Yüksel Aytuğ - Sabah Günaydın
46'YA BAĞLAMAK!..
Klişe aşk üçgenlerinden, entrikalı ergen hikayelerinden, birbirinin kopyası ağa dizilerinden fena halde sıkılmış bir dizi mağduru olarak Star'ın yeni dizisi 46 Yok Olan'ı dört gözle bekliyordum. En azından konusu farklıydı. Bir de yıllardır tiyatro sahnesinde Bir Delinin Hatıra Defteri ile izleyenleri mest eden Erdal Beşikçioğlu'nun 'tam kendine göre olan' psikopat/doktor rolünü nasıl oynayacağını merak ediyordum. Ne var ki ilk bölümün ardından ağzımda sadece keçiboynuzu tadı kaldı. 'Ne yapsan, ne etsen her zaman en kötüsü ilk bölümdür' kuralı maalesef 46 Yok Olan için de geçerliydi. Şamanizm ve genetik gibi ortalama dizi izleyicilerinin dudak bükeceği iki 'uzak' eksende gelişen hikaye 'fazla A/B' kaldı. Çekim tekniği ve montajı da haddinden fazla 'Amerikalı' kalınca, ortaya izleyiciye dirsek gösterecek kadar snob bir dizi çıkmış oldu. Bunların yanı sıra Erdal Beşikçioğlu dışında rolüne ısınan ikinci bir oyuncu da olmayınca, beklentilerimin yarısı taca çıktı. Zaten Star'ın yayın için seçtiği geç saat de 'kaygısını' ortaya koyar cinstendi. Durum böyle olunca, izleyeni '46 Yok Olan'a bağlamak' zor görünüyor. Yine de 'sürüden ayrı' olanları severim. Umarım reyting kurdu, bu diziyi de kapmaz...
Ömür Gedik - Hürriyet Kelebek
MİLLİ MARŞIMIZ 'KORKMA' DİYE BAŞLIYOR
Bu yazı Murat Şeker'in yarın vizyona girecek "Deliormanlı" filmi ile ilgili spoiler içerir, sonra söylemedi demeyin. -Başrollerinde Sarp Levendoğlu, Birce Akalay ve arada Joker’e çalsa da harika performansıyla Gürkan Uygun’un olduğu filmi salı akşamı Kanyon’daki galasında izledim. Deliormanlı, bir mafya babasının ayak oyunları nedeniyle eşini de kaybettikten sonra ringlere veda eden eski bir boksörün, hayatına giren gazeteci kadınla birlikte tekrar ayağa kalkıp boksa dönme hikayesini anlatıyor. Filmin bir sahnesine dikkat çekmek istiyorum. Büyük maç öncesindeki basın toplantısında Amerikalı boksör, Deliormanlı’ya “Benden kork, korkuyor musun?” diye dikleniyor. Adı ve soyadının özenle seçildiği her halinden belli olan Savaş Türkyılmaz dayanamıyor ve yerinden kalkıp şöyle bağırıyor Amerikalıya: “Ne korkması, benim milli marşım ‘Korkma’ diye başlıyor!”
İşte Deliormanlı’nıh galasında alkış kıyametin koptuğu sahne buydu. Film vizyona girdiğinde salonlardaki tepkiler de farklı olmayacaktır. Murat Şeker filmin özellikle sonuna doğru pek çok sahnede milli duygularımızı şaha kaldıran ince dokunuşlar yapmış. Bayrak, milliyetçilik, milli marş, ortak müzikler içimizde artık nasıl duygular yaratıyorsa, sıkça gaza geldik hep birlikte. Benim bir ara bayraktı, milli marştı derken gurur ve duygu yoğunluyla gözlerim doldu. İyi de oldu. Teşekkürler Murat Şeker.
Oben Budak - HT Magazin
HAFTANIN HAYRETE DÜŞÜREN HABERLERİ
- GÜLŞEN’İN (ülkemiz için) cesur klibi ‘Dan Dan’ı fazla seksi bulan RTÜK yetkilileri bu sefer kendilerini aşıp rencide edici cümlelere başvurdu. Zaten kliplerinde seksapelini kullanan çok az kadın kaldı, bu uyarıyla birlikte yazın çıkacak prodüksiyonların kliplerini merak etmeye başladım. Bu yaz klip dünyasında fazla sıcak olmayacak anlaşılan.
- ARDA Turan’ın sinirle sevgilisi Aslıhan Doğan’a ait tüm fotoğrafları hesabından silmesi büyük olay oldu. Kavga hali Aslıhan’ın sosyal medya hesaplarını kapatmasıyla alevlendi. İşin kötüsü olan biteni herkesin izlemesi. Sosyal medya insanları birbirine yakınlaştırmakla kalmayıp özel hayatın tam göbeğinde buluşturuyor. Baksanıza artık aile kavgaları bile ortada yaşanıyor.
- MURAT Boz ile Aslı Enver yakın gelecekte evlenmeye karar verince güzel bir buluşmanın yaşandığına sevinip tarihi beklemeye başladık. Tabii o tarihe kadar çıkarılacak dedikoduları da! Yok annesi şunu dedi, Murat bunu yaptı, Aslı oraya gitti uydurma haberlerini merakla bekliyoruz.
Sina Koloğlu - Milliyet Cadde
KADINA ŞİDDET VE KARAKOL
‘Kırgın Çiçekler’de Kemal, Mesude’ye şiddet uygulamaya devam ediyor. Mesude boşanmak istediğini açıklayınca durum tekrar ediyor. Emine (Birgül Ulusoy) karakola gitmeye ikna ediyor. Karakolda Mesude anlatıyor nasıl şiddet gördüğünü. Polis memuru “Bir iz, kanıt var mı?’ diye soruyor. “Geliyorlar sonra barışıyorlar. Kavga gürültü her evde olur diye biz bırakıyoruz. Bir yuva kolay kurulmuyor” diye akıl veriyor. ‘Genel geçer adalet sisteminin özetini’ yapıyor polis memuru. Emine: “Siz evlilikleri kurtarmayacaksınız. Cinayetleri engelleyeceksiniz” sözleri de hâlâ anlaşılmayan kabul edilmeyen gerçeğin özeti. Dizi aslında karakoldan başlayarak mahkemeye kadar giden sürecin hangi felsefeyle yapıldığını ve nasıl olması gerektiğini net bir şekilde ortaya koymuş. Bu arada dizinin senaryosu, “Hani fazla da eleştirmeyelim” diyerek diğer polis memuruna “Bayram, zaten raporu doktor hazırlayacak hanımefendi, ben size yardım edeyim” dedirtiyor, ‘böyle de olabilirmiş’ mesajını veriyor.
