İşte Sinem Kobal'ın Marie Claire'de yayınlanan röportajı!..
'Aşk kapısı hiç kapanmaz'
*“Gönül İşleri” nasıl gidiyor?
- Bu dizi hayatıma çok güzel dostluklar kattı. Bu açıdan çok mutluyum. İlk günden beri Timuçin Esen’le oynayacağım için de heyecanlıydım. 13. bölüme geldik ve ben hâlâ Timuçin’le olan sahnelerimde heyecanlanabiliyorum.
*Hiç kötü birini canlandırmadın. İstemez misin öyle bir rol?
- Önceki rollerim hep iyiye hizmet eden karakterlerdi, fakat “Gönül İşleri”ndeki Sevda en sorunlu olanı; iyi mi, kötü mü sorgulayabileceğimiz bir karakter.
*Gelecekle ilgili planların neler? Kariyer ya da evlilikle ilgili...
- Hayatın akışında gitmesi gerektiğine inanıyorum. Anın hakkını vermeye çalışarak yaşıyorum.
*Aşk, hayatının neresinde duruyor şu an?
- Ben hayatta her şeye aşkla ve tutkuyla bağlıyım. Arkadaşlarıma, işime, aileme, sevdiğime... Her zaman duygularıyla hareket eden biriyim. Okuduğum kitaba da aşkla bağlıyım, çalıştığım işe de, arkadaşlarıma da, sevdiğim, hayatıma sokacağım insana da.
*Hangi nokta aşka kapılarını kapatmana neden olur?
- Dediğim gibi her şeye aşkla bakarım. İlk önce Allah aşkı var içimde ve hayatın içinde onun bir sürü yansıması oluyor. O kapı benim hayatımda hiçbir zaman kapanmaz.
*Özel hayatınla ilgili açıklama yapmıyorsun. Neden?
- Özel hayatımı anlatmayı sevmiyorum. Bu bir tepki değil, tercih meselesi.
'KICKBOX YAPIYORUM'
*Magazin dünyası için de aranılan bir isimsin... Neden seninle bu kadar ilgileniyorlar dersin?
- İnan ki bilmiyorum. Çok fazla takılmıyorum da... Ben olabildiğince kendi işimle ilgilenmeyi tercih ediyorum.
*Kendini rahatlamak için neler yapıyorsun?
- Bu dönemde duygular, endişeler, korkular, her şey o kadar yoğun yaşanıyor ki. Herkes kendini bir şekilde iyi hissetmeye çalışıyor. Ben de bunun yollarını bulmaya çalışıyorum. Bunlardan biri de spor yapmak. Bir bale geçmişim olduğu için hayatımın her döneminde bu alışkanlığıma farklı dallarla devam ettim. Bir dönem pilates ve aikido yaptım; şimdi de kickbox yapıyorum. Yazları ise kitesurf.
