Kertenkele’ dizisinin Zehra’sı Sera Tokdemir, bugün vizyona giren ‘Bizim Hikaye’ filminde canlandırdığı, eşi hapse girince iki çocuğuyla birlikte hayat mücadelesi veren Nimet’i konuştuk.
-Nimet rolü için gelen teklifi çok düşündün mü?
Bildiğiniz gibi Kertenkele dizisinden dolayı zaten bir aileyiz Alaaddin Film’le... Bir gün yapımcımız çağırdı bütün cast hazır, Nimet karakterinin yeri boş bu rolü sana teslim etmek istiyoruz dediler.
Çok şaşırdım ve mutlu oldum. İnanın senaryoyu bile sonra öğrendim okudum. Buradan teşekkür ediyorum bu rolü bana teslim ettikleri için. Çünkü büyük bir sorumluktu.
Huzur çok önemli
-Rol sana şık bir başörtüsü de taktırdı...
Vallahi çok hoşuma gitti. Benim açımdan her şey olumluydu. İnsanın içinin huzurla kaplaması çok önemli. Sonuçta ben bir oyuncuyum en iyisini yapmak zorundayım.
-Biraz canlandırdığın Nimet’i tanıyalım...
Gücünü inancından alan bir kadın. Kocası hapse girerken hamile bebeğini doğuruyor ve çetin bir hayat mücadelesine girişiyor. Kocasına olan sevgisinde de bir azalma olmuyor tabii ki. Onu izleyenler gözyaşlarını tutamayacak.
-Senin inançların...
İnançsız olur mu? İnsan bu karışık ve zor bir hayatta gerçekten inanarak ayakta duruyor. Ben her zaman bir şey söylerim yıllar geçse de bu lafım hiç değişmez. Ömrümün sonuna kadar da söyleyeceğim. İnanç, inandığını inanana getirir...
-9 yaşında bir oğlun var. Sen de kendi ayakları üzerinde duran bir annesin. Zorluklar yaşadın mı?
Evet ben de bir anneyim. Zorluklar yaşadım. Kim yaşamadım derse yalan söyler. Nimet’i oynarken çok etkilendim kendimi gördüğüm yanlarda oldu. Oynadığım her karakter içimden bulup çıkardığım bir ben olduğum için Sera’da vardı. Fakat ben Nimet kadar güçlü değilim. O dönem yaşasaydım hele bir de çocuk olunca ayakta durmak için mücadele ederdim. Anne olmanın sorumluluğu başka bir şey çünkü...
-Bizim Hikaye filminde senin yaşlılık halin çok gündeme geldi...Yaşlılık halini beğendin mi?
Çok beğendim hatta bayıldım yaşlanınca da güzelim bir sorun yok. (Gülüyor) O sahneleri çekmek çok zordu ama insan mutlu olunca gerisini düşünmüyor. Yorucu bir çalışmaydı sadece 5 saat makyaj sürüyordu 8 saat çekim yani ben 13 saat yüzümde o makyajla kalıyordum. Bana yüzün kabaracak dediler hayır dedim hiçbir şey olmayacak gerçekten de olmadı. Çünkü yaptığım iş olağan üstü bir çalışma. Müthiş bir hikaye ve çok profesyonel bir ekip var. Bu ekip size güvenmiş yola çıkmış nasıl kapris yapar yüzüstü bırakırım. Kaşıntıdan ölüyordum ama dedim ki “Sera sabret sonuçta sana emanet edilmiş bir rol var.”
Karadeniz güzellemesi
-Seyirci ‘Bizim Hikaye’de ne bulacak?
Seyirci bu filmde kendini bulacak. O dönemlere tanıklık edecek. Ayrıca Karadeniz Bölgesi’nde çekilen sahnelerle görsel bir şölen de yaşayacak izleyici.
-Cansel Elçin’le yeni bir ikili doğuyor diyebilir miyiz?
Valla olabilir neden olmasın. Seyircinin takdiri tabii ki. Biz uyumu yakaladık. Hatta öyle ki cezaevi sahnesinde Cansel’in bana “Seni seviyorum” demesi benim de gözyaşlarımı tutamamam tamamen doğaçlama oldu. Birbirimize güzel enerji veriyoruz.
KENDİ HİKAYEMİ SEVİYORUM
Ben kendi hikayemi çok seviyorum. Bazen başkasının hikayesiymiş gibi gizli gizli bırakıp kaçmak istesem de hayat her zaman toz pembe değil. Sonra diyorum ki ne belli ki başkasının hikayesinin benimkinden güzel olduğu... Ama hayat her şeye rağmen güzel.
