Salah Tolga Tuncer, Naz Sayıner, Çisem Çancı, Lavinya Ünlüer, Poyraz Enes Koç’un rol aldığı dizi; Tüm Kişiler’de 3.17, AB’de 3.59, ABC1’de 3.45 reytingle tüm kategorilerde ikinci oldu. İlk bölümde bu reytingi hak etmedi ama ne yazık ki bu sonuç belliydi. Çünkü yıllardır Türk izleyicisi ilk bölümde her şeyin çok hızlı olmasına o kadar alıştırıldı ki, Bana Sevmeyi Anlat’ın ilk bölümü hız konusunda epey geride kaldı. Dizinin vaadi ve tanıtımları Leyla ve Alper’in bir araya gelmesi üzerine kurulmuşken, ilk bölümün son sahnesine kadar hiç karşılaşmamaları da beklentiyi erteledi. Fakat beklenti ertelemek pek Türk izleyicisine uygun bir tavır değil!
Yüksel Aytuğ Sabah - Günaydın
MANDIRA FİLOZOFU OKULU
Birol Güven tam da beklediğim şeyi yaptı. Muhteşem film serisi Mandıra Filozofu'nun kitabını yazdı. The School of Mandıra Filozofu adlı kitap, günlerdir elimden düşmüyor. Hayatımda pek az kitabı, satırların altını çizerek okurum. Kitapta öyle değerli hayat dersleri var ki, kalem elimden düşmüyor.
Filmleri seyredenler biliyor.
Mandıra Filozofu, kendine Bodrum Bitez'deki bir koyda son derece steril ve sade bir yaşam kurmuş.
Başta teknoloji, serbest piyasa ekonomisi ve 'hedef koyma' olmak üzere hayatta bizi esir alan her şeye karşı.
Filmleri, uygulanamaz ve fazla romantik bulanlara bu kitabı şiddetle tavsiye ediyorum.
Zira hepimizin gıpta ettiği o Mandıra Filozofu olmak için elimize minik minik reçeteler tutuşturuyor.
Birol, aşırı hedefler koymanın insan hayatını çekilmez kıldığı gerçeğini anlatırken ilginç bir örnek vermiş mesela... Diyor ki; "Olimpiyatlarda en mutlu olanların bronz madalya alanlar olduğu tespit edilmiş. Altın madalya alan, hedefe ulaştığı için, gümüş madalya alan, altın madalyayı kaybettiği için mutsuz oluyormuş. Bronz madalya alanlar ise hem gidecekleri yolu olduğu için, hem de diğerlerini geçtiği için en mutlu olan grupmuş." Yani... Fazla kasmayın!
